DTP’li dostu Ahmet Türk’ün TBMM’deki son pervasızlığı anlaşılan Devlet Bey’i de rahatsız etmiş. Türk’ün tahrikinin ardından 24 saat yutkunan Devlet Bey, nihayet bunun yenilir yutulur bir şey olmadığını idrak etmiş olacak ki, bir yazılı açıklama yapma gereği duymuş. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bu açıklamasında feveran ediyor:
“İstiklal savaşımızı yönetmiş bir ’Gazi Meclis’içinde böylesi bir ihanetin karşılıksız kalmaması için Türkiye Büyük Millet Meclis üyelerinin onurlarını koruyacaklarına ve aziz milletimiz adına gerekeni derhal yaparak bu lekeyi mutlaka temizleyeceklerine inanmaktadır...”
Devlet Bey özetle diyor ki; “İhanet cezasız kalmamalı...”
Çok doğru söylüyorsunuz Devlet Bey...
İyi, güzel de PKK uzantısı partinin elebaşılarını meşru hale getirip bu zemini hazırlayanlardan biri de siz değil misiniz?
Siz belki unuttunuz ama millet unutmadı DTP’li Ahmet Türk ve takımı ile TBMM’deki yemin töreninde verdiğiniz samimi tokalaşma fotoğraflarını...
Hele, DTP’li Hasip Kaplan’a Birinci Meclis Binası’ndaki 23 Nisan kutlamalarında, “Gel Hasip, yanıma otur. Meclis’in renklerini tamamlayalım” diyerek yaptığınız samimi jesti...
Başbakan Erdoğan’ın, anamuhalefet lideri Baykal’ın resmi toplantılarda görmezden geldiği, soğuk durduğu, tokalaşmayıp yanından geçtiği DTP’lilere böyle ortamlarda gösterdiğiniz muhabbeti unutmak mümkün mü?
Kalkmış şimdi TBMM grup toplantısında Kürtçe konuşan DTP’li dostunuz Ahmet Türk’e kızıyorsunuz (!)?...
Herkes kızsa da siz hiç kızmayın...
Çok değil Mayıs 2006’da siz değil miydiniz MHP’nin İl Kongresi’nde salona Kürtçe hitap eden Diyarbakır İl Başkanınız Abdullah Arzakçı’yı kutlayan. Kürtçe, “Allah, Devlet Bahçeli’yi başımızdan eksik etmesin. Onu Başbakan yapsın” diyen Abdullah Arzakçı’yı tebrik eden...
Ahmet Türk’ün TBMM’deki Kürtçe tahrikinden sonra şimdi kalkmış, “İhanet cezasız kalmamalı” diyorsunuz.
Evet, çok doğru söylüyorsunuz ama o ihanete katkı sağlayanların hiç mi günahı yok? İhanet içindeki güruhu eylem ve söylemleriyle cesaretlendirip meşrulaştıranların hiç mi günahı yok Devlet Bey?
* * *
Görünen köy kılavuz istemiyor.
Devlet Bey Genel Başkan olarak başında bulunduğu sürece PKK ve DTP ile siyasi anlamda mücadele edecek bir MHP’den söz etmek mümkün değildir.
Devlet Bey’in bu tavrı milliyetçi camiada ve konuya hassasiyeti olan çevrelerde de tam bir hayal kırıklığı yaratmıştır. Dolayısıyla artık bu kitlenin oylarını alabilmesi de söz konusu olamaz. Aslında Devlet Bey’in de böyle bir arzusu ve iddiası yoktur.
Bu durum hemen şu soruyu gündeme getiriyor:
“Devlet Bey; Türk milliyetçilerinin partisi MHP’nin Genel Başkanı olarak PKK ve DTP ile mücadele etmekle mi mükelleftir? Yoksa bunları meşrulaştırmakla mı görevlidir?”
Ahmet Türk’ün Meclis’teki tahrikine karşı Başbakan Erdoğan’dan “Davos tavrı” koymasını isteyen Devlet Bahçeli’den Türk milliyetçileri de “Ülkücü tavır” koymasını beklemektedir. Ülkücü tavrı koyamayan birinin de MHP Genel Başkanlığı makamında oturmayı sürdürmesinin adı “fuzuli işgal” dir.
