Anayasamızın 24. maddesi din ve vicdan hürriyetine ilişkindir...

      Madde, kimsenin dini inanç ve tercihini açıklamaya zorlanamaz hükmünü getiriyor. Hüküm, İslam'da zorlama yoktur ilkesine dayalı..

      Demek isteniyor ki "Birey bir dine bağlıymış ya da değilmiş kimseyi ilgilendirmez"...

      İnsan, dindar olabileceği gibi ateist de olabilir; sekülerdir, yani laik anlayışı da paylaşabilir...

      Bu inançların sahiplerine kimse din adına baskı yapamaz...

      Maddedeki hükmün anlamı kısaca bu!

      * * *

      Ne acı ki 16 yıldır toplumu dinsel baskı altında tutan AKP iktidarında, dinciliğe ödün üzerine ödün verildi ve tarikat, cemaat, vakıf gibi oluşumlar, din adına söz söylemekle yetkilendirildi...

      Sağlanan bu imkânın hedefi, toplumun millet değil ümmet olduğu düşüncesini kemikleştirmekti...

      Millete ümmet demeyi hızlandırdılar; ümmetin yanı sıra külliye ve medrese gibi dinsellik içeren Osmanlı kokan söylemleri de....

      Bütün bunlar devam ediyor, ipe sapa gelmez laflarla İslam'ı din olmaktan çıkarmaya kalkan müşrik sayısı da artırıyor...

      * * *

      Diyanet de, bu kuruluşun dışındaki din âlimleri de,"Kur'an'a yani Allah kelâmına dokunulamaz, İslam'da yenilik yapmaya kalkışılamaz" yani reform olmaz görüşünde...

      Demek ki kimse dine dokunamaz, ancak din âlimleri içtihatların çağın şartlarına uygun olarak yenilenmesini gündeme getirebilir...

      Bu gerçeğe rağmen yobazlar, din baronları, halkın parasını ceplerine indirerek yaşamaya alışmış tarikat şeyhleri, vakıf yoluyla nemalananlar, fesli deliler, İslam adına fetva vererek müminleri bile dinden imandan çıkaracak hezeyan kusuyorlar...

      Tamamını aşka (!) getiren de iktidar...

      * * *

      İslam'ı tahrif eden, yenilik yapmaya kalkan, kafadan bacaklı reformist tipler, Allah ile kul arasına girerek dini bozmaktan zerre kadar korkmuyorlar...

      Dikkat etmiş olmalısınız, genelde belden aşağı fetva vererek ne tür bir açlık ve sefillik noktasında olduklarını da gösteriyorlar.

         Çağın şartlarına uygun olarak içtihat yenilenmesi de bu soytarılara bırakılmamalı!

DERKENAR

      DİYANET İşleri Başkanı Prof. Ali Erbaş'ın uyarısına kulak vermek lâzım. Açık ve net bir konuşma:

      -Herkes İslam hakkında konuşurken hak ve hakikate karşı sorumluluğun gereği dikkatli olmak durumundadır. Birbirimizi  zedeleyen, hikmeti göz ardı eden, ayrıştırıcı ve ötekileştirici yaklaşımlar; itici, kırıcı, katı ve kaba bir dil; bulanık ve gizemli bir üslupla sahte ve yapmacık tavırlar; öfke ve nefret üreten davranışlar her şeyden önce Müslümanlara zarar vermektedir.

      Referansı kendinden menkul dindar kılıklı sapkınlar artık akıllarını başlarına toplasın...

      Soytarıların rahmet ve esenlik dini olan İslam'dan ve müminlerden referans bulmaları hiç mümkün değil!

Anlaşılmayacak bir şey yok ki

      İttifak konusu hâlâ gündemde. Erdoğan, Beştepe'ye yeniden  konuşlanmak için tüyü dökülmüş MHP'den vazgeçmiyor...

      Bozkurt'a benzetemediği bir işaret yaptı ama yarından itibaren ve seçime kadar da Bozkurt yapmayı öğrenir...

      * * *

      Muhterem, Bozkurt işareti yaparken hemen solunda bulunan Kalkınma Bakanı Lütfü Elvan da tebessüm ederek Rabia işareti yapıyordu; ne yalan söyleyim ikisi de pek sevimliydi...   

      * * *

      İkili ittifaktan fazla umutlu değiller ki hâlâ SP'nin ittifaka katılması için Temel Karamollaoğlu üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyorlar... Adam defalarca yokuz dedi ve ittifakın ülkenin değil, Erdoğan'ın derdi olduğunu söyledi...

      Anlamına gelince, "Kişinin derdine merhem olamayız" demekti...

      Ehhh yani, bunu herhalde anlamışlardır artık!

ABD rayından çıkar mı...

      ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson görevden alındı, yerine CIA'nin başındaki Mike Pompeo  getirildi...

      Şaşırmayın, Gina Haspel adındaki kadın da CIA başkanı oldu...

      Haspel, Donald Trump'ın en güvendiği kurmaylarından biri...

      * * *

      Bu atamalar sonunda ABD'nin politikalarında değişim olur mu...

      Sanmıyorum; geçmişe bakın, atamalar sonucu hangi başkan döneminde politik değişme yaşanmış ki...

      Klasik politikalar bırakılırsa Amerika, Amerika olmaktan uzaklaşır!

Şahin-karga farkı

     Lâf kimin hatırlamıyorum, yalnız dikkatimi çeken cümle şöyle :

     -Milletin ..... koyacağız diyerek ana avrat söven herifin devlete ve bankalara olan 450 milyon lira borcunu bir kalemde sil, 32 milyon lira alabilmek için şeker fabrikalarını özelleştirmeye kalk...

     Anlaşılan, devlet alacağına şahin, vereceğine karga kesilmekten caymış değil

Rüyamda gördüm, kahkaha atarak uyandım

     "Erdoğan için ittifak" diye anılan birlikteliğin oyu yüzde 70'e ulaşmış; Bir MHP'linin iddiası şöyle, AKP yüzde 50, MHP yüzde 20!