Türkiye savunma ve havacılık sanayinde çağı yakalama yolunda önemli aşamalar kaydetti. 2012’de savunma ve havacılık sektörünün cirosu 4,2 milyar dolara yükselirken bunun yurt içinden tedarik oranı yüzde 54’e çıkarıldı. Ayrıca yeterli olmasa da teknoparklara, AR-GE çalışmalarına ve yerli yazılım üretilmesine özel ilgi gösterildiği bütçe verilerinden anlaşılıyor.
Stockholm Uluslararası Barış Anlaşmaları Enstitüsü’nün (SIPRI) verilerine göre 2011 yılında, dünya genelinde savunma harcamalarına toplam 1 trilyon 738 milyar dolar ödendi. Buna göre Türkiye savunma ürünleri ithalatında 14’üncü sıraya gerilerken, ihracatında ise 23’üncü sıraya yükseldi.
Birkaç gün önce gözlem ve araştırma amaçlı Göktürk 2 Uydusu Çin’den uzaya fırlatılırken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ihtiyaç duyduğu istihbarat görüntülerinin elde edilmesi, işlenmesi, depolanması ve değerlendirilmesini sağlayacak bir keşif gözetleme uydu sisteminin de 2014 yılı sonunda uzaya fırlatılacağı duyuruldu.
ASELSAN ve TUSAŞ’ın, dünyada en büyük 100 savunma sanayi şirketi arasında giren iki Türk şirketi olma başarısını gösterirken TAİ, ROKETSAN, HAVELSAN da önemli projelerle adından bahsettirmeye başladı. ANKA insansız hava aracının uzun menzil ve yük taşıma kapasitesine sahip turbo-prop motorlu versiyonunun ön tasarım faaliyetleri tamamlandı. Orta ve uzun menzilli güdümlü füze ile saldırı helikopterlerine entegre edilecek Cirit füzeleri de üretildi.
Türkiye’nin ilk milli korvet savaş gemisi MİLGEM 2008’de denize indirildi. Deniz Kuvvetleri’nin ihtiyacı olan bütün gemiler artık ülkemizde inşa edilebiliyor. Kirpi zırhlı araçları Kara Kuvvetleri’nde kullanılmaya başladı. İlk milli ana muharebe tankımız Altay’ın tasarım ve prototip üretimlerinin bitirildiği açıklandı. Böylece ana muharebe tankı tasarlayıp, üretebilen sınırlı sayıdaki ülkeler arasına girmiş oluyoruz.
Ülkemizde tasarlansa ve üretilse de maalesef tam anlamıyla milli olmayan taarruz sınıfı uçuş helikopteri olan ATAK’ın testleri devam ediyor. 2013 içinde de TSK’ya teslim edilmesi planlanıyor. Yine ilk eğitim uçağımız HÜRKUŞ semalarımızda kanat açıyor. Modernizasyon konusundaki adımlar da önemli. F-16, F-4, C-130, T-38 uçakları ile Skorsky tipi helikopterler ile Leopar tanklarının modernizasyonları ülkemizde gerçekleştirilebiliyor.
TBMM’de Savunma Bütçesi görüşülürken MHP Grubu adına konuşan Koray Aydın önemli bir soruna dikkat çekiyor. Terörle mücadelede profesyonellik yakalanmaya çalışılırken uzman erbaş sayısı her geçen gün adeta erimektedir. 2009 yılında yaklaşık 67 bin olan uzman erbaş sayısı 2012’de yaklaşık 46 bine gerilemiştir. Yine Koray Aydın’ın dikkat çektiği önemli bir husus hükümetin Libya ve Suriye örneklerinde gösterdiği tutarsız davranışlar Patriotlar konusunda da tekrarlanmaktadır. Başbakan Erdoğan önce haberinin olmadığını söylediği Patriotlar bugün NATO toprağı olduğu söylenen ülkemiz topraklarına yerleştirilmektedir. Komutası da maalesef ki Türkiye’nin kontrolünde değildir.
Ayrıca Türkiye’nin bilim ve teknoloji hususunda, özellikle savunma sanayindeki en önemli sorunlarından biri lisans ve patentlerin bizim elimizde olmamasıdır. İkincisi ise kuvvetler arasında entegre sistemler üretilmemesidir. NATO standardı olmasına rağmen Kara, Hava ve Deniz Kuvvetlerindeki silah ve savunma sistemleri her kuvvet tarafından diğer kuvvetlerden bağımsız olarak tasarlandığı ve satın alındığı için birbiriyle uyumlu kullanılamamaktadır. Basit bir örnekle, MKE’nin ürettiği bir makineli tüfeğin, Alman malı bir muhribe ve Amerikan malı bir helikoptere monte edilmesi neredeyse imkansızdır. Lisanslar, sözleşmeler ve dış askeri satış kredisi (FMS) anlaşmalarından kaynaklanan onlarca sorunla karşılaşılmaktadır.
Türkiye artık 64 ülke ile askerî alanda eğitim, teknik ve bilimsel işbirliği anlaşması, 47 ülke ile savunma sanayisi işbirliği anlaşması, 52 ülke ile de askerî eğitim iş birliği anlaşması imzalayan bir ülkedir. Bu noktadan sonra kuvvetlerin savunma ve planlama uzmanları bir araya getirilerek ulaşım, iletişim ve planlama konusundaki sorunlar ortak bir akılla çözülmelidir. Bu konuda Genelkurmay Başkanlığı’nın yanı sıra Savunma Sanayi İcra Komitesi’ne ve Savunma Sanayi Müsteşarlığı’na önemli görevler düşmektedir.