Sandığa da videolu sistem

Yüksek Seçim Kurulu, yeni yönetimin belirleyicisi oldu. "Yasaları görmezden gelen" referandum tarihe soru işareti olarak geçti. İtiraz ve tartışmalar ise uzun sürecek. Seçim yasası ortada; "mühürsüz pusula ve zarflarla yapılan oylamaya onay verilemez." Kaldı ki CHP'nin itirazda bulunduğu rakam 2.5 milyonun üstünde. Yani "evet ve hayır farkının iki katı". Bu durumu ortaya koyan Kılıçdaroğlu'nun futbol örneği vermesine güldüm. Fenerbahçeli Lefter'e "büyük kaleci" diyen CHP Genel Başkanı bu defa "maç oynanırken, futbol kuralı değiştirilemez" şeklinde konuştu. Yerinde olsam futboldan sonra, sandıkta da videolu sistem talep ederdim.

Erdoğan'ın "buruk kutlama" sırasında teşekkür ettikleri arasında YSK Başkanı Sadi Güven de vardı. Aslında sıralama yaparken Devlet Bahçeli'den sonra gelen yeri ona vermeliydi. İtirazlara "Atı alan Üsküdar'ı geçti" diyen Erdoğan artık iki kere düşünmek zorunda. Referandum öncesi çiftçi ve üreticiye tüm ödemeleri yaptırdı. Geri dönmesi mümkün olmayan krediler dağıttı. KDV ve ÖTV'leri sildi. Toruna bakıyor diye binlerce nineyi maaşa bağladı. Hani "ne istediler de vermedik"in yeni versiyonu. OHAL, devlet imkanları, yargı desteği, havuz medyasının müthiş pompalamasına rağmen 48.61'lik hayır büyük başarıdır. Sonuçta Ak Parti-MHP bloku 1 Kasım 2015 seçimlerinin 10.5 puan gerisine düştü. Şaibe söylentileriyle -hep tabelacıya dikkat demiştim- gelinen nokta yüzde 51.39.

Metropolleri kaybetti

Erdoğan'ın Huber Köşkü'ndeki basın toplantısı itidalliydi. Soru almayarak olası sıkıntıyı önledi. Halka hitap ederken mesaj verme yerine "satranç takımı" dağıttığı dakikalarda bile yüzündeki sıkıntıyı fark ettim. "Hemşehri dayanışması"na soyunduğu Sarıyer'de üst üste iki seçim kaybettiğini unuttu. Üsküdarlı özlü söz kullanırken son referandumu kaybettiğini unuttu. Hepsinden önemlisi her zaman yere göğe koymadığı "İstanbul'da yıkıldığını" es geçti. Sadece İstanbul mu? Ankara, İzmir, Adana, Antalya, Diyarbakır da "hayır" dedi. Büyük iller sıralamasında elinde kalan sadece Bursa oldu. Orada da makasın kapandığı ortada. Artık Karadeniz dışında denizlere çıkamaz konumda.

Gökçek'in çöküşü

Ankara'daki yenilgi sadece Melih Gökçek'i değil tüm Ak Parti kurmaylarını yıktı. Buna Burhan Kuzu hocamın sözleriyle tanık oldum; "İstanbul olabilirdi ama Ankara'ya şaşırdım". Gökçek saat 16.20'de seçim yasaklarını delen sonuçlar açıklayacağına, çakılışını fark etmeliydi. "Bu seçim değil referandum" diyenleri duyar gibiyim. Sahi Gökçek'i ünlü balkon konuşmasında -bu defa Yıldırım yaptı- niye göremedim. Acaba ceza olarak çağrılmadı mı? Bazı insanların "küçük dağları ben yarattım" havaları böyle sonlanıyor. 2019'da Ak Parti'nin İstanbul ve Ankara'da yeni yüzlerle tartıya çıkması kesin.

Önümüzdeki bir yıl içerisinde partiler yasası değişecektir. "Tek adam yönetimi" koalisyon olasılığını kaldırdığına göre seçim barajı mutlaka inecektir. Nereye kadar? "Devlet Bahçeli'nin partisini kurtaracak kadar." Eğer bir lider, tabanının üçte ikisini kaybetmişse, onu ancak yüzde dörtle Meclis'te tutabilirsiniz. Ak Parti ve MHP için "Ha Ali, ha Veli" diyenlerin de şiştiği ortaya çıktı. Türk milliyetçiliği bir kısım koltuk sevdalısının eline bırakılmayacaktır.

Yurt dışı oylar

Öte yandan ülke dışında yaşayan vatandaşlarımızın oylarının sayımında ilginç tespitler var. Amerika'dakilerin yüzde 84.5'i, İngiltere'dekilerin yüzde 85.1'i "hayırcı" çıktı. Sanırım bu sonuçların analizi yüksek lisans tezi olabilir. Evetleri kurtaran ise Almanya. Şimdi ABD ve İngiltere'de yaşayanlarımızı Fetö yanlısı mı ilan edeceğiz? Ak Parti bunun nedenlerini kimseye bip atmadan kendinde aramalı.

***

ÖZLENEN MUHALEFET: Turgut Özal'ın kaybını hatırlarken, aklıma ihtiyaç duyulan yeni bir siyasi oluşum geldi. Daha doğrusu, bambaşka bir ruh arıyorum. İçimden gelen bunun Meral Akşener'le başarılacağı şeklinde. Devlet Bahçeli ile şürekâsının gücünün bu oluşumu engellemeye yetmeyeceği açıkça ortaya çıktı. Anlı şanlı anket kuruluşlarına önerim sokağa çıkıp "millet Meral Akşener için ne düşünüyor" sorusunu yöneltmeli. Sonuç "arzulanan, beklenen lider o" şeklinde gerçekleşecektir.

Yazarın Diğer Yazıları