İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gezi Parkı’nda yaşanan son olaylara tepki gösteren sendikaların ortak grev kararına ilişkin
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gezi Parkı’nda yaşanan son olaylara tepki gösteren sendikaların ortak grev kararına ilişkin sert açıklamalar yaptı: 5 sendikanın yasal bir eylemi yok ki, hangi yasal eylemine izin vereceğiz. Alanları, genel yolları, kamu düzenini bozacak şekilde, genel hayatı felce uğratacak şekilde her gün toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı nerede görülmüş? Böyle bir şey olabilir mi? Bu inatlaşmayı anlamam mümkün değildir. Sonuçlarına katlanırlar! Sayfa 8
Sendikalara tehdit: Sonucuna katlanırsınız
İçişleri Bakanı Muammer Güler, Gezi Parkı’nda yaşanan olaylara tepki gösteren sendikaların ortak grev kararına ilişkin sert açıklamalar yaptı. Güler, “5 sendikanın yasal bir eylemi yok ki, hangi yasal eylemine izin vereceğiz. Alanları, genel yolları, kamu düzenini bozacak, genel hayatı felce uğratacak şekilde her gün toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı nerede görülmüş. ’Ben her gün sabahtan akşama kadar Kızılay’ın ortasında eylem yapacağım.’Böyle bir şey olabilir mi. Memurlar ve işçilerden kanunsuz eylemlere iştirak etmemelerini bekliyorum. Bunun kanuni sonuçlarına katlanırlar” dedi. Güler, toplumsal olaylarda TOMA’lardan bazen tazyikli su, bazen de gaz sıkıştırılmış su sıkıldığını, gerektiği zaman boyalı su atıldığını da dile getirdi. Olaylarda gözaltına alınanların sorgularının sürdüğünü söyleyen Güler, doktorların gözaltına alınmasına ilişkin bir soruya, “İçlerinde doktor olmayanlar var. Tıp öğrencilerinin doktorluk statüsü yok. Muayene yapan doktor mutlaka bunu resmi mercilere bildirmek zorunda” dedi. İzmir’de 2, İstanbul’da 1 polisin orantısız güç kullandıkları için açığa alındığını dile getiren Bakan Güler, “Soruşturma sonunda hangi işlemin yapıldığını göreceğiz” diye konuştu. Eylemlerin sürrmesi konusunda inatlaşma olduğuna savunan Bakan Güler, şöyle konuştu: “İçişleri Bakanı güvenlik güçlerini nerelerde görevlendirmek icap ediyorsa, oralarda görevlendirmeye yetkilidir. Yani ben kırsal alanda polisi, kentte de jandarmayı görevlendirebilirim. Jandarma İstanbul’da bu anlamda görev almıştır. Polis ve jandarma ile eğer bir toplumsal olayı bastıramıyorsanız o zaman TSK’dan kuvvet talebinde bulunabilirsiniz.”
