Nejat Eslen: Koridor meselesinde atı alan Üsküdar'ı geçti

Nejat Eslen: Koridor meselesinde atı alan Üsküdar'ı geçti
Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen “Kürt koridoru meselesinde atı alan Üsküdar’ı geçti” dedi ve 'Kürt Devleti' konusunda uyarılarda bulundu.

Fatih ERBOZ / ANKARA

Emekli Tuğgeneral Nejat Eslen, PKK üzerinden ABD ile savaştığımızı ifade etti. Eslen, "PKK-PYD ABD'nin Suriye'deki silahlı gücü. Biz de PYD'yi vuruyorsak, ABD ile bir vekâlet savaşını başlattık. Bu vekâlet savaşı genişleyecek mi, genişlemeyecek mi? Mesele bu" dedi. 

Türkiye'nin Suriye politikasında iki gerçeğin açıkça ortada durduğunu kaydeden Eslen, şunları söyledi: "Birincisi, Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt devleti kurulursa bu Türkiye'yi etkiler, parçalanmasına neden olur, kolaylaştırır. İkincisi, Türkiye bugüne kadar tutarlı bir Suriye politikası izlemedi. Esad gitsin politikasıyla PKK ve PYD'nin güçlenmesine neden oldu bölgede. Esad Akdeniz bölgesini yani Halep-Hama-Humus-Şam hattını güvenceye alabilmek için savaşın başlarında askeri gücünü kuzeyden çekince PKK-PYD oluşumu başladı. Ayn-el Arap'ta bu oldu. IŞİD burayı kuşattığında burayı düşürebilirdi ama Ayn-el Arap'ın kuzeyi açıktı buradan her türlü yardım gitti. Biz orada PKK-PYD varlığının güçlenmesine katkıda bulunduk."

Nejat Eslen, kamuoyunda Suriye'de Türkiye'nin yeni bir hamle yapıp yapmayacağının tartışıldığına da değindi. Eslen, şöyle devam etti:  "PKK ve PYD'nin bölge genişlemesi yanlış politikalar nedeniyle oldu. Bir operasyon yapılacaksa bunun siyasi ve askeri yansımaları ne olur? Nasıl tepkiler gelir ABD, AB ve Rusya'dan? Bunun hesabı yapılmalı. Şu gerçeği de unutmamak lazım. Suriye'nin kuzeyinde kurulacak Kürt devleti Türkiye'yi ciddi tehdit edecek. Müdahale olursa geç kalındı, aynı zamanda zor bir müdahale. Biz Suriye'nin toprak ve siyasi bütünlüğünden yanaysak, merkezi hükümeti destelemek gerekirdi. Merkezi yönetim zayıflamaya başlayınca Suriye parçalanmaya başladı. Bu müdahalede sadece irade yetmez, risk hesabı yapılmalı, ciddi olarak. ABD ile Türkiye arasında başlayan vekâlet savaşının genişleyebileceğini de hesaplamak lazım. Bunun doğrudan ve doyalı yansımalarını da düşünmek gerekir." 

Her askeri harekatın bir siyasi amacı olduğuna dikkat çeken Eslen, "İfade edildiği gibi Suriye'nin PKK-PYD devletinin oluşmasını engellemek ise siyasi amaç, bunu sağlamak zor. Harekâtın yapılacağı bölgede ABD ve Rus askerleri var, ciddi risk oluşturabilir. Seçilecek askeri hedeflerin PKK-PYD oluşumunu engelleyeceğini sanmıyorum. O safhayı geçtik. Türkiye ve Rusya'yı ikna ederek bu koridorun ve oluşumun gerçekleşmesini engelleyebilirdi, bunu yapmadı. Ortadoğu'da planlar gerçekleşiyor ama Türkiye de hedef ülke" şeklinde konuştu. 

Seçilen askeri hedefin siyasi amacı sağlamasının hayati önem taşıdığına işaret eden Eslen, sözlerini şöyle tamamladı:  "Seçilecek askeri hedef siyasi amacı sağlayamaz, hayalci olmamak lazım. Mevcut askeri gücümüzle, potansiyelimizle bu şartlarda seçilen askeri hedefi elde edebilir miyiz? Bu sorunun cevabını aramak gerek. PYD-PKK devletini engelleyebilir mi, askeri ve siyasi açıdan zor. Bu harekâtın siyasi ve askeri maliyeti elde edilecek sonuçlara değecek mi? Siyasi bir risk var. Risk hesabı doğru yapılmadı mı? PYD koridoru meselesinde atı alan Üsküdar'ı geçti." 

İlgili Haberler