Satış müdürü ne iş yapar?

Bankalar bir dönem o kadar kolay ve havadan para kazandı ki!

Bu bol para kazanma döneminde akıl almaz unvanlar üretildi.

Mesela bunlardan biri de bölge satış müdürleri. Bir banka şubesinde müdür var, ona bağlı şube personeli. Yani şubedeki herkesin amiri bir müdür. Bu çok kazanan ve adeta zafer sarhoşluğu içindeki bankalar bir de satış müdürü diye bir unvan yarattılar.

Bu satış müdürleri şubelerdeki müdürlerle aynı yetkiye sahip. Ancak onlar şubedeki portföyleri koordine etmekle sorumlular. İyi de şube müdürü de o işi yapmıyor mu?

Yapıyor ama olsun. Bir de satış müdürü yapmışlar.

Bu zaman zaman şube müdürleri ile satış müdürlerinin karşı karşıya gelmesine neden oluyor. Mesela şube müdürü bireysel pazarlamadaki personeline görev veriyor.

-Şu görevi yap!

O "olmaz!" Diyor! Çünkü bölge satış müdürü izin vermiyor. O halde bu şube müdürünün etkisi nerede?

Bazı bankalar akıllandı. Satış müdürlüğü unvanını kaldırdılar.

Haklılar da. Bir satış müdürünün maaşı, arabası, telefon ve iletişim masrafı neredeyse 5 şube personelinin maaşını geçiyor. Artık bir bir bu kişileri sahaya sürüyorlar.

Oturduğu yerde ahkâm kesen bu kişilerin büyük bir bölümü başarısız oluyor ve işten atılıyor.

Mobbingci satış müdürleri

Bazı bankaların son bir yılda aldığı mobbing mahkûmiyetlerinin aslında baş sorumlusu yine kontrolsüz bazı satış müdürleri.  Şube personelleri bu kişilere "goygoycu" lakabını takmış.

Çünkü yaptıkları tek iş, ekran başında oturup, "Bunu sattın mı? Neden satamadın, aksiyonun nedir?" gibi saçma sapan sorular ve bunları yapması için kullandığı psikolojik taciz.

Son aylarda çok sayıda satış müdürlerinden dert yanan bankacı mektubu aldım. Dikkatimi çeken ise en fazla şikâyet Ege Bölgesi'nden. Zaten bu bölge, bankacılığın yüz karası. Özellikle 2 yabancı sermayeli bankanın bölge müdürlüğünün akıl almaz politikaları bankacılığın burada çığırından çıkmasına neden oldu.

Süt iznindeki çalışanların işten kovulması, çalışanlara hakaret, saçma sapan tehdit postaları, yine megalomanca hazırlanmış videolar hep bu bölgeden ve hep iki bankadan çıktı.

İşte bu şikâyetlerden biri de yine bu yabancı sermayeli bankanın Ege Bölge Müdürlüğü'nden. Bu kez suçlanan 60'ını devirmiş ak saçlı bölge müdürüne yönelik değil, altındaki satış müdüründen.

Bir hanım satış müdürü sahadaki şube personeline adeta kan ağlatıyor. Kurduğu whatsapp grubu ile banka çalışanlarının ne gecesi ne de gündüzü var. Çeşitli mahkemelerin bu konuda verdiği karar olmasına rağmen personeli, bankanın iç yazışma sistemi ile değil de şahsi cep telefonlarına kurulan mesajlaşma programı ile psikolojik tacizde bulunuyor. Hele bu hanımefendiye buradan 2 dakika geç yanıt verdiyseniz tam yandınız. Tuvalette, yemekte, otobüste veya eşiniz-çocuğunuzla olma hakkınız yok.

Mutlaka yanıt ve hesap vermek zorundasınız. Tüm personel bir gün dava açarım diye bunları saklıyor. Şu an ekmek korkusu ile dava açamıyorlar.

Yarı Türkçe yarı İngilizce konuşmayı marifet ve farklılık sanan bu bayan satış müdürünün estirdiği teröre maalesef hiç kimse ses çıkartamıyor.

Her üç kelimesinden biri İngilizce "Must" yani Türkçe karşılığı şart! Bu bizim için şart demek yerine "Bu bizim Must'ımız" diye yarı Türkçe yarı İngilizce konuşmaya başlayan bayan satış müdürü bol bol şube müdürlerine de fırça atıyor. Teknik olarak olmamasına rağmen maalesef çivisi çıkan sektörde bu da oluyor. Gücünü bir genel müdür yardımcısından aldığı yolunda iddialar var. Bu iddiaları da aslında yaratan kendisi. Çünkü İstanbul'da sertliği ile tanınan bu GMY'ye ismi ile hitap etme cesareti bulan nadir kişi.

Böyle olunca da ak saçlı bölge müdürü dahi cami duvarı korkusu ile sesini çıkartamıyor.

Sonra başlıyorlar sohbete:

Bu bankacılık neden bu hale geldi?

Bu bankacılık bundan daha da kötü hale gelecektir. Liyakatin olmadığı bir ülkede sırf bir GMY'nin adamı olduğu için baskıyı ve mobbing yapmayı kendinde hak gören bir kadına gösterilen tolerans maalesef sektörün daha da kötü olmasına neden olacaktır.

Bu işi hakkıyla yapan, şubelerdeki personelleri için projeler üreten satış müdürleri de yok mu?

Elbette var. Ama gelen elektronik postalalar ve şikâyetler gösteriyor ki, onların sayısı artık bir elin parmakları kadar.

Böyle bir ortam da işi bilen bir yönetici ne yapabilir ki?

Devir, yöneticilerine ismi ile hitap eden, personeline mobbingi MUST gören satış müdürlerinin.

Bu gözde(?) insanları koruyan ve kollayanlara buradan bir çift sözüm var:

İtibarınız yerlerde sürünüyor. Lütfen onu kaldırınız!

Yazarın Diğer Yazıları