Merkel: Erdoğan'ın sözleri absürt

Merkel: Erdoğan'ın sözleri absürt
Almanya Başbakanı Merkel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisine yönelik suçlamalarına yanıt verdi. Merkel, Türk politikacıların referandum kampanyaları için verdikleri iznin 'açık çek' olmadığını da vurguladı.

Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendisini teröre destek vermekle suçlayan açıklamalarının "absürt" olduğunu belirterek, "Bu provokasyon yarışına girmeye niyetim yok" dedi.

Saarbrücker Zeitung gazetesine verdiği mülakatta Türkiye ile ilgili kendisine yöneltilen soruları da yanıtlayan Merkel, Erdoğan'ın sözlerine daha sert tepki göstermemesinin mülteci mutabakatıyla ilgili olduğu yönündeki eleştirileri kesin dille geri çevirdi. Hollanda ile Türkiye arasındaki gerilimde Hollanda'ya tam destek verdiğini yineleyen Merkel, Türkiye'nin hakaretlerinin son bulmasını isteyerek, "Hollandalılar Nasyonal Sosyalizmden dolayı korkunç acılar yaşadı. Onları bugün 'Nazi' diye nitelendirmek kabul edilemez" diye konuştu. Hollanda'nın Türk yetkililere referandum kampanyalarını Hollanda'daki seçimler sonrasında yapmaları ricasında bulunduğunu kaydeden Merkel, "Başta Türk hükümeti buna riayet edecek izlenimi verdi. Ancak sonrasında ne olduğunu biliyoruz" dedi.

"Kampanya izni açık çek değil"

Türk politikacıların Almanya'daki referandum kampanyalarına da değinen Merkel, Alman Dışişleri Bakanlığı'nın gerekli çerçeve koşul ve kriterleri son derece açık bir şekilde Türkiye'ye salı günü ilettiğini hatırlatarak, "Etkinliklerin Alman makamlarına zamanında bildirilmesi, kimin ne amaçla etkinlik düzenleyeceğinin açık bir şekilde bildirilmesi, yasalarımıza ve Anayasamızın ilkelerine riayet edilmesi gerekiyor" diye konuştu. Merkel, gelişmeleri her gün yeniden değerlendirdiklerini belirterek, 'gelecek için kimseye açık çek vermediklerini' vurguladı.

Merkel ayrıca Venedik Komisyonu'nun raporunun Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın amaçladığı başkanlık sistemini 'otokrasiye doğru atılacak bir adım' olarak değerlendirdiğini ve referandumun olağanüstü hal koşulları altında yapıldığına dikkat çektiğini belirterek, Avrupa Konseyi ve diğer Avrupa kurumlarının raporu detaylı bir şekilde inceleyerek buna göre ortak bir tavır sergilemesi gerektiğini belirtti.