Tahliye açılımı

Referandum bitti.

"Evet" ite kaka yüzde 50'yi geçti.

Ve hemen ardından...

Türkiye'nin bütün dikkati referanduma itirazlarda, bunlarla ilgili olarak yürütülen hukuki işlemler ve onların sonuçlarındayken...

Birer birer...

Sessiz sedasız...

HDP'li Nursel Aydoğan tahliye edildi.

HDP'li Meral Danış Beştaş tahliye edildi.

HDP'li Nihat Akdoğan tahliye edildi.

Mesele mağduriyet yaratmamak ise, mesele adil yargılamanın tesisi ise; tamamı "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan tutuklu olan HDP'liler salıverilirken,  "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgütle ilişkide bulunmak" gibi garabet bir ithamla tutuklanan çok sayıda gazetecinin hâlâ cezaevlerinde, üstelik de hukuksuz biçimde çürütülmekte olması tuhaf değil mi?

Ne dersiniz, yoksa Altan Tan haklı mıydı;

HDP'liler "MHP'lileri ikna etmek için" mi tutuklanmışlardı?

Hiçbir hukuk devletinde görülmeyecek biçimde, bir kesim, başka bir kesimin sempatisi uğruna suçlanabiliyor, yargılanabiliyor, hapsedilebiliyor hatta cezalandırılabiliyorsa tersi de mümkün olamaz mı? Sormayalım mı;

Şimdi "kimi ikna etmek için" salıveriliyorlar?

Yoksa "açılım" raftan alındı da, her gün acı haberleri yenilenen/yinelenen şehitlerimize aldırış dahi etmeden, çoktaaaaaan mikrodalgada ısıtılmaya başlandı mı?

***

Ayranı yok içmeye

-------

Boşuna arif demiyorlar bu toprakların insanlarına...

Binlerce memurun açığa alındığı son "FETÖ" operasyonundan sonra şöyle bir şayia yayıldı:

- Gerekçe "tamamen duygusal" mı acaba? Krizin kapıya dayandığını iliklerine kadar hisseden kamu "maaş yükünden kurtulmak için" mi yapıyor bunu!

***

Orasını bilemem, binlerce insanın hayatının sırf kriz vurmamış havasını korumak için mahvedilebileceğine inanmak istemem, de... Velev ki doğru... O zaman ballı maaşlı vekil (vekil ile birlikte danışman, sekreter, şoför vs. de tabii) sayısını 600'e çıkarmak ne?

Ayranı yok içmeye, gümüş köprü ister geçmeye...

***

!

-------

Başbakanımız Türkiye Afrika Tarım Forumu'nda konuşuyor:

- Cumhurbaşkanımız bugüne kadar Afrika ülkelerine en fazla ziyaret yapan Cumhurbaşkanıdır!..

Ne büyük gurur Allah'ım; ne kadar övünsek azdır!

***

"Yeni parti" kokusu...

-------

Ankara buram buram "yeni parti" kokuyor; ama sanki BBP ve ATP tecrübelerindeki gibi MHP'den bölünmüş bir parti değil de, referandum sürecinde kanaat önderi olarak etkinliğini kanıtlayan, toplumsal saygınlığı ve güvenilirliği yüksek, siyaseten "hiç denenmemiş" marka isimlerle de güçlendirilmiş bir "merkez parti" geliyor gibi...

***

İdama evet ama...

------

İdam cezasına karşı değilim. Ama CHP itirazında haklı; "herkesin sırayla birbirini 'yanlışlıkla' veya 'kumpas' ile içeri tıkıp, yıllarca tuttuğu bir ülkede" idam cezası, kitle imha silahı kadar tehlikeli ve insanlık dışı.

İdam cezasına "evet" diyebilmemiz için idam cezasından önce "hukuk devleti"nin gelmesi, kimsenin "adil yargılama"ya dair kuvvetli yahut makul şüphe duymuyor olması gerekli...

***

KONGRE...

------

AKP, "Kripto FETÖ'cüler partiyi ele geçirir mi", "kongre salonunda ByLock darbesi yer miyim" filan demeden bir yılda ikinci olağanüstü genel kurulunu yapıyor!

Kıyamet de kopmuyor!

Diyeceksiniz ki "asker delege"...

İyi de "tezgah", "operasyon", "kumpas" diye kongreden kaçan siyasi partilerinki ne? Onlar da kendi elleriyle yazdıkları seçmece delegenin karşısına çıkmayacaklar mı nihayetinde!

***

Siyaset alanındaki karşılıkları "soytarılık"tan bir adım öte olmayan tipleri adam yerine koyup da, dedi mi, demedi mi, nasıl der filan diye tartışmak yerine "köpeğin duası kabul olsaydı gökten kemik yağardı" deyip geçmek lazım bazen... Tabii eğer köpek hakaret saymayacaksa bunu kendine!

Yazarın Diğer Yazıları