Fatih ERBOZ/Ankara
Türkiye ve Rusya arasındaki İdlib mutabakatının ardından Türkiye'nin Suriye'deki pozisyonu da masaya yatırılıyor. Mutabakatın uzun ömürlü olmasının diplomatik ilişkilerle bağlantılı olduğunu ifade eden Türkiye Emekli Subaylar Derneği (TESUD) Başkanı emekli Hava Korgeneral Erdoğan Karakuş, mutabakatın Türkiye'ye nefes aldırması açısından olumlu olduğu ancak ABD ile de iyi ilişkiler kurarak diplomatik denge oluşturulması gerektiğini söyledi.
İdlib bölgesinde Türkiye'nin sıkıştığını bu nedenle Soçi'de yapılan mutabakatın olumlu olduğunu kaydeden Karakuş, şunları anlattı:
"Rusya ve Suriye operasyon yapsaydı terör örgütleri bize düşman hale gelirlerdi. Bu açıdan çok yararlı oldu. Bu mutabakat yeterli olmayacaktır yalnız, ileride yine başımıza sorun olabilir. O nedenle ABD ile yapılacak işlemler de önemli, bu noktada denge siyaseti önemli. İleride İdlib konusunun önümüze sürülmemesi için bu önemli. İsrail ve Rusya arasındaki uçak düşürülme krizi bizi biraz rahatlattı. İdlib'deki olay lehimize ama kısa süreli. ABD hala YPG'yi destekliyor. ABD, Türkiye İdlib ile uğraşırken YPG'ye yine istediği silahlanmayı yaptırıyor. Suriye merkezi hükümetinin de bu şartlarda tekrar güçlü olabilmesi en azından bir müddet çok zor. Suriye merkezi hükümetinin oraya saldırması merkezi hükümetin elini zora sokar. Fırat'ın doğusunda hiçbir şey yapamaz. PKK-YPG Suriye'yi dinlemez. Bu şartlar altında Suriye hükümeti de Türkiye'yi yanına almak zorunda. Başarılı olamaz. Fırat'ın doğusu zaten elden çıkmış durumda. Fırat'ın sularını da büyük barajın çevresini de eline aldı YPG-PKK. Suriye'nin suyunu elinden aldı. Deyrez-Zor'a kadar indi ve bölgelerin tamamını neredeyse elde etti. Barajın çevresini yani Suriye'nin elektrik üretilen çevresini de elde etti."
ABD IRAK'TAN DURMADAN SİLAH AKTARIYOR SURİYE'YE
İdlib'deki olayın devamı için ABD ile ilişkilerin de geliştirilmesi gerektiğine vurgu yapan Karakuş, ABD'nin Fırat'ın doğusuna bir şey yapamadığı için İdlib'de kazanım elde etmek istediğini bildirdi. Karakuş, "İdlib'deki teröristlerin silahını teslim etmeyecekleri ortada. Türkiye'nin burada ağırlığını göstermesi gerekiyor. Ağırlığını göstermesi için ABD ile ilişkileri iyileştirmek gerekiyor. ABD 200 TIR daha silah getirdi, bu söyleniyor. Daha önce de getirdi. 6 bin TIR silah getirdi şimdiye kadar YPG'ye. Irak'tan Suriye'nin kuzeyine silah aktarması yapıyor ABD. Bu ortamda Suriye hükümeti oraya karışamıyor. İdlib'e karışmak istiyor" şeklinde konuştu.
TÜRKİYE'NİN HAKLARI VAR ARTIK
Suriye'nin nüfusunun yüzde 20'sinin Türkiye'nin etkisi altında olduğunu belirten Karakuş, Türkiye'de olanlar ile Afrin ve Fırat Kalkanı bölgesi birlikte ele alındığında neredeyse Suriyeli sayısının 7 milyonu bulacağını aktardı. Karakuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sorumluluk Türkiye'de. Suriye'deki hakkımızdan vazgeçemeyiz. Suriye merkezi hükümetinin hakkı var ama bizim de orada olma hakkımız mecbur var. Suriye'den çekilme istiyorlarsa Türkiye'deki 4-5 milyon Suriyeliyi alsınlar götürsünler. Bu insanları alsınlar Türkiye'ye hiç karışmasınlar. Suriyelilerin hakkı Türkiye'nin hakkı demek. Suriye merkezi hükümeti davet etmedi, Türkiye oradan gidebilir deniyor ama o zaman BM Suriye'de bir bölge kurar bizdeki Suriyelileri alır Türkiye o zaman karışmaz."
"BM'nin daha önce Bosna-Hersek'te ne yaptığını biliyoruz. Suriye bizi çağırmadığı için bizim orada bulunmamıza BM ne der düşüncesinin doğru olduğunu düşünmüyorum" diyen Karakuş, "Böyle geri çekilme olmaz, geri çekilme siyaseti olmaz. Türkiye'nin ne zoru var 50 milyon doları harcasın bu insanlara. İnsani görevini yapıyor Türkiye, bir şey demiyorum. Kimse elini taşın altına koymuyor, göçü engelleyin diyorlar daha sonra da Suriye'de ne işiniz var diyecekler, bu nasıl olabilir?" dedi.
