Şeker hastalarında depresyon ve anksiyete (2)

Ruhsal hastalığı olanlarda bedensel şikâyetler daha fazla görüldüğü gibi psikiyatrik tedavi gören hastalarda hastalığa eşlik eden fiziksel hastalıklarda oldukça sıktır. Fiziksel hastalık olarak kabul edilen pek çok durumda anksiyete ve depresyon gibi ruhsal şikâyetler durumuna eşlik etmektedir. Fiziksel hastalığın şiddeti, yaşamı tehdit etme özelliği ve işlevselliği etkileme düzeyi ruhsal belirtilerin sıklığı ile yakından ilgilidir.

Depresif ve kaygılı kişilik özelliklerinin ülser, koroner hastalığı, migren ve kas iskelet sistemi hastalıklarının nedeni olabileceği düşünülmektedir.

Stres kan şekerini düşürebilir
Şeker hastalığında, hastalığın ortaya çıkışı ya da alevlenmesinde genetik ya da fiziksel etkilerin yanı sıra ruhsal zorlanmalar, yaşam olayları da etkili olabilir. Bu ilişki iki şekilde açıklanabilir. Stres sonucu kan şekeri düşebilir. Ya da stres sonucu hasta çok gergin olduğu için bu hastalıkla ilgili kuralları aksatabilir. Stres, hastalığa uyumu da bozabilir. Etkin tıbbi tedaviye rağmen kan şekeri düzenlenemeyen olgularda stres ve kaygı önemli bir etkendir. Böyle durumlarda tedavi dozu ve biçimini değiştirmeden önce psikolojik ve psiko-sosyal faktörler gözden geçirilmeli ve desteklenmelidir.

Diyabetli bir hasta için kronik bir hastalığa sahip olduğunu ve yaşam biçimini değiştirmesi gerektiğini kabullenmek çoğu zaman zordur. Diyabettin geç komplikasyonlarına duyarlı olduğunu ve beklenen yaşam süresinin kısaldığının farkında olan hasta için bu güçlükler artmaktadır. Tedavi sürecinde ruhsal, sosyal, cinsel ya da evlilik ile ilgili pek çok sorun gündeme gelebilir. Hekimin diyabetin psikiyatrik yönlerini başlangıçtan itibaren değerlendirmesi, tedavi sürecinde pek çok sorunun daha kolay aşılmasını sağlayacaktır

Yazarın Diğer Yazıları