MEDYA POLEMİK

MEDYA POLEMİK
Bahçeli'ye AKP desteği!..

E tabii her şey karşılıklı...

Eski ve yakın zamanda MHP lideri AKP'ye çok destek oldu...

Stepnelik, koltuk değnekliği yaptı, AKP'nin zor günlerinde yardıma koştu...

Misal, 7 Haziran seçimlerinden sonra MHP'nin AKP'ye yaptığı fedakarlıklar unutulur mu?...

Şimdi de AKP, Bahçeli'ye zor günlerinde destek oluyor, yandaş gazeteleriyle, yandaş yazarlarıyla top yekun!..

Günün modasına uyup bütün muhalifleri paralelci ilan ettiler, en güçlü ve seçmen nezdinde en itibar gören Meral Akşener'i de paralelci yaptılar...

Peki Akşener milletvekili olurken, Meclis Başkanvekili yapılırken Bahçeli aldatılmış mı oldu?..

AKP gibi saflığına mı geldi?..

 Mehmet Türker Sözcü

 

*

 

Parti içi demokrasi dediğin...

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, genel başkanlık için aday olup, kongre için imza toplayanların "paralelin adamları" olduğunu söylemişti. Ben de o zaman sormuştum:

"Partiye sizin alıp, TBMM Başkan Vekili yaptığınız Meral Akşener mi, sizin bakan yaptığınız Koray Aydın mı, sizin beğenip milletvekili olsunlar diye listelerde iyi yerlere koyduğunuz Sinan Oğan ya da Ümit Özdağ mı?"

Geçenlerde Meral Akşener bu suçlamaya şöyle bir yanıt verdi: "MHP için bir paralel projesiysem, baş paralel bu durumda Sayın Bahçeli oluyor. Ama bu doğru değil."

 Bu sözler Devlet Bahçeli'yi deyim yerindeyse çıldırttı, şöyle dedi:

"Bu ne biçim terbiyesizliktir. Affetmemiz mümkün değil."

Akşener'i "edep dışı" davranmakla suçladı, Akşener'in disipline sevk edilerek üyelikten çıkarılabileceğinin işaretini verdi.

Gerçekten çok ilginç:

Bahçeli, partisinde kendisine rakip olanlara "paralel" yakıştırması yapabilme hakkına sahip ama rakiplerinin böyle bir hakkı yok! Üstelik Akşener, cümlesinin sonunda bunun doğru olmadığını da söylüyor ama Bahçeli kızmış bir kere, çatacak yer arıyor.

 Demek ki parti içi demokrasi dediğin, MHP'de böyle bir şey. Genel Başkan seni her şeyle suçlayabilir ama sen yanıt veremezsin.

Mehmet Y. Yılmaz / Hürriyet

 

*

 

Topbaş "Boğaz'ın altından yürüme yolu yapacağım" diyor.

Hiç gerek yok!

Marmaray bozulup yolda kaldığında vatandaş yürüyor zaten!

Akif Kökçe Milliyet (Açık Pencere)

 

*

 

GÜNÜN SORUSU

Edirne Cumhuriyet Savcısı Fatih Aslan, ailesiyle birlikte Yunanistan tatilinden dönerken aracı Pazarkule Sınır Kapısı'nda gümrük memuru Dilek Sarı tarafından aranıyor. Bunun haksız arama olduğunu, savcıların aranamayacağını öne süren savcı Aslan mahkemeye başvuruyor.

Edirne 4. Asliye Ceza Mahkemesi de Savcı Fatih Aslan'ın aracını arayan gümrük memuruna önce 2 ay 15 gün hapis cezası verip sonra paraya çeviriyor.

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, incelemeler için Edirne'ye geliyor. Burada şöyle konuşuyor:

"Bu olayda savcı hakkında gerekli işlem yapılacak. Görevi ya da görev yeri değişecek. Bakanlık olarak şikâyetimizi yaptık."

Bakan HSYK'nın savcıya sürgün cezası vereceğini nereden biliyor? Nasıl olup da HSYK'ya talimat verir gibi konuşuyor?

Melih Aşık Milliyet