Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Serap BESİMOĞLU

Serap BESİMOĞLU

Semih Sergen'le bayram sohbeti -2-

Geçen haftaki keyifli söyleşimde “Tiyatro görevini yapıyor” demişti Semih hoca ve tam da bu noktada yarım bırakmıştık sözü ;
Evet, kültürümüzü tanıtan çok önemli oyunlar, yazarlar var. Mesela Turgut Özakman’ın “Fehim Paşa Konağı”, Haldun Taner’in “Sersem kocanın kurnaz karısı” Şimdi de Gülriz Sururi, “Karakolda ayna var” isimli oyunu sahneye koyuyor. Kültürümüzün tanıtımında bu eserler önemlidir. Özellikle ebru, hat sanatı sergileri vb. Üniversitelerimiz bu konulara son derece duyarlı, işin derinlerine iniliyor ve kültürümüz daha bilinçli aktarılıyor. Bu konuda ben de son derece hassasım. Üniversiteli gençlerle söyleşiler yapıyorum. Diyorum ki, örneğin “Benim 10 konum var. Seçin içinden” Kültürümüzle ilgili, yozlaşan kültürümüzle ilgili, Atatürk’ümüzle, laiklikle ilgili. Gençlerin bilmesi gereken doğruları anlatıyorum, sorularını cevaplıyorum.
Atatürk ve laiklik deyince bir başka heyecanlandı Semih Sergen. Bütün yollar Roma’ya çıkar misali sohbet nereden ve nasıl başlarsa başlasın yine dönüp dolaşıp yüce Atatürk’e geldi... Kültür mirasımıza en iyi sahip çıkan “Anadolu Türk yurdudur” diyen yüce insana.
Öğrencilerine seslenir gibi anlatıyor Semih hoca; “Benim konularım içinde yozlaşan kültürümüz, Atatürk ilkeleri vb.” ve ekliyor, “Atatürk’ü yanlış anlıyoruz çünkü araştırmıyoruz. Araştırıldığında görülüyor, dinimizi en iyi tarif eden, inançları son derece güçlü bir insandır Mustafa Kemal, bayramları önemser. ” Toplum olarak hepimizin sorumluluğudur, Atatürk’ü ve ilkelerini doğru anlamalıyız. Örneğin laiklik ve anti laik meselesi ki bunu da doğru anlayamıyoruz diye düşünüyorum.
Bu konuyu biraz açar mısınız hocam.
Tabii, laiklik demek, laik olmak demek din düşmanı, din karşıtı, dini kabul etmeyen demek değildir. Hiç kimsenin kimseye karışmaması, din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması demektir. Ben kendi adıma böyle anlıyorum. Onu ve ilkelerini doğru anlamak için Atatürk’ün Nutkunu okumak lazım. Büyük Nutuk’un her yerinde iki sayfada bir, üç sayfada bir “Türk kültürü”  “Yüce Türk kültürü” diye bahseder. “Aman onu elimizden bırakmayalım yoksa boğuluruz”
Siz Atatürk’ü görme şerefine nail olan insanlardansınız. Biraz anlatır mısınız ?
Tabii. Çok küçüktüm Atatürk öldüğünde. 6 yaşımdaydım. O zaman İstanbul’da Bankalar caddesinde oturuyorduk. Atatürk’ün Pera Palas’a geleceğini duyduk. Yağmurlu bir gündü. Anneme çok ısrar ettim. Ne olur anne beni de götür diye. Gittik, sırılsıklam olduk. Kalabalık, önümüzde bir sürü insan, olsun onu kenardan, köşeden de olsa görmüştüm. Benim Atatürk hayranlığımı size tarif etmem mümkün değil.
Şöyle de diyebilir miyiz hocam. Atatürk’ün laik çizgisinde akıl ve gönülü buluşturup, inanç ve sevgiyi buluşturup, aydın bir Türk kimliğinde bayramlarımızı, örf ve ananelerimizi yaşatmak lazım.
Kesinlikle doğrudur. Bakınız Atatürk, Cumhuriyet’i kuran adam. Bir ihtilal yapıyor, bir devrim yapıyor. Türkiye Cumhuriyeti bir devrim cumhuriyetidir. Tek kişinin idare ettiği bir Padişahlık sisteminden çıktık. Nasıl mı şöyle: Onu astım, onu sattım, seni de paşa yaptım, sana da bir konak verdim Aksaray’da diyor ve herkes yerine getiriyordu. İtiraz ne mümkün. İstersen as, istersen kes kimse aman padişahım diyemiyor. Okuma yazma bilmeyeni bile paşa yapıyor padişah. Örneğin Yedi Sekiz Hasan Paşa vardır. Tarihte bilirsiniz. Okuma yazma bilmez. 7 ile 8’i yan yana getirir, o imzası olur ve Yedi Sekiz Hasan Paşa diye anılır. Yani okuma bilmeyen adamı, bakın dikkatinizi çekiyorum cahil adamı Padişah paşa yapıyor paşa... Böyle bir idareden Atatürk sayesinde cumhuriyete geçiyoruz. Nereden nereye gelmişiz. 
Peki hocam, bu keyifli sohbeti bitirirken okurlarımıza bir bayram mesajınız var mıdır?
Ben bayramların daima insanları birleştirmeye vesile olmasını diliyorum.  Yine başta dediğim gibi Anadolu’da bu geleneklerimiz son Türk kalana kadar sürecektir. 
Ben de köşemden Semih Sergen’e teşekkür ediyor, tüm Türkiye’ye, Türk dünyasına ve tüm okuyucularıma hayırlı mutlu bayramlar diliyorum efendim.

Yazarın Diğer Yazıları