CHP Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, Osmaniye’de merkeze bağlı köylerdeki ailelerle bir araya geldi ve ailelerin çocuklarıyla ilgili yaşadıkları okul servisleri ve yemek sorunlarını dinledi.
Kaya'nın dinlediği bir öğrenci velisi, Milli Eğitim Bakanlığı'ndan gelen kararla kız çocuklarının servisle taşınmadığını iddia etti. Veliler, Ahmet Cevdet Paşa Anadolu Lisesi’nde okuyan kız öğrencilerin servisle taşınmadığını anlattı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan okul müdürüne genelge geldiğini belirten veliler, kız çocuklarının servisle taşınmadığını ve yurda yazdırmaya zorlandıklarını iddia etti.
Bir veli şunları söyledi:
“ERKEK ÇOCUKLARINI ALIYORLAR, KIZ ÇOCUKLARINI SERVİSE ALMIYORLAR. BU MİLLİ EĞİTİM’İN VERDİĞİ BİR KARARMIŞ”
“Bizim okul servisiyle ilgili sorunlarımız var. İki gündür bizim çocuklarımız servis olmadan okula gidiyor. Rezil oldular. Ya veli getiriyor ya köy-koop getiriyor. Neymiş, burada kız yurdu varmış. Yurda vermemiz gerekiyormuş. Biz çocuklarımızı yurda vermek istemiyoruz. Bunlar kız çocukları. Biz yanımızda olsun istiyoruz. Ama bu servisle bize çok sıkıntı yaşatıyorlar. Milli Eğitim sesimizi duysun. Bizim servisimizi tekrardan aynı yapsın. Üç senedir çocuklarımızı buraya gönderiyoruz. Hiçbir sıkıntı yaşamadık. Tekrar servislerimizi geri vermelerini istiyoruz. Tek sıkıntımız bu. Kız çocuklarımız servisle gitsin, gelsin. Erkek çocuklarını alıyorlar, kız çocuklarını servise almıyorlar. Bu Milli Eğitim’in verdiği bir kararmış. Çocuklarımız bu şekilde rezil olmasın.”
Kaya, “Kız çocukları için pansiyon var. Erkek öğrenciler için pansiyon yok. Dolayısıyla pansiyonda da yer var herhalde. Onun için diyor ki ‘Pansiyonda kalsın. Yer olduğu zaman biz taşımalı eğitim yapamıyoruz’ diyorlar” dedi. Bir diğer veli ise “Ben de kızımın servisle gitmesini istiyorum. Bugün bütün kızları toplayıp eşim getirdi. Sıkış sıkış bindiler. Ben de kız çocuğuma servis istiyorum. Kızımı yurda göndermek istemiyorum” diye konuştu.
Kaya’nın ‘Neden göndermek istemiyorsunuz?’ sorusuna, kız çocuğu annesi “Kız çocuğu. Liseye gidiyor. Yanımda bulunsun istiyorum. Akşam eve gelsin. Zaten üniversiteye gidince uzaklaşacağız birbirimizden. Okuldan ve öğretmenlerden memnunuz. Bu sene servis sıkıntısı oldu. Servisçi ‘Kız çocuklarını almayın dediler’ dedi. Erkek çocukları aldılar, kız çocuklarını almadılar” diye yanıt verdi.
Kız çocuğu babası veli ise şöyle konuştu:
“HER GÜN 50-100 LİRA VERECEK DOLMUŞ PARAMIZ YOK BİZİM”
“Müdür Bey demiş ki ‘Milli Eğitim’den genelge geldi bize. Kız çocuklarını taşıma yapmayacaksınız diye. Kız çocuklarının zorla yurtta kalmasını istiyorlar. Ama mecburi değil’ demiş. Taşıma yapan insanı aradım. ‘Ben taşıma yaparım. Milli Eğitim’in taşımasında sorun çıktı’ diyor. Kız çocuklarını almayacaksın, diyor. İhale alırken kız çocuğu-erkek çocuğu olarak ayırt ettiniz mi, dedim. Taşımacı, ‘Öyle bir şey olur mu’ diyor. Gökçedam köyünün velileri, Osmaniye Valiliği’ne çıktılar. Siz de keşke gelseniz, dedi. Bu işin mantığını anlamadım. Düne kadar taşımalı eğitim vardı. Dolmuşçu adam haklı, ‘Ben alamam, bize izin vermiyorlar’ diyor. Dolmuşçunun suçu da yok. Ne yapacağımızı biz de bilmiyoruz. Kıt geçinen insanlarız. Her gün 50-100 lira verecek dolmuş paramız yok bizim.”
Bir başka veli ise şunları söyledi:
“Benim de iki kız çocuğum var. İkisi de buraya geliyor. Ben iki tane kız çocuğunu okutamam. Durumum yok. Asgari ücretliyim. Kırtasiye için birini aldıysak beşini alamadık. Kızımın kıyafetinin birini aldık, birini alamadık. Başka okulu da almak istemiyorum. İki kızım da aynı okulda olsun, birbirine destek olsun istiyorum. Üniversiteyi kazanan oğlumu gönderemedim geçen yıl.”
Bir diğer veli ise “Çocuklarımızı servis getirmediği zaman yemek de vermiyorlar. Onları da parasıyla yiyoruz” diye konuştu.
Kaya, Milli Eğitim Bakanlığı'na çağrı yaparak şunları söyledi:
“Türkiye’deki yoksulluk işte burada. Bu yoksulluğu görmeniz gerekiyor. Bu yoksul insanı, asgari ücretle geçimini çıkartan bu insan iki kız çocuğunu bu okula gönderiyor. Taşımalı sistemle gelirse Milli Eğitim Bakanlığı öğle arası yemeğini verecek. Ama taşımalı sistemle gelmediği zaman bu çocuklar aç da kalacak. Milli Eğitim Bakanlığı’na buradan sesleniyorum. Ahmet Cevdet Paşa Lisesi’ne giden bu kız çocuklarımızın sesini duyun. Bu çocuklar aile bütünlüğü bozulmadan eğitim öğretim hayatına devam etmek istiyor. Aynı zamanda bu insanların bu derin yoksulluğunu da görün. Daha bir öğrencinin kıyafetini alabilmiş, diğerini alamamış. Vatandaş sıkışmış durumda. Milli Eğitim Bakanlığına buradan çağrı yapıyorum. Bu yoksul ailelerin sesini duyun. Öğlen yemeğinde bir öğün mutlaka yemek verilmesi lazım. Okul kıyafet desteği verilmesi lazım. Taşımalı sistemin mutlaka her yönüyle çalışması lazım.”
