Dr. Abdulkadir Tunç, baş ağrısının çocukluk ve ergenlik çağında yaygın rastlanan bir durum olduğunu ifade etti. Turnç, bilimsel araştırmaların ergenlik çağındaki çocukların yüzde 82'sinin 15 yaş öncesi bir baş ağrısı atağı geçirdiklerini, yaklaşık yüzde 6'sının da yılda en az bir kez migren atağı yaşadıklarını ortaya koyduğunu vurguladı.
7 yaşına kadar erkek ve kız çocuklarında fark olmadığını, ancak 7 yaşından sonra kızlarda migren ataklarının sıklığının arttığını ifade eden Tunç, şu bilgileri verdi: "Çocuklarda alın, şakak bölgesinde, çoğunlukla tek taraflı, zonklayıcı karakterde, bulantı, kusma, ışıktan veya sesten rahatsızlığın eşlik ettiği, günlük aktivitelerini kısıtlayan ağrılarda migren akla gelmelidir. Auralı migrende bunlara ek olarak gözde yanıp sönen ışıklar, cisimlerde büyüyüp küçülme, kırık çizgiler, kol ve bacaklarda karıncalanmalar görülebilmektedir. Erişkin dönem migren ataklarından farklı olarak çocuklarda ataklar daha kısa sürme eğilimindedir. Çoğu zaman 1 saatten kısa olmakla birlikte atak süresi 1-72 saat arası değişir. Ağrı erişkin dönemin aksine başın her iki tarafında hissedilebilir."
-----
Çocukların ağrının şiddetini ifade etmekte zorlanacağını, bunu anlamak için ağrı esnasında resim çizdirildiğinde ağrının neden olduğu kısıtlılığın anlaşılabileceğini dile getiren Tunç, ayrıca iyi bir gözlemle çocuğun migren atağı geçirdiğinin anlaşılabileceğini belirtti. Tunç, velilere şu uyarılarda bulundu: "Işıktan, sesten rahatsızlık ve bulantı gibi bulgular ailenin veya bakıcılarının iyi gözlemi ile anlaşılabilir. Çocukluk çağı migreninde bazı özel durumlar söz konusudur. Bunlardan bazıları tekrarlayan bulantı ve kusma, abdominal migren yani karın ağrısı ve kusma atakları ile seyreden migren ve tekrarlayan baş dönmeleri. Bu çocukluk çağı sendromlarında ağrı hafif hissedilebilir veya hiç olmayabilir. Ataklar baş ağrısı ile veya olmadan tekrarlayan karın ağrıları, kusma atakları veya baş dönmeleri şeklinde görülebilmektedir."
