Öğretim işi fiyasko

TEOG sizlere ömür. Tayyip Bey öyle gerek gördü ve bu uygulamayı sonlandırdı...

Peki yeni bir sistem önerdi mi...

Bilmiyoruz; bildiğimiz üç beş kişi çalışacak, kafa kafaya verip nasıl bir sistem uygulanacağına karar verecek. Henüz ortada verilmiş bir karar olmadığı için söyleyeceklerimizin hepsi fuzuli olur, ağzımızın fermuarını çekiyoruz...

* * *

Tarihçi profesör İlber Ortaylı konuya değinirken TEOG'u da, Millî Eğitim'in içine düştüğü çıkmazı da irdeledi ve yeni sistemin üç beş kişi tarafından oluşturulmasını eleştirdi...

Yolu da gösterdi:

-Batılı ülkelerde sistem nasıl ona bakalım, bize uygun geliyorsa kullanalım...

Doğru gibi...

Çünkü yeni sistemi bulmak bizimkilere kaldığında herifler -İlber Hoca'nın ifadesi- siyasal iradeye yaranmak için onu hem siyasal, hem dinsel ağırlıklı şekillendiriyorlar...

Bu yüzden kısa sürede sistemin suyu çıkıyor...

Yeni sistemle bu iki alanda verimli (!) sonuç sağlanamadığında da derhal değiştiriliyor...

Kısacası, giden ağam, gelen paşam...

Sistem aramaya devam!

* * *

"Her okul kendi sınavını yapacak" diyorlar...

Çözüm değil. Okulun kontenjanı yetmiyorsa giremeyen öğrenci ne yapacak; diğer okullar var diyeceksiniz, onlarda da sıkışıklık yaşanmayacak mı? Ne olacak bu öğrenciler...

Komut şu olacak, "İleri marş, istikamet imam hatip okulları"...

Acaba TEOG bu sağlansın diye mi kaldırıldı!

* * *

İktidarın 15 yılda, eğitim-öğretim gibi toplumun mayasını oluşturan bir konuda doğru dürüst bir sistem kuramamış olması elbet de sorgulanmalıdır...

İktidarın bu süreçte sergilediği onlarca başarısızlıklardan biri de eğitim-öğretim sistemidir...

Öyle de diplomasi, böyle de diploması

------------------------------ -------------------

Erdoğan öfkeli bir anında Irak Başbakanı İbadi'ye veryansın etmiş, "Benim muhatabım değilsin, seviyemde değilsin, kıratımda değilsin, oradan bağırman önemli değildir ve bir şey de ifade etmez, sen önce haddini bil" diye seslenmişti.

ABD'ye gitmeden önce de iki kez, İbadi ile görüşerek referandum konusunda Barzani'ye karşı birlikte hareket edilmesi gerektiğini söylemişti.

Diplomasi böyledir; hasımlar arasındaki bağları hiç ama hiç koparmaz. Barışta da, savaşta da...

Sorumun cevabı okurdan

------------------------------ ------------------------------ ----

Bir yazımda, okumuş, meslek edinmiş, iş sahibi olmuş insanların -savcı, polis, asker, öğretmen, bilim adamı- fetöcü olmalarına aklım ermiyor demiştim. Gül adındaki okurum "Ali Akın hocadan dinlemiştim, tarikatlara adım atana aklı ve ilmi dışarıda bıraktırmak, tarikatların ilk şartıdır" diye hatırlattı...

Şimdi o kadar insanın iblise neden ve nasıl biat ettiği daha net ortaya çıkmış oldu. Demek ki aklı ve ilmi silen mürit oluyormuş

Bu lafı da çok sevdim

------------------------------ ------------------------------ -----

Meral Akşener "Ben Turnosol kağıdıyım, kim Meral Akşener fetöcü diyorsa, kendisi ya da eşi, ya da kızı fetöcüdür, kendisi de kriptodur" diyor. Buna, taşı gediğine koymak denir!

Bir bilmecem var arkadaşlar

------------------------------ ------------------------------ ------

Parlamenter sistemden parlamentersiz sisteme geçişin adı nedir?

Dikkatimi çekenler

------------------------------ ------------------------------ ------

Erdoğan giderken dedi ki:

-Sayın Barzani'ye hep biz destek verdik, şu anda da veriyoruz...

Resmen itiraf!

ABD'ye de kızdı:

-Bize paramızla silah yok, terör örgütüne hem de parasız silah var...

Bir, İstanbul'un havasına, bir de Amerika'nın işine akıl ermez efendim..

* * *