Saadet Partisi’nden ayrılarak HAS Parti’yi kuran iki isim TBMM’de devam eden bütçe görüşmeleri sırasında karşı karşıya geldi. HAS Parti eski Genel Başkan Yardımcısı CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, HAS Parti’yi kapatarak AKP’ye geçen eski genel başkan şimdiki Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş bütçe görüşmeleri sırasında karşı karşıya geldi. Mehmet Bekaroğlu, önceki gün TBMM’deki Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden isim vermeden bu kurumdan sorumlu bakan Kurtulmuş’u hedef aldı. Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesi görüşmeleri sırasında söz alan Bekaroğlu, 15 Temmuz’dan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı’nın alelacele, 9’uncu Din Şûrası’nı topladığını ve iki önemli karar aldığını hatırlattı. Bekaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir: FETÖ sapıktır, külttür. İki: Fethullah sahte mehdidir. Günaydın. Hadi Hükümet aldatıldı, AKP aldatıldı falan Diyanet İşleri Başkanlığı ne yapıyordu, o zaman mı aldandı? Bir soru daha soruyorum bu hocalara: Ya, o sahte mehdi de hakiki mehdi kimdir, nerede, kim karar verecek buna, bu soruların cevabı var mı?” Dinin esası nerede? Dinin esasının nerede olduğu sorusunu da yönelten Bekaroğlu, “Diyanet İşleri Başkanlığına ve bu ülkenin ulu hocalarına soruyorum: Esas nerede? İslam’ın özü dediğimiz şey nerede, bunu soruyorum. Siz, zaman zaman hutbelerde, vaizlerde başka şeylerde ahlaktan da söz ediyorsunuz, İslam ahlakından da söz ediyorsunuz ama yanınızdaki örneklerden hiç söz ediyor musunuz? Kul hakkından, kibirden, israftan, iltimastan, kayırmacılıktan söz ediyor musunuz” diye konuştu. Türkiye’de işçilerin hala ölmeye devam ettiğini kaydeden Bekaroğlu, şunları söyledi: “Taşeron işçilik’ diye bir kurum var burada, kölelik kölelik. Peygamberin bin dört yüz sene evvel kaldırmış olduğu kölelik var. Peki, Diyanet İşleri Başkanlığı, 1 tane hoca çıkıp bu konuda bir şey söyledi mi?”
KIZ ÇOCUKLARI YAKILIYOR
CHP’li Bekaroğlu, Cahiliye döneminde kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğünü de ifade etti. Bekaroğlu, “Şimdi yakılıyor. Nasıl yanıyorlar biliyor musunuz? Gerekli tedbirler alınmadığından dolayı yanıyorlar bu çocuklar. Diyanet İşleri Başkanlığı gidip kurslarında bu konuda bir denetim yaptı mı? Niçin bize Veda Hutbesi’nden söz etmiyorsunuz? Veda Hutbesi, en önemli insan hakları belgesidir. Orada hiçbir suçlunun, anasının babasının, evlatlarının suçlanamayacağını söylüyor. 3 yaşında çocuk 40 derece ateşle doktora gitmiş, ‘Senin baban FETÖ’den tutuklu, SGK güvencen kalmadı’ diye bakılmamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığı, hocalar çıkıp bir şey söylemişler midir bu ülkede?” şeklinde konuştu. Eleştirilere cevap veren Kurtulmuş da, 15Temmuz’dan sonra dini algının yeniden ele alınması gerektiğinin ortaya çıktığını dile getirdi. Kurtulmuş şunları anlattı: “Kapalı örgütlenmelerin, içine kapalı birtakım kendisini dine atfeden örgütlerin Türkiye’ye zarar verdiği de FETÖ örneğiyle bir kere daha anlaşılmıştır. Dolayısıyla bu tahribatın düzeltilmesi başta Diyanet Teşkilatı olmak üzere ilahiyat fakültelerinin ve Türkiye’de dinî hayat ve gelenekle ilgili görüşü olan herkesin vazifesidir. Bu anlamda, Diyanet İşleri Teşkilatı, bu vazifesini Türkiye’nin içerisinde ve dışarısında sürdürmeye gayret ediyor.”
Fatih Erboz - ANKARA
