Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul’da metro açılışındaki Ak Parti’nin İstanbul Belediye Başkan adayı Murat Kurum’la diyaloğu tuhaftı. “Murat malınıza sahip çıkın.” diyordu.
R. T. Erdoğan, 28 Mayıs 2023’te yüzde 52,18 oyla cumhurbaşkanı seçildi. Sadece kendisine oy verenlerin değil; Türkiye’nin bütününün cumhurbaşkanı oldu. Ama... Sözlerine, davranışlarına bakıyorsunuz, kendisine oy verenlerin cumhurbaşkanı olduğunu gösteriyor, kendisine oy vermeyenleri kale almıyor; hatta bizim hizmetlerimizden faydalanıyorlar, demeye gelen sözler ediyor. O sözlerin bir başka manası: Bunlar avantadan geçiniyorlar.
“Cumhurbaşkanı” sıfatını taşıyan Zat-ı Muhterem’in tavrına bakın “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi”nin dünyada örneği olmayan nevi şahsına münhasır bir sistem olduğunu, dolayısıyla boşlukta kaldığını anlayın.
Yeni rejimde “Cumhurbaşkanı” sıfatını taşıyan, partinin de başkanı! Anayasa’ya göre bütün halkın cumhurbaşkanıysa, polemikleri ister istemez sınırlı tutması, kendi partisi dışındakileri görmemezlikten gelmemesi gerekir.
Tavır çarpıklığını hatırlatan hatırlatana ama hiç oralı değil. Onu tutanlarla tutmayanlar arasında ister istemez derin uçurumlar açılıyor, düşmanlık doğuyor.
Bütün politikacılarımız, mesul mevkilerde oturanlar, hizmeti herkes için düşünmelidir, düşünmek mecburiyetindedir.
Geçmişte çok partili hayata geçilmesinde maksat bir denge sağlamaktı. Ama öyle olmadı. Dengenin yerle yeksan olduğu sistem herhâlde “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet sistemi”.
Bu sistemin işleyişi açık açık işaret ediyor: Ne diye partiler var ki... Bizi uğraştırıyorlar. Tek yetki cumhurbaşkanında. Çıkarsın bir kararname, bütün belediye başkanlığı alınsın. Biraz bağırır, çağırırlar, sonra susarlar. Baktılar inat ediyorlar, “devlet büyüğüne hakaretten” atarsın içeri... Bir daha kimse uluorta ses edemez!
Mahallî seçimler önümüzde bir örnek. Reis Bey, her yerde. Adayları, belli başlı şehirlerin dışında pek bilen yok. İnsanlar sanıyorlar ki, bütün belediyelerin başkanı da R. T. Erdoğan.
İstanbul’da eski bakanı Murat Kurum’u aday gösterdi, ama öyle bir tavır içindeki, aday benim demeye getiriyor, “cumhurbaşkanlığı” sıfatını bir tarafa bırakıyor, rakibini hiçleştirmek için her türlü manevrayı yayıyor.
Meselâ; Bakırköy Sahil-Bahçelievler-Güngören-Bağcılar Kirazlı Metro Hattı’nın açılışı dolayısıyla Molla Gürani İstasyonu'nda düzenlenen törendeki konuşmasında CHP’den seçildiği için İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na yükleniyor:
“Uğraştıran değil ulaştıran İstanbul. 5 yıl bitti 5 yıl. İBB acaba kaç metro yaptı. Yalandan başka bir şey yok. Rahmetli Kadir Bey'in yaptıklarına sahip çıkıyor, bizim yaptıklarımıza sahip çıkıyor. Metronun adımı atılıyor geliyor ona dolgu atıyor. Sen busun ya dürüst ol dürüst.” (10 Mart 2024)
Yine bir metro açılış töreninde yaptığı konuşmasından:
“Toplam raylı sistem mesafesi 362 km'yi buldu. Bu raylı sistemlerin büyük bölümü UAB tarafından yapılmıştır. Meselâ; son 5 yılda belediye tarafından yapılan metro uzunluğu sadece 8 km’dir. Kalan tüm projeler ya daha önceki dönemden kalmadır ya da bakanlık tarafından hayata geçirilmiştir.”
Konuşmasının sonunda İstanbul'a bağlanan R. T. Erdoğan, AK Parti İBB Başkan adayı Murat Kurum'a,“Şu anki belediye başkanı bunu da sahiplenir. Onun sahiplenmemesi için millete iyi anlatmak lâzım. Murat, malınıza sahip çıkın. Sahip çıkmazsanız bu adamlar sahip çıkar.” demesi size tuhaf gelmiyor mu?
