Neden Kırmızı Bülten çıkarmadılar?

               Tartışmayı CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce başlattı. Dedi ki: "FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, ABD'den usulüne uygun istenmedi.."

                Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, cevap verdi, "İade talebi ve ekleri ile tüm evrakın tercümesi, Adalet Bakanlığı'ndadır. Sayın İnce, devlet yalan söylemez. Devlette her şeyin kaydı, belgesi ve arşivi vardır. Sayın İnce, sizi, hukukçu vekilleriniz ve güvendiğiniz hukukçularla birlikte Adalet Bakanlığı'na bizzat belgeleri görmeye ve incelemeye davet ediyorum" dedi.

Bunun üzerine Muharrem İnce, önceki gün Tekirdağ'daki mitingde "Madem ki usulüne uygun olarak iadesini istediniz, ben bu ülkenin milletvekiliyim, bana bunun belgesini göster. Bugün Amerikalılar tekrar beni aradılar dediler ki; '120 koli gönderdiler bize, çoğunluğu gazete kupürüydü' Hatta diyorlar 'İngilizce tercümesi bile yapılmamış, baştan savma'. Yani iade edilmesini istemiyorlar. Niye istemiyorlar? Ortaklık var. Yani ey aziz milletim istiyormuş gibi yapıyorlar. Madem istedin ben şimdi bunun belgesini istiyorum."

Bu tartışma biter mi?

Bitmez.

Lakin ortada kesin bir doğru var ve o da bal gibi hakikat.

Nedir O?

Fetullah Gülen Kırmızı Bültenle aranmıyor. Peki, Gülen terörist olarak aranmıyor mu?

Aranıyor.

Öyle ise neden Kırmızı Bülten kapsamı dışında? Asıl sorgulanması gereken ve "FETÖ ile mücadele ediyoruz" diyenlerden cevabı istenen soru budur.

Bırakın, Fetullah Gülen'in kendisini meğer darbe girişiminin üst düzey kadroları için de Kırmızı Bülten çıkarılmamış.

Konuyla ilgili olarak Saygı Öztürk şu bilgileri aktarıyor: "Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) çatı davasının 73 sanığı var. Bunlardan 65'i firari ve yurt dışında. Kalan 8 sanıktan Cemal Uşak vefat etti, diğerlerinin davası devam ediyor. İlginç olan, bu sanıklarla ilgili uluslararası yakalama ve tevkif müzekkeresi niteliğinde olan "Kırmızı Bülten" çıkarılmamasıdır."

Şimdi bir kere daha sormamız lazım: Bu nasıl FETÖ mücadelesi?

Dokunmadık öğretmen, öğrenci, veli, banka müşterisi, asker ve sivil bırakmıyorsunuz ama ana kadroya her nasılsa Kırmızı Bülten çıkarmıyorsunuz?

Dahası var..

Siyasi kadrolar hepten takip dışı. Onlara da kimsenin dokunduğu yok.

Bu sebeple CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin sözlerini yabana atılacak boş sözler olarak görmüyoruz. Eğer bütün prosedürler olması gerektiği gibi yürütülseydi ve mesela şu 64 kişilik as kadroya Kırmızı Bülten çıkarılsaydı, FETÖ'nün elebaşı Gülen, liste başına konulmuş olsaydı, Bekir Bozdağ'ın açıklamalarını çok daha inandırıcı bulabilirdik.

FÖTÖ mücadelesinin en temel çelişkisi şu: Ortada siyasi sorumlu yok, bürokratik sorumlu haddinden fazla. Demek ki her alanda etkili ve güçlü olan Fetullahçı örgüt, her nasılsa bir tek siyasetin içine girememiş.

Çok ilginç!

Siz terörün elebaşıyla as kadrosunu Kırmızı Bülten'le arama ama bütün siyasi rakiplerini FETÖ'cü olmakla suçla..

Bu ülkede neyi doğru yapıyoruz acaba?

Yazarın Diğer Yazıları