Bali, “Maalesef ‘bankalar çok kazanıyor’ şeklinde bir algı var. Herhangi bir sektörde yüzde 15-20’leri aşan kârlılık oranı bankalarda yüzde 10’larda. Yüzde 10’lu seviyelere indirilmiş bir özkaynak kârlılığı ve yüzde 2’nin altındaki aktif kârlılığı bankacılık sistemini taşımaz, bankacılık sisteminin matematiğini çalıştırmaz” dedi. Bali, bankacılık sektörünün, global ve yerel finansal piyasalarda artan volatilitenin yükselttiği riskler nedeniyle kârlılık ve sermaye yeterliliğinin baskı altında kalması ve makro ihtiyati finansal istikrar tedbirlerinin büyümede yol açtığı ivme kaybı riskleri ile karşı karşıya olduğunu belirtti. İş Bankası’nın 2016’da önceliklerinin sermaye yeterliliği, kârlılık ve aktif kalitesinin korunması olacağını kaydeden Bali, büyüme stratejilerini de bu hedefler paralelinde belirleyeceklerini söyledi. Gelecek yıl sektör genelinde kredilerde dengeli büyüme trendinin sürmesini beklediklerini kaydeden Bali, “Bizim hedefimiz de paralel bir büyüme performansı ile sektördeki pozisyonumuzu korumak olacak. Plasman anlamında iki temel hedefimiz; ekonominin uzun vadeli gelişimini destekleyecek sektörlere finansman sağlamayı sürdürmek ve bunu yaparken aktif kalitemizi muhafaza etmeye devam etmek” dedi.