MHP'de yeni beklentiler...

Referandum tarihinin kesinleşmesi için R. Erdoğan'ın Afrika'dan dönmesini bekliyoruz...

 Havuz medyasında anketler!.. Kulislerde, referandum stratejileri, sloganları.. Ha bir de!.. Tandanslı tandansız, MHP'ye kabinede bakanlık verilecek mi verilmeyecek mi tartışmaları.. Referandum sonrası öngörüler.. Ve tabii ki; erken seçim olur mu olmaz mı tartışmaları...

Malzeme bol olunca, topu çevirmek de kolay oluyor!..

Yok!.. Kabine toto kulislerine falan girmeyeceğim. Kırk defa tekrarladığım gibi, AKP-MHP koalisyonunda işlerin tıkır tıkır gittiğini söylemekle yetineceğim.

MHP'nin ağır toplarının (!) Bakanlık beklentilerinden, daha şimdiden dağıttıkları kadrolardan, bölünüp de kendilerine düşeceğini iddia ettikleri Bakanlık makamlarından da fasıl açmayacağım.

Başka bir noktaya dikkat çekeceğim...

Kelimelere, cümlelere çok özenle yer vermeye azami hassasiyet ve dikkat göstereceğim. Aşağıdaki satırlarda, evinde hasta yatağında tedavi gören TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve ailesini üzmek veya yaralamak gibi bir amacım asla yok. Olamaz da!.. Allah'tan kendisine acil şifalar dilerim.

Merhum Bülent Ecevit'in Başbakanlığı döneminde geçirdiği ağır hastalık sırasında Türkiye'nin en büyük haber kanalının yöneticilerinden biri olarak, böyle hassas dönemlerde haber diline nasıl dikkat edilmesi gerektiğini en iyi bilenlerdenim. Hem insani hem de mesleki olarak. Gazetecilik mesleğinin vazgeçilmezleri ve topluma en doğru haberleri vermek adına yazacaklarımızı dengelemek de kuyumcu titizliği gerektirir.

Maruzatımı kısaca arz ettikten sonra teknik bir hatırlatma yapayım;

TBMM Başkanlığı için bir yasama döneminde iki kez seçim yapılıyor. Yani,  seçilen Meclis Başkanı en az 2 yıl görev yapıyor. Başkanlık Divanı'nın boşalması halinde ne olacağını düzenleyen TBMM iç tüzüğünün 12'nci maddesi, "Başkanlıkta boşalma halinde, yeni Başkan seçilinceye kadar, en yaşlı Başkanvekili, Geçici Başkanlık görevini yerine getirir" diyor.

Başkanın görevlerini düzenleyen 14'üncü madde de, "Başkan, özürlü olduğu veya Türkiye Büyük Millet Meclisi toplantı halinde iken Ankara dışında bulunduğu zaman, görevlerini yerine getirmek üzere, başkanvekillerinden birisini kendisine yazıyla vekil olarak tayin eder" hükmü var.

İsmail Kahraman, anayasa değişiklik paketinin görüşülmesinin hemen öncesinde rahatsızlanarak hastaneye kaldırılmış, aort damarından ameliyat olmuştu. Oldukça ciddi bir operasyon geçiren Kahraman, Genel Kurul'u yönetememişti. Bir süre önce hastaneden çıkarılan ve tedavisine evinde devam edilen Kahraman'ın sağlık durumunun iyiye gittiğini sevinerek öğrendik. TBMM yetkilileri, İsmail Kahraman'ın iş başı yapıp yapmayacağı, zamanlama  konusunda bilgi vermiyor. Meclis Başkanlığı vekaleti ise TBMM Başkan Vekili AKP'li Ahmet Aydın'da.

Ancak Meclis kulislerinde, İsmail Kahraman'ın geçirdiği ağır ameliyat sonrasında, çok yoğun tempo gerektiren görevine dönmesine "çok zor" gözüyle bakılıyor. İsmail Kahraman'ın evinden çıksa dahi bu yükü kaldırmayacağı ileri sürülüyor.

Peki bu durumda ne olur?.. TBMM iç tüzüğünde açık bir ibare yok. İsmail Kahraman, sağlık sebeplerinden dolayı işbaşı yapamazsa yeni Meclis Başkanlığı seçimi dönemine kadar vekaletle yönetim devam eder mi? Zor sorular...  Cumhurbaşkanı yurt dışındayken yerine TBMM Başkanı vekalet eder.. R. Erdoğan Afrika'dayken hem Cumhurbaşkanlığına hem de Meclis Başkanlığına Ahmet Aydın vekalet ediyor. İsmail Kahraman'ın sağlık durumu bu şekilde devam ederse tabii ki ne olacağını AKP belirleyecek.

Ancaak!.. MHP kulislerinde tuhaf bir beklenti var. İsmail Kahraman'ın sağlık sebeplerinden dolayı görevine devam edememesi halinde ikinci dönemin beklenmeden yeni bir başkanlık seçimine gidileceği görüşü hakim. Daha da enteresanı!.. MHP kulislerinde, başkanlık seçimine gidilmesi halinde AKP'den bir jest beklentisi var. MHP Genel Merkezinin adı çok bilinen bazı isimleri, başkanlık anayasasında verilen büyük desteğe karşılık, Meclis Başkanlığı koltuğunun partilerinden bir isme bırakılması gerektiğini hararetle savunuyor. 7 Haziran seçimlerinin ardından olanlara da (!) referans yapılıyor!..

Burada noktayı koyalım. Dediğim gibi; İsmail Kahraman'ı hasta yatağında incitmek hiç istemem. Fakat, Güneş Motel pazarlıkları ile ünlü memleketimde siyasetin ne noktada olduğunu, ülkeyi uçuruma götürecek anayasa değişikliğinde malum siyaset mekanizmalarının nasıl çalıştığını ve kafaların ne olduğunu göstermek adına ibret verici bir tablo bu!.. Daha referandum tarihi kesinleşmeden, sandığa gitmeye hazırlanan milletimden bu gelişmeyi saklayamazdım. Daha önce faş ettiğim tüm gizli saklı görüşme ve pazarlıklarda olduğu gibi!..

Ha bir de!.. R. Erdoğan'ın siyasette meşhur ettiği tramvayı ve de köprüye geçene kadar dayıya... anlayışı vardır!.. Köprünün yarısını geçtiler. Diğer yarısını da geçene kadar neler olur?.. Bekleyelim de görelim!..

Yazarın Diğer Yazıları