Ozan Arif’ten Ülkücülere çağrı: Haydi Erciyes’e!

Ozan Arif’ten Ülkücülere çağrı: Haydi Erciyes’e!
Ülkücü Hareket’in sembol isimlerinden Ozan Arif, ülküdaşlarını Türkeş’in Erciyes’te başlattığı kurultay geleneğini yaşatmaya çağırdı

Ozan Arif’ten Ülkücülere çağrı: Haydi Erciyes’e!

MHP Genel Merkezi’nin iptalinden sonra da sembolik de olsa Erciyes’te toplanıp kurultay geleneğini yaşatmaya çalışan Ülkücüler bu yıl daha geniş bir katılımla tarihi buluşmayı gerçekleştirecek. Ülkücüler, yarın (3 Ağustos Pazar)  Erciyes Dağı zirvesindeki Tekir Yaylası’nda Ozan Arif, Esat Kabaklı ve İsmail Türüt’ün de katılacağı bir şölende biraraya gelip hasret giderecek.

Başbuğ’un mirası
Ülkücü Hareket’in sembol isimlerinden Ozan Arif, bu girişimi ve Erciyes Zafer Kurultaylarını şöyle değerlendirdi:
 “Her sene ağustos ayının ilk haftası Erciyes’in Tekir Yaylası’nda yaptığımız Zafer Kurultayı, Ülkücüler için sıradan bir panayır değildi... Erciyes Zafer Kurultayı Ülkücüler için büyük yorgunluklardan sonra ulaşılan bir sevinç,  daha doğrusu bir değerdi... Bir değer... Hem öyle bir değer ki; Her çileye, her meşakkate değecek bir değerdi... İşte onun için; Erciyes, bırakın Türkiye’yi, dünyanın her tarafından ülkücülerin her türlü ulaşım zorluğunu yenerek gelip cem oldukları, gönül gönüle verdikleri, birbiriyle kucaklaştıkları, çimenin yüzünde saf tuttukları, çadırlarda meşveret kurdukları, ayak divanı oluşturdukları bir vuslat yaylasıydı...İşte Türk Dünyası’nın, Ülkücülerin böyle bir değeriydi Erciyes Zafer Kurultayı... Bir bayramdı, bir sevinçti, bir mutluluktu”  Hiç bir tasvirin tam anlatamayacağı milli bir haz iklimi olan Erciyes Kurultay’larının yapılmamasının büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayan Ozan Arif sözlerini şöyle sürdürdü:

Yarım kalan sevinçler
“Ama gel gör ki, bir çok şeyi unuttuğu gibi Erciyesi de unuttu Ülkücüler! Ben ’Unuttular’ diyorum, siz ‘Unutturuldular’ deyin! Bana göre her ikisi de aynı şey!  Her ikisinin de altında yatan acı gerçek şu; Değersiz şeylerin peşinden koşanlar, değerli şeyleri unuturlar!  Yarım kaldı Erciyes denen sevincimiz... Yarım bıraktılar! Yarım kalan sevinçler sırta saplanan hançer gibidir! Biz bu duyguyu yarım kalan iktidar sevincimizden de tanıyoruz? Ne diyelim sevinçlerimizi yarım bırakanlar utansın!” Bu arada her şeye rağmen Erciyes’i unutmayanların, unutturmayanların olduğunu da hatırlatan Ozan Arif şöyle devam etti: 
“İptal edildi denmesine rağmen onu yaşatanlar oldu... Bazı yıl 300, bazı yıl 1000, bazı yıl 3000... Bazı zaman Kurultay ateşi sohbetleriyle, bazı zaman iftarlarla gelenek devam ettirildi... Bu kurultay geleneğinin kesintiye uğramaması için her türlü gayreti esirgemeyen hatta bütün yükünü çeken ülküdaşım Necip Dinçer’e, dün Başbuğ’umuzun icazetiyle bu geleneğe banilik yapan, bugün de devamı için uğraşan, Başbuğ döneminin il başkanlarından Cihan Metin Bey ülküdaşıma... İsimlerini burada saymaktan imtina ettiğim bütün dava arkadaşlarıma şükranlarımı belirtiyorum...” 
Bu yıl artık Erciyes’in bir başka olması dileğinde bulunan Ozan Arif, Ülkücülere şu çağrıyı yaptı: 
Bu anlamlı gayreti yalnız bırakmama, Başbuğ’umuzla yaşadığımız o ihtişamı yakalayamasak bile, o günleri yerinde hayal etmek, anmak adına size sesleniyorum... Vatan coğrafyasının, hatta gurbetin her köşesindeki ülküdaşlarıma sesleniyorum...

Vatan sahipsiz değil
Haydin Ülküdaşlarım... Haydin; yarım kalan sevincimizi tamamlamaya, Haydin; sırtımıza saplanan hançeri çıkartmaya!.. Haydin; yeri, göğü inletmeye... Haydin; Türk’ün sesini dünyaya dinletmeye... Haydin; Başbuğ’un ruhunu şad etmeye!.. 
Haydi; Erciyes’e... Haydi: Tekir Yaylası’nda kucaklaşmaya... Haydi; Emanete sahip çıkmaya!.. Haydi; Bu vatan sahipsiz değil demeye... Haydi; Erciyes Türk Kurultayı’na... Fatih Erboz