​"Son Türk devleti"nin de sonu olur

​"Son Türk devleti"nin de sonu olur
Darbe girişiminin hemen ardından 9 bine yakın kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Anayasa Mahkemesi üyeleri, HSYK üyeleri, yargıçlar, savcılar da var.

Darbe girişiminin ardından İçişleri Bakanlığı'nda(...) görevden uzaklaştırılanlar arasında 7 bin 899 emniyet personeli, 1'i il valisi, 29'u merkez valisi olmak üzere 30 vali, 52 mülkiye müfettişi, 16 hukuk müşaviri, 1 genel müdür yardımcısı ve 2 daire başkanı da bulunuyor.

140 Yargıtay, 48 Danıştay üyesine görevden el çektirildi.

Açığa alınan hâkim ve savcıların sayısının 2500'den fazla olduğu bildiriliyor.

Gözaltına alınan ve görevden el çektirilen yargıç ve savcılar, tüm yargı mensuplarının neredeyse beşte birine denk geliyor.

29 general, darbe teşebbüsü nedeniyle gözaltında, muhtemelen hepsi hakkında tutuklama kararı da verilecek.

Bu kişilerin ne kadarı darbe planlarının içinde yer aldı ne kadarı "Bu da onlardandır" denilerek fırsattan istifade tasfiyeye tabi tutuldu, şu anda bilemiyoruz. Bağımsız ve adil bir yargılama ile bu ortaya çıkacaktır ama böyle bir yargı teşkilatımızın kaldığından da emin değiliz.

(...) Bütün bu tablo gösteriyor ki devlet kelimenin tam anlamıyla "tefessüh etmiş"! (...) Devlet kadrolarını, cemaat, mezhep, tarikatlar gibi örgütlere bağlılıklara bakarak doldurmanın sonucu bu.

(...) Devletler, sağlam kurumlarıyla ayakta durabilirler. Kurumları tahrip eden anlayışın bizi götüreceği yer, "son Türk devletinin" de sonudur.

Mehmet Y. Yılmaz Hürriyet

 

+++++

 

Latif Demirci Hürriyet

 

++++++++

 

Fatura çok ağır

Ağır faturasını ülke ve millet olarak yıllarca ödeyeceğimiz bir başarısız darbe girişimi yaşadık. Öyle görünüyor ki bu girişimden en yıkıcı darbeyi özellikle moral ve itibar açısından en yüksek düzeyde olması gereken TSK aldı, alacak. En zorunlu tatbikatlar dahi darbe kuşkusu yaratacak. Üst astına, ast üstüne kuşkuyla bakacak, verilen ve alınan her emir ya tereddütle yerine getirilecek ya da en azından kafalarda soru işaretiyle karşılanacak. TSK'ya eskiden beri sıcak bakmayan, dahası, düşmanlık besleyen malum çevreler çeşitli bahanelerle sık sık kışla kapılarına dayanabilecek.

Güneydoğu'da üniformayla sokaklara çıkamama durumu belki bir süre batıda da yaşanacak.

"Dosta güven, düşmana korku veren" ordu söyleminin yeniden eski inandırıcılığına kavuşması belki yıllar alacak.

Asıl sıkıntı Güneydoğu'da teröre karşı mücadele veren güvenlik güçleri arasında yaşanacak. Kadroları eksilmiş, örselenmiş Silahlı Kuvvetler bu moralle Güneydoğu'daki mücadeleyi nasıl yürütecek? Yürütebilecek mi?

Öte yandan, 7 bin polis, 3 bin yargı mensubunun tasfiye edilmesi kuşkusuz bu kurumlarda güç kaybı yaratacak. Asayiş sağlanmasında sıkıntı doğacak. Yargıda dosyalar yığılacak. Özellikle TSK ve yargıda tasfiye edilen kadroların yerine yenilerinin yetişmesi yıllar alacak...

Fatura maalesef çok ağır...

Melih Aşık Milliyet

 

++++

 

Kabul edin ki dik durdu

Kendinizi Tayyip Erdoğan'ın yerine koyun... Bu ülkenin seçilmiş cumhurbaşkanısınız...

(...)  Ve eline silah almış bir güruh, sizi devirmeye kalkmış...

 Sadece devirmek mi?... Ailenizle birlikte yok etmeye kastetmiş...

Son anda kurtulmuşsunuz...

(...) kabul edin ki, dik durdu...

Darbecinin canlı bomba uçakları semalarda dolaşıyordu. Yunan adaları üç adım ötesindeydi. Katar 3 saat ötedeydi... Uçağa bindi ve İstanbul'a geldi... O uçakta geçen 1 saat 40 dakikayı da düşünün...

Ertuğrul Özkök Hürriyet

 

++++++

 

İçten çürüyen ağaç gibi

Darbe girişiminin en hazin, en acı tarafı şudur:

Güçlü olduğunu düşündüğümüz, güvendiğimiz, varlığıyla gurur duyduğumuz ordumuz meğerse içinden çürüyen bir ağaç gibiymiş!

(...) Kendi Genelkurmay Başkanı'nı rehin alan, kendi Meclis'ini bombalatan, kendi halkına kurşun sıktıran subay ve generaller, bu soylu ordunun içinde nasıl yetişti, nasıl gelişti?..

Rahmi Turan Sözcü

 

++++

 

Hukuk devletine dönme zamanı

(...) Bu destek Erdoğan'a ve AKP'ye değil, darbeye karşı, demokrasiye verilen destektir!

Bugünkü sivil iktidar, toplumun verdiği tepkiyi istismar ederek demokrasiden uzaklaşmaya çalıştığı oranda ülke istikrarsızlaşacak, demokrasiye yakınlaştığı oranda gelecek için umut doğacaktır!

Türkiye'de demokrasi, çoğunluk baskısından ve hukuk devletinin yozlaştırılmasından çok çekmiştir:

İktidarın derhal lûmpen kalabalıkları sokaktan çekmesi ve soruşturmalar sırasında evrensel hak, hukuk, adalet ilkelerine riayet etmesi, hem kendisi hem de ülke bakımından sayısız yararlar taşımaktadır.

Emre Kongar Cumhuriyet