Pelvan!..

Boş verin siyaseti, derin kulisleri... Güzel, hoş, heyecan verici şeyleri konuşalım bugün. Edirne'de başlayan "657. Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri" ile farklı bir heyecan kasırgası esiyor yurdumda. Bedava Palaslarda bile yatacak yer kalmamış!.. Çok severim güreş müsabakalarını izlemeyi. Ne de olsa ata sporumuz. Okumayı yazmayı öğrendiğimden beri ta ki yayın hayatına son verene kadar Tercüman gazetesinde pehlivan tefrikalarını hep okurdum. Çok büyük keyif alırdım. Ulubatlı Hasan gibi hissederdim kendimi!.. Kırkpınar yağlı güreşlerini de fırsat buldukça izlerim. Final müsabakalarını ise hiç kaçırmam..

Kırkpınar yağlı güreşlerinin önemli ritüellerindendir cazgırların okuduğu maniler. "Salavatlama" da denir bazı bölgelerde "pehlivan okşaması" da... Gümbür gümbür vuran davullar ve zurnaların eşliğinde pehlivanları gaza getirmek için okunan maniler, duygusallık bağı kurar izleyici ile pehlivan arasında... Çocukluk zamanımda ilk izlediğim yağlı güreş  müsabakalarında duyduğum "iki er çıkmış meydane ikisi de birbirinden merdane, altta kaldım diye üzülme üstte çıktım diye sevinme..."  sözlerinin içerdiği mani, sanırım çoğunuzun da hafızalarındadır. Bu manilerin kiminin sahibi bilinir çoğu da anonimdir. 53 yaşıma geldim "alttaki de pelvan üstteki de pelvan" diye zaman zaman mırıldandığım maninin tamamının ne olduğunu bir öğreneyim dedim. Farklı farklı kaynaklardan araştırdım, aşağı yukarı benzer mısralar çıktı karşıma. Şöyle bir özet yapayım... Düşünün Edirne'desiniz kurulmuşsunuz tribüne... Davullar gümbür gümbür... Cazgırlar, veriyor coşkuyu... Veriyor coşkuyu... Hep beraber söylüyoruz:

Allah Allah İllallah

Erler çıktı meydane,

Biri birinden merdane,

Biri ak, biri kara

Mevlam her birine kuvvet vere.

Bu meydan er meydanıdır,

Nice koç yiğitler bu meydandan geçti,

Acı tatlı suyun içip göçtü

Atlar gibi tepişin,

Aslanlar gibi kapışın

Ya Muhammed, Ya Ali

***

İki yiğit çıkmış meydane,

Birbirinden merdane,

Biri here biri kara,

İkisinin de zoru para

Alta geldim diye erinme

Üste çıktım diye şişinme,

Alta gelirsen apış

Üste çıkarsan yapış

Vur sarmayı kündeden at,

Gönder Muhammed'e salavat,

Seyirttim gittim pınara,

Allah her ikinizin de işini unara.

***

Alta düştüm diye üzülme,

Üste çıktım diye sevinme,

Alta düşersen apış,

Üste çıkarsan paça kazıktan yapış

Zengin babayı hayırsız evlat batırır,

Fakir kocayı süslü avrat batırır,

Haylaz çiftçiyi kuru inat batırır.

Pehlivan sende hazırlanmamışsan

Rakibin seni sırt aşağı yatırır.

Söğüt dalından odun olmaz

Her kızdan kadın olmaz

Her ananın doğurduğundan

Pehlivan olmaz.

***

Arabistan'dan getirdik aşı, hurmayı.

Mehterler çalar davulla zurnayı

Şahin de küçüktür ama

Gökten indirir turnayı.

Korkma pehlivan korkma meydan senindir.

Allah Allah İllallah alkışlarla diyelim

Pehlivanlara Maşallah

İstanbul'dan gelir Tatar

İnci alıp, cevahir satar,

Pehlivan dediğin, rakibini

Ahmet ağanın donbayı olsa atar.

Bazı sirkelerin dibine çökmüştür tortusu,

Varolsun dünya yüzünde kahraman Türk Ordusu.

***

İki yiğit çıktı meydane

Her ikisi de birbirinden merdane.

Biri here, biri kare,

Avrupa sarayı yıkıldı oldu harap

Kaptan kafa hükmetti parmaksız koca arap

Ona bile kalmadı bu meydan

Size de kalmaz bu meydan

Her zaman güreşler

Aynı mevsimde başlar,

Varolsun bu güreşleri

Seyreden vatandaşlar

Ağustos ayında ekilen darıdan

Oğul vermeyen arıdan

Sabahları kocasından sonra

Kalkan karıdan hayır gelmez

Her yiğitten de pehlivan olmaz

***

Alta düştüm diye yerinme,

Üste çıktım diye sevinme,

Çapraz gireyim deme, yan baş atar,

Sarma, künde yapayım deme kılçık yapar.

Pehlivan düşünme, yüce Allah'ına

Daima dua et milletine üstadına

Dünyaya geldik ayrı ayrı anadan,

Kimimiz Rumeli'den, kimimiz Anadolu'dan

Kırım'dan gelir Tatar,

Tozu dumana katar,

Hasmın kaparsa kündeyi, manda olsan atar.

Söğüt dalından odun olmaz,

Her yiğitten pehlivan olmaz,

Karşıdaki dağdan aldım rengini,

Araya araya buldum hepinizin dengini.

At gibi yarışın, koç gibi tokuşun,

Koyun gibi meleşin, kardeş gibi güreşin.

Biri ak, biri kara, Hazret-i Hamza çıktı nura,

Ben çıkıyorum aradan, Allah sizleri kayıra.

***

Ne kadar hoş değil mi?.. Ha bu arada... Tuttuğunuz pehlivanlar kazanamadı diye üzülmeyin. Edirne Kırkpınar yağlı güreşlerinde en iyi peşrev atan pehlivana da ödül veriliyor. Siz de benim gibi müsabakaları çok dikkatle izlerseniz mutlaka en iyi peşrev attığına inandığınız bir favoriniz olacaktır. Baş pehlivanlığı kaybetseniz de belki bunda zafer sevinci yaşabilirsiniz.

Peşrev; Güreşe tutuşmadan önce pehlivanların ellerini birbirine ve uyluklarına vurarak ve hafifçe sıçrayarak yaptıkları gösteri (TDK).

Yazarın Diğer Yazıları