Mütegallibeler el ele

      AKP mütegallibe bir parti...

      Savunduğu siyaset türü ve anayasa değişikliğine koydurduğu

demokratik parlamenter sistemle bağdaşmayan maddeler bunu gösteriyor...

      Tabii ki yalnız değil; kankası Bahçeli de bu mütegallibe yapıyı benimsemiş durumda. Anayasayı değiştiren tasarı hazırlanırken muhteremin takındığı tavır unutulacak gibi değil!

      Esasen Devlet Bey, mütegallibe bir genel başkan olduğunu parti içi tutumuyla gösterdi. İzlediği yanlış politikaları tehlikeli bulan ve karşı çıkan parti içi muhaliflerden ihraç yoluyla kurtulma gayretleri, herhalde siyasal zorbalığın boyutunu göstermeye yetecektir.

      * * *

      Türkiye ne çekiyorsa mütegallibe tiplerden çekiyor...

      İblis öyle değil miydi, bazı cemaatlerin başındaki tipler öyle değil mi; bir iki kulüp başkanı mütegallibe olduğunu göstermiyor mu...

      Pekiyi mütegallibe yapılardan nasıl kurtulacağız....

      Zor değil; onlardan uzak duracağız, zorbalıklarına pabuç bırakmayacağız, selamı sabahı keseceğiz, başımıza da getirmeyeceğiz!. 

      * * *

      Mütegallibelik Osmanlı'dan tevarüs etmiş aşşağılık bir siyasal davranıştır, kaynağı da padişahlıktır...

      Osmanlı tarihinde mütegallibe olmayan padişah yok; şiirle, edebiyatla, sanatın her dalıyla, musıkiyle uğraşan, dolayısıyla ince ruhlu gibi olan bile mütegallibe sınıfına dahildi...

       * * *

       Cumhuriyet tarihimizde zorbalık yok. Toplum, AKP iktidara gelene kadar mütegallibe siyasetçi görmedi.

       Dayatma yaşanmadı....

       Millî Şef dedikleri rahmetli İnönü bile, savaş yıllarına rağmen siyasal dayatmalar yapmadı. Başbakanla, bakanlarla, bilim adamlarıyla, yazarlarla meşveret halindeydi. Bazı alçaklar o dönemde mecburiyet yüzünden ekmeğin, şekerin, gazın, bezin, tuzun kişi başına karne yoluyla verilmesini dayatma sayıyor...

       Değil, Hitler bizi de işgal etmek istedi ama onu sevdasından caydıran çok güvendiği Büyükelçi Von Papen oldu...

       İşte o günlerde seferberlik ilan edildi, halkın ve ordumuzun yokluk çekmemesi için karne usulü uygulandı...

       Bunun neresi zorbalık...

       * * *  

       Ekonomiyi dış güçlerin oyun alanı olmaktan çıkaramayınca halkın cebindeki üç beş kuruşa göz diken anlayış, mütegallibe bir anlayış değil midir!

       Bu dönem de inşallah aşılacaktır ve siyasal dayatmacılık da tarihe karışacaktır.

 

Senaryo tutmadı

--------------------------------------

       AKP'li vekil "Bacağımı CHP'li vekil ısırdı" diye yaygara yaptı...

       CHP'li vekil Dr. Ali Şeker ise ısırığı gösteren AKP'li Muhammet Balta'yı yalanladı:

       -Tıp, ısırık öyle olmaz diyor...

       Nasıl olacağını da gösterdi...

       -Isırılanın eti, alt ve üst çenenin arasına girerse ısırıldı denilir...

       Hülâsa, Balta'nın senaryosu fos çıktı, bacağındaki işaretin ısırık değil çizik olduğu anlaşıldı.

 

Doping suç değil mi

----------------------------

      Başbakan iddia ediyor:

      -YENİ anayasa doping olacak...

      Yuvarlak bir lâf; nereye çekersen gider...

      Pekiyi adama "Kime doping olacak" diye sormazlar mı...

      Evet kime; ülkeye mi AKP'ye mi!

      

Kör kör parmağım gözüne

-----------------------------------

      Kim ne derse desin FETÖ illetini ülkenin başına bela eden AKP iktidarıdır. Dün kucaklaşarak çeteyi ülkenin yönetimine musallat edenler şimdi ona ağız dolusu sövüyor...

      Binali Bey iddialı:

      -Artık zaman, bunları bünyeden temizleme zamanı...

      Dün akılları neredeydi; heriflerin devlete sızdığını, insanları zehirlediğini, siyasal ve ekonomik voliler peşinde koştuklarını, ukalalığı siyasal üslûp haline getiren beyler neden göremediler...

      Yoksa gördüler de sineye mi çektiler...

      Buyursunlar cevap versinler.

      Siyasal tarih, AKP-Cemaat ortaklığını görmezden gelmeyecek ve milletimizin uğradığı ihanet, gelecek kuşakların dikkatinden de kaçmayacaktır...

      Din siyasete âlet edilirse bu ve benzeri sonuçlar, yani milleti hedef alan ihanetler her zaman yaşanır!

 

KISACA

---------------

      "AKP tek başına iktidara gelince vesayet odakları yok oldu" diye buyuruyor Başbakan...

      Ama öyle değil...

      Değişen sadece odaklar...

      Bugün AKP'nin vesayeti, yarın tek adamın vesayeti...

 

Bunlardan hayır gelmez

-------------------------------

      Atatürk'e koşut olarak İnönü ile de uğraşmaya başladılar.

Tarih kitaplarında yer alan millî mücadele bölümünde İnönü var; keza 2. Dünya Savaşı dolayısıyla İnönü'nün basiretli tutumunu vurgulayan bölümler de var...

      Tamamını müfredattan siliyorlar...

      * * *

      Tarihi gerçeklere düşmanlığa bakın; bu şoven anlayış AKP iktidarına çok ama pek çok yakışıyor...

      Benzer yapıda fakat anlayışı AKP'ye kontra bir iktidar gelse, Fatih Sultan Mehmet'i tarih kitaplarından çıkarsa, Atatürk ve İnönü düşmanları buna da alkış tutar mı!

      * * *

      Özünü inkâr edenden bu millete hayır gelmez! 

 

ANLAMLI SÖZLER

------------------------------

       Demokraside oy verir emir alırsınız. Diktatörlükte oy vermekle zaman kaybetmezsiniz. (Charles BUKOVSKİ)

Yazarın Diğer Yazıları