Bu sene sanat sezonunun oldukça hareketli başladığını, kurumların seyircilerine yepyeni eserlerle merhaba dediğini ve çok çeşitli gösterimlerle seyircinin sanata doyacağını sizlere duyurmuştum.
Özellikle Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü de sezona farklı bir anlayışla başlıyor. Türkiye çapında tüm müdürlüklerine özerklik veren DOB kurumsal kimlik yaratabilmek için bir genel program hazırlamış. Geçtiğimiz sene kendi müdürlüğünü kuran DOB başına da Antalya müdürü Erdoğan Davran’ı getirdi.
Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü repertuvar çalışmalarının son aşamadaki belirleyicisi olsa da, özerklik kapsamında bir aksilik olmadığı sürece sanatsal işleyişe karışmama kararı almış.
Ayrıca DOB yeni sanat sezonunda da “dönüşümlü repertuvar” sistemini uygulamaya devam ediyormuş. Rengim Gökmen’in açıklamasında; bu uygulamanın amacının kısıtlı kaynaklarla gerçekleştirilen ve büyük bir emekle ortaya çıkan prodüksiyonların sezonluk gösterimlerden sonra heba olup gitmemesi ve etkin bir şekilde kullanılması olduğu belirtiliyor. Ör. Mersin Devlet Opera ve Balesi’nin “Arşın Malalan” adlı eserinin tüm dekor ve kostümünün bu sezon Samsun DOB’ye iletildiği ve aynı eserin aynı dekor ve kostümlerle sahneleneceğini ifade eden DOB Genel Müdürü Gökmen; bu uygulamanın amacının eserlerin tasarruflu bir biçimde sahnelenmesi olduğu görüşünde. Bence mükemmel bir düşünüş ve tüm kurumlara örnek oluşturmalı...
Ayrıca İstanbul DOB’sinin (AKM)’nin tadilat sürecinde bulunması nedeniyle temsiller Süreyya Operasında verilmekteymiş.
AKM’nin restorasyonu projesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı arasında protokol imzalanmış ve AKM’nin tadilat sürecinin 2010 - 2011 sanat sezonuna yetiştirilmesi planlanıyormuş. Dileriz daha öncesine bile yetişir ve İstanbul sanattaki haklı yükselişini daima korur.
Yine bu sezon üç yeni eser opera bünyesine dahil oluyor ve seyircinin beğenisine sunuluyor. Ankara’da Sabahattin Kalender’in “Cem Sultan”, İstanbul’da Cemal Reşit Rey’de  “Çelebi” operasının konser versiyonu ile Antalya’da Yalçın Tura’nın “Karacaoğlan” operasının seyirciyle ilk kez bu sezon buluşacağı belirtiliyor. Ayrıca Yaşar Kemal’in aynı adlı romanından Cem İdiz’in müzikleriyle sahneye uyarlanan “Çakırcalı Efe” adlı balenin de Birim Dans Tiyatrosu (BDT) tarafından dünya prömiyerinin gerçekleştirileceği belirtiliyor. Böylesi başarılı bir romanın sahneye uyarlanmış hali de herhalde mükemmel olur. Bale izleyenleri kaçırmamalı...
Bu sezon eserlerden bazıları ise şöyle;
Ankara DOB; Aida (Verdi), Macbeth (Verdi), Seslerle Anadolu (A. Aykaç), Notre Dame’ın Kamburu (Petit), Cem Sultan (S. Kalender), Harem (M. Çimenciler), Romeo ve Juliet (Prokofiev), Seyahatname (B. Murphy), Viva La Mamma (Donizetti), Far From Now (Modern Dans Topluluğu), Çakırcalı Efe (C. İdiz) (BDT) tarafından sergilenecek.
İstanbul DOB; La Boheme (Puccini), Figaro’nun Düğünü (Mozart), Çelebi (C. Reşit Rey)
İzmir DOB; Aşk-ı Memnu (S. Ada), Bir Yaz Gecesi Rüyası (Mendelssohn)
Mersin DOB; Tosca (Puccini), Yarasa (Strauss)
Antalya DOB; Don Kişot (Minkus), Karacaoğlan (Y. Tura)
Samsun DOB; Kamelyalı Kadın (Verdi), Üç Bale (Korsakof) vb.
Eserler bu kadar güzel, emek de bu böylesi büyük olunca bizlere de izlemek düşüyor. İyi seyirler diliyorum...