Neredesen kavim kardaş neredesen!

Türkmenlerin böyle bir ağıtı vardır. Dünyanın en güzel yüreğiyle kavim kardaşa, yani bize seslenirler.
Kerkük Türkmenlerinin de dünyanın en güzel türküsü saydığım türküsü, “Altın hızma mülayim / Seni Hakk’tan dileyim..” diye başlar ve “Yaz günü Temmuz’da / Sen terle ben sileyim..” diye devam eder...
Ya şimdi ne haldeler?..
Sınır kapısında bekliyorlar, içeri alınmıyorlar. AKP iktidarı tarafından, çakma İslam devleti kuracağını iddia eden IŞİD’in önüne kurbanlıklar gibi atıldılar. kadınlarına cariye olarak el konuldu.
Siz mahremiyet nutukları söyleyip vaazları verir ama Türkmen kadınlarının mahremiyetleri ihlal edilirken kılınızı kıpırdatmazsınız.
Ne biçim Müslüman erkeklerisiniz?..

***

Rehin alınan konsolosluk mensuplarından bir ses, bir haber bekleyen Türkiye neredeyse onların çilesini unutacak.
Neden karartılır böyle haberler?..
Ayıplar meydana çıkmasın diye mi?..

***

Bir yandan Diyarbakır’daki hava kuvvetlerinin yeri değiştiriliyor...
HAMAS kışkırtılıyor. İsrail Gazze’yi yerle bir ediyor.
Biz subaylara zulüm yapılırken, “Zulmün artsın” derdik. Zulüm artınca Gayretullah’a dokunur derler. Zulmün daha artacağı varmış. Bu zulüm adamı perişan eder. Bu kaçınılmaz bir diyalektiktir.

***

Ahmet Hamdi Tanpınar’ın dediği gibi zamanın dışına çıkabilsek de kozmik zaman nasıl işliyor, görebilsek. Bilirsiniz, Bursa’da Zaman şiirinde, “Ne içindeyim zamanın, ne de dışında” der.
Zamanın akışı hızlandı. “Eden bulur” diyalektiği işliyor... Yanınıza kâr kalır zannetmeyin. Kozmik zamanda bu iş saniyelerle ölçülüyor. Perişanlığınız yakındır. 
Bu arada “Eden bulur” hakikatine göre ettiğinizi bulduğunuz vakit, kulaklarınızda perişan ettiğiniz Ortadoğu halklarının, Müslümanların, özellikle Türkmenlerin çığlıkları çınlasın.
Özellikle, “Neredesen kavim kardaş neredesen?” çağrıları çınlasın.

Yazarın Diğer Yazıları