Şiirle olalım bugün...

"Şiir olmasa bizi kuşatan aşkla ne ederdik" der, Mısır'ın Nobel Ödüllü yazarı Necip Mahfuz. Şiir var iyi ki... Tin'i şiirle şad olsun, Oktay Akbal, "Şiir varken! Niye bu boğazlaşma, bu kanlı oyun?" diyerek daha da büyük anlam ve işlevler yüklerdi şiire. Mehmet Kemal'in şu sözü ise Akbal Usta'ya açık destek ve de bugünlere pek uygun: "Her sözün fısıltıya büründüğü bir ortamda şiir bir düşünce kurtarıcısıdır. Kişi, ona sarıldıkça, kederden, hüzünden, hatta zulümden kurtulmuş gibi olur. Şiirin baskısı, siyasetin baskısından ağır çeker."

Şiir bu köşede her zaman baş tacı edilmiştir, bilirsiniz. Yeri geldikçe de yeni şiirlerimi, burada görücüye çıkarmaktayım. Bugün de öyle yapacağım.

Hadi buyrunuz:

 

YASALCA ÖLÜM

-İdam tartışmalarına-

'Hüküm özeti' var, de ki masalca,

Kara elde yağlı urgan ovalca,

Bu vücut, bu bakış dona kalacak,

Bir sehpa, bir tekme, ölüm yasalca.

ÖZÜMDEN ÖZÜME...

"Gece de, gündüz de elimde kalem

Şair çün boş yürek tonlardan ağır

Menim şe'rlerim ele bilirem

Özümden özüme mektuplarımdır."

 

BAHTİYAR VAHAPZADE

Mektup yazılmıyor artık Bahtiyar Müellim

Özümden özüme iletiler sağanak sağanak

Gecenin bir yarısı bir başımayken

Uzaduyumlar çağrışır

Aşkım ihbar eder kendisini

Esinlenirim işte bu ortamda

Öz be öz, söz be söz:

Önemlenir özgülenip ömrüme

Zamanın zevkiyle zumlarız zirveleri

Loşluk loncasında şiir üretmeleri

Mutluluk ırmağıyız erinçli çağıl çağıl 

 

DOYMAZ DİYALEKTİK

Doymaz diyalektiğim, inat savlarım

Kendi kapımı çarpar olmuşum

Yalanı batsın yalnızlığımın

Kurguladığımdan korkar olmuşum.

 

AY VE FER

Ay yüzünde bu kraterler yoktu o zaman

Fermandılar ferimi kesen bu fersiz gözler

Ay ve fer

Kırk dört yıllık bir derinlikten

Düş yıkımıdır tam dokuz şiddetinde

Nasılın acısı ile nedenin anıları

Unutamadığım o eşsiz yalan

O zamanlardan kalan

 

TOPUK SESİNE BESTE

Vay uyanık, terste yerler kapmakta

Dün gürz attığına bugün tapmakta

Hele bakın, hiç olacak iş midir

O hatunun topuk sesine beste yapmakta

Yazarın Diğer Yazıları