Geçen haftalarda Devlet Tiyatroları tarafından sergilenen "Avrupa" isimli oyunu izledim. Son izleyenlerden biri olabilirim çünkü programdan kaldırıldı. Oyun, bir sınır kasabasında geçiyor. İki mültecinin, ülkelerindeki savaştan kaçarken, ekonomik sorunların halk üzerinde yarattığı gerilimi anlatan oyunu özellikle görsel olarak beğendim. Ayrıca +13 yaş sınırı da vardı. Oyun, tiyatro izleyicisinin 'oyunda küfür geçtiği' için Bimer'e yaptığı şikayet gerekçesiyle kaldırıldı. İlk etapta sadece iki gösterimi iptal edildi, sonra tüm programdan çıkartıldı. İstanbul Devlet Tiyatroları Müdürü Celal Kınoğlu, oyunun kaldırılmasına itiraz etti. Talebi kabul görmedi ve istifa etti. Sonuç; oyun artık yok...
Diğer yandan, Akhisar'da "Çevreci Afacanlar" isimli çocuk tiyatro oyunu yasaklandı. Oyunun yasaklanmasında, tiyatro metninde yer alan Bilgican isimli karakterin savaş karşıtlığı sözlerinin konuyla alakasız olduğu ve yine tiyatro metninde yer alan yaşlı ağacın, şiddet karşıtı sözlerinin çevre kirliliği ile bir ilgisi olmadığı gerekçe olarak gösterildi. Şiddet karşıtı olduğu için çocuk oyunu yasaklanır mı? Çocuklarımız, uyku saatleri dışında, silahların gözlerine sokulduğu şiddet ve argo dolu televizyon dizileri mi izlesinler?
Sosyal medya paylaşımları yüzünden bir müzisyenin konserinin yasaklandığını az önce okudum. Kendisini hiç dinlemedim daha önce. Ne fark eder? Eğer yazılarında suç unsuru var ise yargılanabilir, sanatını yasaklamak da ne demek?
Bu hafta yazmayı planladığım bir operanın yazarını araştıracaktım. Ama yeterli bilgiye internetten ulaşamadım. Haftaya artık... Wikipedia hâlâ yasaklı mı gerçekten?
30 yıldır sahnelenen bir tiyatro oyunu; "Artiz Mektebi"... Müjdat Gezen Tiyatrosu'nun Eskişehir'de sergileneceği oyun için Valilik izin şartı koydu. Bu oyunu farklı oyunculardan birkaç kere izledim. Ve farklı yorumlarla defalarca daha izlemek isterim. Seversiniz, sevmezsiniz o ayrı bir konu ama sanatın bir izinle icra ediliyor olması canımı sıkmadı değil. Bakalım bu oyunun başına ilerleyen günlerde ne gelecek?
Sanat dünyasında bunlar olurken Yeşilçam'ın ünlü oyuncusundan bir röportaj gündeme oturdu. Hülya Koçyiğit, Türkiye'de baskı olmadığını, aksine herkesin fazla özgür olduğunu söyledi. Sizce de tablo net değil mi? Sanatta özgür müyüz? Peki ya basında? Kadın olarak ne kadar özgürüz? Robotlar bile konuşamazken, biz nasıl özgür olalım? Ayrıca özgürlük herkese lazım, kişilerden bağımsız olursan özgürsün!
Ayrıca özgürlüğün "fazla" olması ne demek? Bizlere, neyi fazla gördü acaba kendisi?
