Mehmet Metiner AKP Milletvekili. Adıyaman Kâhta doğumlu, Kürt kökenli bir yurttaşımız...

     1960 darbesinden iki ay önce dünyaya gelmiş. Nereli olduğunu unutursanız türkücü Kâhtalı Mıçı aklınıza gelsin, onun hemşosu...

     Siyasete Refah Partisi döneminde bulaşmış, Fazilet Partisi'nde sürdürmüş...

     Recep Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken yanında bulunmuş, keza bir süre de gazetecilerin Recai amca diye andıkları Recai Kutan'a sözde danışmanlık yapmış...

     İslamcı olarak tanınıyor. Haftalık ya da aylık dergilerde bulunarak gazetecilik oynamış...

     Bir ara da Star gazetesinde köşe yazmış; yazmayı sürdürüyor mu bilemiyorum...

     * * *

     Metiner, zaman zaman partisinin avukatı gibi davranır ve ona buna lâf yetiştirir. Bunu da görevli kılındığı için yapmaz; genelde negatif bir yapıya sahip olduğu için içgüdüsel bir tepki olarak ortaya koyar...

     Geçen hafta, durup dururken "Kişisel olarak benim için Bülent Arınç'ın ve de Suat Kılıç gibi başkaca isimlerin bugün geldiğimiz yer itibarıyla gönül dünyamızda zerrece bir yeri yoktur" diye açıklama yaptı ama gerekçe söylemedi.

      Söylentilere göre Metiner her yerde Arınç ile Kılıç'ı fetöcü olarak ilan edip diline doluyormuş. İkisini de gönül dünyasının dışına atması ondanmış...

      * * *

      Arınç ve Kılıç hâlâ sessiz; Metiner'e karşılık vermediler, seviye farkını sürdürdüler...

      Herhalde günü geldiğinde AKP fanatiği Metiner'e "Bizim gönlümüzde de senin yerin yok, zaten seni hep siyasette yok saydık, ne kadar isabet ettiğimizi şimdi anlıyoruz" diyebilirler...

      İktidar partisinin, yükselip duran içindeki çatlak sesler yüzünden daha uzun zaman gümbürtülere ve nizalara sahne olacağını tahmin etmek mümkün...

      Erdoğan'ın Genel Başkanlığı da bu havayı temizlemeye yetmeyebilir!

Zam üstüne zam uygulaması

------------------------------ ---

     Köprü ve otoyolların ücretleri de dolara endekslenmiş; burası Türkiye değil de sanki Amerika...

     Osmangazi Köprüsü'nü, geçiş ücreti yüksek olduğu için beklendiği kadar araç kullanmıyor...

     Devlet, projeyi yürüten özel konsorsiyuma köprüyü işletme hakkı tanımıştı. Taahhüt edilen miktarda araç geçmezse hasıl olan farkı özel sektöre devlet, yani siz, biz, hepimiz ödüyoruz...

     Unutmadan, Osmangazi'den geçiş bedeli de dolara endeksli

     * * *

     Yavuz Sultan Selim Köprüsü'ne gelince; geçiş ücretine sessiz sedasız 8 lira zam yapıldı. Böylece ücret 37 liradan 45 liraya çıktı...

     Köprüyü kullanmak zorunda bırakılan araç sahipleriyle sürücüler bu sessiz zamdan sonra ateş püskürmeye başladı. Kimisi "Bunun için mi referandumda evet oyu kullandık" diye yakınıyor...

     Bu arada, köprü yoluna girmek için araçların, izlemek zorunda oldukları 600 metrelik yan yolun ücreti de zamlandı.

     Yeni rejim böyle geliyor; halkımız zam üstüne zam uygulamasına artık alışmaya çalışmalı!

Ahmet Hakan üzdü

------------------------------ ------------------------------ --------------------

     Ahmet Hakan arkadaşımız -Soyadı Coşkun ama kullanmıyor- hayır diyenlerin evet diyenlerle uğraşmaya başladığını iddia etti.

     İnandırıcı bir iddia değil...

     Daha dün televizyon ekranından hayırcılara yapılan saldırı haberini babam vermedi ki Ahmet Hakan verdi...

     Giyim kuşam meselesine gelince, açık giyinenleri zındık, dinden çıkmış, günahkâr, hatta kötü kadın olmakla evetçiler suçlamıyor mu; neden onu söylemiyor...

     Evet diyenlerden korkmak, yazarlık cesaretini alıp götürür, yanlış yorumlamalara yol açar...

     Ahmet Hakan'ı imam hatip mezunu olmasına rağmen kör saplantıları, çağ dışı düşünceleri olmadığı için severim. Yanlış değerlendirmelerine de o nedenle üzülürüm...

Tebrikler

--------------

      İzmir Marşı'nı bu kadar güzel yorumlayan bir başka isim olmadı. Halûk Levent'i kutlarım. Külliye hayranlığı yaşamayan sanatçılardan biri. Siyasette birilerinin yanında gövde göstererek cukkaları cebellezi yani indire gandi yapmayanlardan. Levent'in diğer marşlarımızı da yorumlamasını ve bir albüm yapmasını isterim. 

ANLAMLI SÖZLER

-------------------------------------------------------------------------------------

       Bir yumrukla dişlerini değil, bir lafla düşlerini yıkandan uzak dur. (William BUTLER)