MHP'li vekillerin tarihi sorumluluğu!

Bir parti kendi felsefesiyle, kendi programıyla vardır. Başka partinin yamağı olacaksa, o, parti değildir; o partiyi yönetenler derhal istifa etmelidirler. Partilerine sahip çıkanlar da, istifa mekanizmasının çalıştırılması için ellerinden geleni yapmalıdır.

MHP'nin 1 Kasım Seçim Beyannamesi'ni buraya alsam, küçük dilinizi yutarsınız. Hemen bütün söylenenler inkâr ediliyor.

 O kadar sert bir dönüş ki, memleketin hâlihazırdaki durumuyla da izah edilemez. Bir parti iktidardaki partiye yamanmaz; yanlışlarını ortaya koyar, yol gösterir, irkiltir, gözünü açar.

Bütün mesele, olağanüstü kongreyle genel başkanlığın değişeceğinin kesinleşmiş olması mı? Başka bir şey bilen varsa söylesin. Sütunum açık! (Yine aklınızdakileri sizin adınıza sorayım: Başkanlık isteyen, efkâr-ı umumiyenin asla öğrenmemesi gereken bir açık mı yakaladı?)

"Balgat Mukîmi" son dakikada kendisinden beklentisi olanı hüsrana mı uğratacak? Kafasına dank edip "Ben ne yapıyorum! Eyvah!" dese bile artık eşik aşılmıştır. 

 "Balgat'takiler" demiyorum. O çokluk içindekiler, partinin "tek adam"ının ne yapmak istediğine akıl erdiremiyorlardır. Laf arasında birtakım şeyler geveleseler bile, fikir insicamlarının "sağlıklı" olduğunu düşünüyorum.

("Balgat Mukîmi" terkibini sık kullanıyorum. Kimi kastettiğimiz açık. Neden hemen hiç kullanılmayan "mukîm" kelimesini dilime doladım ki... Türkçesi var: "Oturan"! Yeri geldikçe "Balgat Oturanı" diyeceğiz.)

 Ülke yönetimini elinde tutan bir partinin, bizi getirdiği nokta, götüreceği noktayı da gösterir. İktidardaki parti, temel felsefeleri ne ise onu icra ediyor. Ne kınayabiliriz, ne kızabiliriz; ancak, ikaz edebiliriz. Onların doğru kabul ettiğini biz yanlış görebilir ve sebepleri anlatırız. Bizim muhatabımız halktır. Halkı uyandırmalıyız.

"Balgat Oturanı", önceki gün grup toplantısından sonra, kapı aralığında, başkanlık için "evet" oyu vereceğini söyledi. (O, "Anayasa değişikliği için." diyor.) Başkanlığa basamak olduktan sonra partisinin helvasını karar herhâlde! Bir insan kendi partisinden bu kadar mı acı intikam alır Allah'ım!

MHP milletvekilleri! Bundan böyle Ak Parti'den milletvekili gösteriliriz, diyorsanız, yanılıyorsunuz. Orta Asya Türklerinin dediği gibi, eşek laydan öttikten (Eşek çamurdan geçtikten) sonra dönüp size bakmaz.

Yol yakınken çıkın, "Başkanlığa karşıyız." deyin. Rejim değişecek. Bambaşka Türkiye'ye uyanacaksınız. Belki "Türkiye" adı bile tartışmaya açılacak.

Siz bir başka partisiniz. Fikriniz başkanlık isteyenle taban tabana zıttır. Nasıl olur da, "ebedî şeflik" yolunu açarsınız?! Tarihe karşı mesul olacağınızı düşünmüyor musunuz?!

Genel Başkan Yardımcıları!

Ey Celal Adan! Seni iyi bilirim. Kesinlikle oy vermeyeceksin. Ama açıklaman lâzım.

Şefkat Çetin! Senin oy vereceğini hiç düşünemiyorum. Kendini mi inkâr edeceksin!

Semih Yalçın! Hele sen! Mustafa Kemal'i hatmetmiş bir ilim adamısın. Ülken için mücadele ederken yediğin kurşunu hâlâ bacağında taşıyorsun. Elin "beyaz"a nasıl uzanacak!

Mevlüt Karakaya! Tertemiz bir ilim adamısın! Eğer seni biraz tanıyorsam "günah"a asla ortak olmayacaksın!

Atila Kaya diyecektim... İstifa haberi geldi. İnşallah onun istifası diğerlerini uyandırır.

Yazarın Diğer Yazıları