Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Serap BESİMOĞLU

Serap BESİMOĞLU

Şiir ile yaşamak

Okurlarımdan gelen iletiler, yazılarımın konularını belirlememde daima çok önemli oluyor. Yurtdışından elektronik postama ileti gönderen değerli okurum Levent Bey, “Çanakkale Şehitleri” ile ilgili şiirime vatan hasretini de dile getirerek, çok güzel bir yorumda bulunmuş. Sözün ve şiirin öneminden bahsetmiş. Kendisine öncelikle çok teşekkür ediyorum. Evet bir durumu ifade eden en güzel söz, şiirle anlatılandır. Göze hitap eden estetik, dilimize nezaket ve davranışlarımıza da zarafet olarak yansımalı. İşte bu noktada şiir, edebiyatın inceliklerinin ustaca ve sanatlıca sunulmuş hali. Başka bir deyişle hissedişleri ve sevgiyi en iyi biçimde ifade etmenin yazı ile ve sözlerle süslenmiş hali. Sevginin her türlü tezahürünü akıl yürütme yoluyla kısaca soyut varlıkların zaman zaman bir düşün, bir hayalin gerçeğe dönüşmesinde, somutlaştırılmasında sayılar da geometrinin şekillerinde bazen büyüterek bazen de küçülterek duyguları kendi işlevlerine göre ifade ediştir. Kısacası şiirin de bir matematiği var. Şairin gözüyle görür, sever, nefret eder, över, kızar ve yargılar.
Şiirin matematiği tüm bu özelliklere sahip olmasının yanı sıra malzeme olarak çoğunlukla da insanı seçer. Şiirde daima ileriye gidiş vardır. Özellikle şiir varılması hedeflenen, arzulanan yer ve konulara nokta atışı yapar. Kimi zaman sevgilinin yüreğidir huzur bulunan yer, kimi zamansa bir memleket kıyısı. Kimi zaman kuşun kanadındadır özgürlük, kimi zaman ise kişinin ruhunda. Şairler başka bir boyutun dilinden konuşurlar. Oysa bugün üzülerek görüyoruz ki her üç kelimeyi arka arkaya sıralayan kişi de “şairim” diyor. İşin acı tarafı da toplumda kabul görüp ardından da şiir kasetleri ve albümler çıkarıyor. Kısacası her şey sanata değil kazanıma yönelik. Oysa ki şiirin çilesini çekenler iyi bilirler. Hani o şiir gibi şairler. Vahiy ile cinnet arası geliş gidişlerdir şiirle buluşmak. İnsanın yüreğini söküp götüren bir haldir. Yükseliştir mananın ve duygunun enginlerine. Öyle kolay şair olunmuyor arkadaş. Emeğin elleri nasır tutmalı. Hem akıl hem gönül buluşmalı hecelerde. İçinde mutlaka bilgi de olmalı. Kişiye yeni bir görüş, düşünüş, hissediş hatta yeni bir duyuş penceresi açmalı.
Ustaların ifadesi ile bunlardan nasiplenmek gerekir. Bilimler varoluşun ve insanın biyolojik kimliğini araştırmaya devam ederken şiir ve edebiyat da ruhsal ve yaratıcı yönümüzü, sevgisel yansıyışlarımızı kelimelerin ahenk ve uyumu içerisinde araştırmaya devam edecektir. Sevginin gittikçe yozlaştığı hatta  bizlerden uzaklaştığı bu yüzyılımızda şiir evrensel sevginin ustaca, sanatlıca harmanlanışı sayesinde bizleri de yoğunluklarına taşıyan bir sevgi merdiveninden çıkaracak değişik duygular, farklı yüreklerle bilgi ve gönüllerle buluşmamızı sağlayacaktır. Şiirin ülkesinde yaşamak, dört ayrı mevsimi tanımak gibi bir şeydir. Bir şiirimde acizane tariflemeye çalışmıştım şiiri...

 

ŞİİR

 

İnsanca sohbetlerde
Dokunamadıklarımıza dokunacaktır yürekte
Zaman akarken ortası delik elekte
Şiir hep ötelere koşacaktır
Kimi zaman hep dillerde
Bazen sessiz bir köşede insanı yazıp insanı anlatacaktır
Buluşup şairin gözyaşlarıyla
Çilesini çekecektir ömrün 
Nasıl geldiğini bilmediği dünyada
Şiirin hizmetkarı olarak yitecektir
Bazen de şair; sessizce kaybolup gidecektir...

Yazarın Diğer Yazıları