MHP Türkiye’yi yönetemez

Mısır’da Nasır döneminde Nasır aleyhine fıkra üreten bir adam varmış. Adamı yakalayıp Nasır’ın huzuruna getirmişler. Nasır tek tek fıkraları anlatıp “Bu fıkrayı sen mi uydurdun” diye sormuş. Adam her seferinde “evet” demiş. Nasır adama sempati duymaya başlamış, arayı yumaşatmak, adamı kazanmak istemiş. Bu duygular ile adama “Sen de Mısırlısın ben de. Sen de bu ülkeyi seviyorsun ben de. Ben bu ülkenin büyük, saygın ve güçlü bir ülke olmasını sağladım. Niye buna rağmen bana karşı tavır alıyorsun” deyince, adam  “Sayın Nasır, diğer fıkraları ben uydurdum ancak bunu ben uydurmadım”  cevabını vermiş.  

Bu yazının başlığı ile bu fıkranın ne alakası var diyebilirsiniz. Bazen çevrede duyuyorum: “Bu AKP kötü tamam da alternatifi yok. MHP’de Türkiye’yi yönetemez.” Aslında AKP algı yönetimi stratejisinin bir parçası olan çok başarılı bir psikolojik savaş tekniğinin uygulanmasından başka bir şey değil. Ne yazık ki alıcısı var. Bu psikolojik savaş oyununun büyük alıcısı  “kararsız seçmen”. Kararsız seçmene karşı bu taktik kullanılıyor. Peki, “MHP Türkiye yönetemez” propagandasını yapan ve Türkiye’yi yönettiği düşünülen AKP’nin ülkemizi getirdiği nokta ne?
* “Toprak verip, barış alalım” zihniyeti ile hareket eden AKP, AB tam üyesi olalım diyerek, Yunanistan’ın Ege’de 16 Türk adasını ve bir kayalığı işgal etmesine ses çıkarmamış. Bundan dolayı yargılanacaklar.
* Kıbrıs’ta “Toprak verip, barış alalım”  diyerek Annan Planı ile KKTC’nin topraklarının bir bölümünü Rumlara vermeyi kabul etmişler. KKTC’yi tasfiye etmeyi de kabul eden AKP Hükümeti. Allah yardım ediyor, Rumların basireti bağlanıyor ve “hayır” diyorlar.
* Atatürk’ün İstiklal Savaşı sırasında Fransızlar ile barış için Türk egemenliğine girmesini şart koştuğu Osmanlı Hanedanının dedesinin mezarını ve etrafındaki Türk topraklarını IŞİD ile savaş olmasın diyerek, “ecdat, ecdat” diyen AKP iktidarı IŞİD işgaline terk etmiştir.
* Şimdi PKK ile müzakerelerde Güneydoğu Anadolu’da bir bölge “özerk PKK bölgesi” haline getiriliyor. Toprak verme karşılığında “barış” (!!!) elde edilmeye çalışılıyor.
* Bakmayın siz Erdoğan’ın bugünlerde “Kürt sorunu yok ” dediğine. Ecdadın sarayında terörist başına açıklama yaptırıyor. İmralı’da Öcalan ile birlikte YENİ TÜRKİYE için anayasa yazılıyor. Öcalan’ın “geri çekilsin” dediği İç Güvenlik Yasasının görüşülmeyen maddeleri geri çekiliyor. Erdoğan başkan/Öcalan eş başkan modeli uygulamada.
* Libya, Mısır, İsrail, Suudi Arabistan, Suriye ve Irak ile kavgalı haldeyiz. Ermenistan ile barışma adına Azerbaycan’ı küstürdük. Ortadoğu’da en büyük ihalelerden dışlanıyoruz. Ticaret yolları kapanan bir Türkiye. İktidarın iddiası, durumumuz “değerli yalnızlık.”
*  AKP iktidarının “en büyük projesi olarak tanıttığı ve uğruna gündüz gözü ile fener alayı düzenlediği” AB tam üyelik süreci artık yok.
* ABD ile Ortadoğu başta olmak üzere bir çok konuda kopmuş durumdayız.
* Polisin rütbelilerde % 80’i, polis memurlarında % 30’u Gülen Cemaati mensubu diyerek, Polis Akademisi kapatıldı. Emniyet teşkilatı tam anlamı ile parçalanmış durumda.
* TSK’ya kurulan kumpasın ortağı olan hükümet, bu coğrafyada sürekli güçlü olması gereken bir ordunun en büyük güç kaynaklarından birisi olan moral gücünü bizzat tahrip etti.
* Süleymaniye’de çuval saldırısı, Akdeniz’de Mavi Marmara baskını, Suriye açıklarında savaş uçağımızın düşürülmesi, sınır kapılarımızın havaya uçurulması, sınırlarımızın yol geçen hanına
dönmesi,
* Yanlış Suriye politikası sonucunda Suriye’nin kuzeyinin PKK ve IŞİD’in kontroluna girmesi
* Türkiye Cumhuriyeti’nin 80 yılda aldığı borcun üç katını son 10 yılda alan bir iktidar. Türkiye’nin dış borcu 396,8 milyar dolar. 2002’de 129 Milyar Dolar idi. Aradaki fark, 267 Milyar Dolar. Devlet borçları 118,6 milyar dolar. “AKP’nin ekonomik başarısı” diye anlatılan da budur.
* Cumhuriyet’in 80 yılda inşa ettiği fabrikaları 70 milyar dolara özelleştiren ancak 1 milyar dolarlık fabrika inşa etmeyen bir iktidar.
* İşsizlik resmi rakamlar ile %10 gerçek ise
% 17.5
* Cari açık yani yabancılarından verdiği yüksek faiz karşılığı borç ile dönen Türk ekonomisi 2015 itibarı ile Dünyanın 5. Kırılgan ekonomisi. 2015 içinde Türkiye 166.1 Milyar Dolar dış borç ödeyecek.
* 2002 yılında asgari ücretle 10 çeyrek altın alınabilirken, 2015 yılında asgari ücretle 5-6 çeyrek altın alınıyor. Ve bu listeyi daha uzatabiliriz...
Hakikaten MHP Türkiye’yi BÖYLE yönetemez. Özetle, “AKP’nin Türkiye’yi yönettiği, yönetebildiği” en iyi Nasır fıkrasından daha komik bir fıkradır sadece. MHP’nin Türkiye’yi nasıl yöneteceğini de zamanı geldiğinde yazacağım.

Yazarın Diğer Yazıları