"PKK'nın Türkiye'de saldırdığı tek siyasi parti lideri benim"

"PKK'nın Türkiye'de saldırdığı tek siyasi parti lideri benim"
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, katıldığı canlı yayın programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kanal D'de canlı yayınlanan "Kılıçdaroğlu ile Seçim Özel" programına konuk olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Kılıçdaroğlu, PKK'nın Türkiye'de saldırdığı tek siyasi parti liderinin kendisi olduğunu ifade etti.

Kılıçdaroğlu, "Yanında olsak PKK neden bize saldırsın. Çok saçma bir şey. Siyaset her zaman ahlak ister, ahlaki normlarda siyaset yaparsanız, toplumda kabul görürsünüz. Bizim herhangi bir terör örgütüne destek verdiğimizi kanıtlasınlar, biz siyaseti tamamen bırakırız ama onlar sabah, öğle, akşam oturdular, PKK ile konuştular her türlü görüşmeleri yaptılar. Bunu herkes biliyor." diye konuştu.

CHP'nin varlık nedeninin Türkiye'nin çıkarlarını savunmak ve terörü bitirmek olduğunu anlatan Kılıçdaroğlu, "Namus sözü veriyorum, 4 yılda terörü bitirmezsem siyaseti bırakırım. Sorunun çözümü akılla, aklın kullanılmasıyla olur. Siz aklınızı kullanmayıp da başkalarının telkiniyle sorunu çözmeye kalkarsanız başkalarının maşası olmaktan öteye gidemezsiniz." ifadelerini kullandı.

"SORUN KANDİL'İ ALMAK DEĞLİ, TERÖRÜ ÇÖZMEK"

Kılıçdaroğlu, buradaki en büyük hatanın, meşru bir organı gayrimeşru bir organla muhatap kılmakla yapıldığını ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sorunun çözümü Meclis'te. Bu iş bir siyasi olaydır. Siyaset kurumu sorunun çözümüyle ilgili sorumluluk almadı. Güvenlik güçlerine havale edildi. 35 yıldır çözülmüyor. Sorunun çözümü için samimi ve dürüst olacaksınız. Gizli kişisel bir ajandanız olmayacak. Kapalı kapılar ardından halka hesap veremeyeceğiniz vaatlerde bulunmayacaksınız. Halka belli aralıklarla bilgi vereceksiniz. Bu işin gizli kapaklısı yok."

Kandil operasyonunun seçmen davranışlarını nasıl etkileyeceği sorulan Kılıçdaroğlu, bu operasyonun seçmen davranışını değiştireceğini sanmadığını söyledi.

Kılıçdaroğlu, Kandil'e defalarca operasyon düzenlendiğini ifade ederek, "Sorun Kandil'i almak değil, sorun terörü çözmek. Kandil'i alırsınız, terör örgütünün liderleri, militanları kaçar başka bir yere. Sorun PKK terör örgütünü bitirmektir. Eğer bunu bitiriyorsanız gelip tebrik edeceğim sizi. Sorunu bir boyutuyla ele alıp değerlendirirseniz yanlış olur. Sorun çok boyutludur. Akılcı politikalarla terörü sonlandırmak mümkün. 'Seçim zamanı gidelim, operasyonu yapalım, bizim oylarımız artar', kargalar bile buna güler."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adalet Bakanlığı’nda incelemede bulunan heyetin raporuna ilişkin, "Bana gelen 3 sayfalık bir rapor var, aynı rapor Sayın Muharrem İnce'ye de verildi. Orada bazı usul eksiklikleri var ama bunlar çok hayati usul eksiklikleri değil. Bu dosyalara göre Amerika'nın bize iade etmesi lazım. Amerika'nın ısrarla somut belge istediği ifade edildi." dedi.

"TAZMİNAT KARARI"

Kılıçdaroğlu, "Man Adası davasında aleyhinizde bir karar verildi. Siz de 'Türkiye'de kazanamazsam AİHM'e giderim' dediniz. AHİM'e mi gideceksiniz?" şeklindeki bir soruya şu cevabı verdi:

"Man Adası Devleti var. İlk kez ben söyledim, herkes duydu. Türkiye üzerinden 18 milyon doların gittiği ve tekrar geldiği belgelidir. Hangi belgeler? Halk Bankası'nın makbuzları. Hakkımda dava açıldı. Avukatım reddi hakim talebinde bulundu. Hakim, reddi hakimi talebini reddetti. O hakim, süre talebini kabul etmiyor ve beni tazminata mahkum ediyor. Bunlara hakim falan denilmez. Kusura bakmasın, o kişi de hakim değil. FETÖ'cülükten atılmış, sonra tekrar göreve iade edilmiş. Kendisinin FETÖ'cülüğünü gizlemek için beni 197 bin lira tazminata mahkum etti. Etsin, ne olacak ki? Ondan korkacak mıyım? O davayı, Yargıtay'da, Anayasa Mahkemesi'nde AHİM'de de kazanırım. Delillerin tamamı doğru." 

"KAMPANYA AÇACAĞIM"

"197 bin liranız var mı?” şeklindeki soruya, "197 bin lirayı nereden bulacağım" diye cevap veren Kılıçdaroğlu, "Bulacağım. Kampanya açacağım. Ama eğer isterlerse götürüp vereceğim. Yargıtay kararını beklerlerse zaten Yargıtay bu davayı reddedecek. Akıl var, mantık var." ifadelerini kullandı.

Seçim sürecinde hem kendisinin hem de Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin yürüttüğü ikili seçim çalışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, İnce ile birlikte olağanüstü bir işbirliği sergilediklerini söyledi.

Gittikleri her yerde farklı etkinlikler ortaya koyduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, İnce'nin yükselişinin devam ettiğini belirterek, "Sayın İnce son derece güzel ve heyecanlı mitingler yapıyor. Bizler vaatlerimizi, neler yapacağımızı, kaynakları nerede bulacağımızı açıklıyor ve kendimizi anlatıyoruz." dedi.

Başörtüsüne yönelik bir yasak getirilmesinden yana olmadıklarını, İstanbul'da başörtülü bir kişiyi milletvekili adayı gösterdiklerini kaydeden Kılıçdaroğlu, CHP'ye yönelik kara propaganda yapıldığını, Kur'an Kursları ve İmam Hatip Liseleri'ni kuran partinin CHP olduğunu ve hiçbirisinde şikayetçi olmadıklarını vurguladı.

Kılıçdaroğlu, eğitim politikalarına yönelik eleştirilerde bulunarak, "Bir ülkeyi geri bırakmak istiyorsanız işgal etmenize gerek yok. Eğitim sistemiyle oynayacaksınız. En son sınav yaptılar. Sonuçları seçimden sonra açıklayacaklarını söylüyorlar. Neden ve hangi gerekçelerle seçimden sonra? Büyük hataları var." diye konuştu.

"Merkez Bankası asla bağımsız değil" diyen Kılıçdaroğlu, "Ben de biliyorum, bütün dünya da biliyor. Ekonomi bilmiyorlar bunlar. Önce Erdoğan, sonra Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Londra'ya gittiler. Erdoğan'ın çok doğru olan bir sözü var. 'Borç alan, emir alır' diyor. Şimdi bunlar borç aldılar ve emir alıyorlar." ifadelerini kullandı.