MUKADDES ANKARA’DAN MEKTUPLAR -5-

MUKADDES ANKARA’DAN MEKTUPLAR -5-
77 yıl gecikmeli olarak basılan Mukaddes Ankara’dan Mektuplar

esat-atalay-001.jpg
Sevgili okuyucularımız, daha önce belirttiğimiz gibi Prenses Kadriye Hüseyin’in kaleme aldığı, 1921 yılında Roma’da Fransızca olarak bastırılan aslından Cemile Sahir Sılan tarafından Türkçeye çevrilen “Mukaddes Ankara’dan Mektuplar” adlı eseri aktarıyoruz. 132 sayfalık bu kitap, Necmeddin Sahir Sılan’ın ön sözü ile Kültür Bakanlığı tarafından 1998 yılında basılmıştır. Eserde ayrıca çocuk yaşında

Yunan asıllı annesiyle birlikte İzmir’in işgalini yaşamış, hayatının bir bölümünü İzmir’de geçiren İtalyan ressam Vittorio Pisani’nin bazı sulu boya tabloları da yer almaktadır.

H

 Kitabın yazarı Cemile Sahir Sılan’ın eşi Necmeddin Sahir Sılan’ın ön sözü:

“Millî İstiklâl Mücadelemizin çeşitli yoksulluklar ve zorluklar içinde geçen ilk döneminde Ankara’mıza gelen ve 12 Mayıs 1337 (1921) günü Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisimiz Mustafa Kemal Paşa tarafından kabul edilen Mısırlı Muhterem Prenses Kadriye Hüseyin, Nisan - Haziran 1921 aylarındaki görüşleri ile ilgili olarak “Mukaddes Ankara’dan Mektuplar” adı ile Fransızca yazdığı eserini 1921 yılında Roma’da bastırmış ve derin saygılarıyla Ebedî Başkanımıza takdim etmiştir.

Muhterem Prenses, sözünü ettiğimiz eserinden üç yüz kadarını da, Kurtuluş Savaşımızda, Türkiye Büyük Millet Meclisimizin ilk kuruluş yılında ve sonraları “Evrak ve Tahrirat Müdürü” sıfatıyla Ebedî Başkanımızın emrinde ve yanında çalışmak mutluluğuna eriştiğimi, Ankara’yı birlikte ziyareti sırasında, o zamanki deyişle, Roma ataşemiliterimiz Miralay Edip Servet (rahmetli Tör) tarafından takdimimiz sırasında adımı ve görevimi öğrendiği ve not ettiği için, Türkiye Büyük Millet Meclisi azasına dağıtılmak üzere, adıma göndermiştir. Ben, bu durumu o zamanki deyişimizle “Reis Paşa”mıza arz ve bu konudaki emirlerini telâkki ettiğim sırada kendileri şöyle demiştir:

“Çocuk, Necmeddin Sahir Bey, bu kıymetli eseri hemen milletvekillerine dağıt. Fakat eser Fransızcadır. Bunu derhâl Türkçeye çevirtmeliyiz. Bu işi de Fransızcasının çok kuvvetli olduğunu evvelce Ruşen Eşref (Ünaydın) Beyden de öğrendiğim ve benim de bildiğim bizim asker kızımız, senin hayat arkadaşın Cemile Hanımefendiye vermeliyiz. Benim bu recamı hemen kendisine buyur. Eseri hemen Türkçeye çevirsin. Sonra Maarif Vekâleti tarafından bastırılsın.” Reis Paşamızın bu teveccühleriyle iltifat ve itimatlarını, eve dönüşümde derhâl duyurduğum hayat arkadaşım, o günlerin Ankara’sındaki zor koşullar içinde, sözü edilen eserin Fransızca aslından Türkçemize çeviri işlerine koyuldu.

 Fakat, birbirini izleyen savaşlar ve olaylar arasında tamamlanmış olan çeviri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin kendi kendini feshetmesi suretiyle Birinci Dönem’in sona ermesi ve yeni seçimlerden sonraki İkinci Dönem’de de çeşitli hükûmet işlerinin artması yanında ülkeyi tehlikeye düşürecek mahiyetteki olayların birbirini izlemesi üzerine, bastırılamadı. Bu kez, rahmetli hayat arkadaşım Cemile Sahir Sılan’ın Türkçemize çevirdiği bu kıymetli eserin, Ebedî Başkanımız Mareşal Gazi Mustafa Kemal Paşamızın, Büyük Atatürk’ümüzün hatırasına ithaf suretiyle, Kültür ve Turizm Bakanlığımızın kadirbilir ilgisi ile aradan geçen uzun yıllardan sonra da olsa, basılmasını, sağlığındaki emirlerinin gerçekleştirilmesi bakımından, ayrı bir mazhariyet sayıyoruz.”