Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, yılların istihbarat uzmanı olarak Türkiye’ye atılan “zarfları” içine bakmaya gerek görmeden okuyabiliyor..
Taksim’de, kendisini patlatan kuklanın, en tepede ipini tutanları görmek için, Tantan söylediklerini çözebilme yetisine sahip olmak yeterli..
“Taksim’deki canlı bomba saldırısı, Yemen’den ABD’ye, Yunanistan’a, İtalya’ya ve Almanya’ya kargoyla gelen terör tehdidiyle, füze kalkanı sistemi arasında nasıl bir ilişki var? Bu iki terör tehdidi, Türkiye ve Avrupa’ya gözdağı mı?..” diye soruyor.. Tantan’ın, siyasi uyarısı da var..
“ABD’nin ipine sarılanların sonu siyasi ve güvenlik tutsaklığıdır!..”
Yurt Partisi liderini bütün açıklama-değerlendirmeye iten asli sebep ise çok önemli.. Parti içi muhalefetin henüz üzerinde durmadıkları, ya da durmak istemedikleri konuya dikkat çekiyor Tantan..
“İran’a Suriye’ye karşı kurulacak, ABD-İsrail çıkarlarını koruyacak, ABD’li, İsrailli uzmanların eline, yönetimine verilecek füze kalkanı” olayına..
19-20 Kasım’da Lizbon’da toplanacak NATO Zirvesi öncesi, Türkiye’nin “saldırı amaçlı füze kalkanı sistemi” yle ilgili kararı netleşti: Türkiye, ABD-NATO’nun saldırı amaçlı füze kalkanına “evet” dedi. Kamuoyuna yansıyan bilgilere göre, özellikle, İran ve Suriye’ye karşı kurulması yıllar öncesinde kararlaştırılan füze kalkanına, “NATO’nun stratejik konseptinde bu ülkelerin adı anılmaması ve Türkiye’nin cephe ülkesi olmaması” şartıyla ev sahipliği yapacağız. Ve böylece, Türkiye’nin  “komşularıyla sıfır sorun politikası”nın da sonu gelmiş bulunuyor ve bu politikanın da aslında “sahte” olduğunu ortaya koyuyor...
Tantan’ın değerlendirmesinin altını çizelim..
“NATO Genel Sekreteri Rasmussen’e “uzmanlar kurulu” tarafından sunulan NATO’nun yeni Konsept üyelerinden “sadece askeri kapasiteleri ile değil, kriz planlaması, tatbikatlar, askeri kuvvetlerin hazırlanması ve lojistik hususların katılımları” ile de ortak savunmaya katkıda bulunmalarını istiyor.
Yeni konsepte göre “aşamalı uyarlanabilir yaklaşım” adı verilen sistemde Türkiye, füze kalkanı konusunda en ön cephede yer alan bir ülke. Ve sistem, sözde İran saldırısını önlemek amacıyla kurulmak isteniyor! Oysa, Türkiye’ye İran’dan ve komşularından gelen bir tehdit yok!
Türkiye, üyesi olmadığı Avrupa’ya NATO’nun ya da gerçek anlamıyla Amerika’nın tehditleriyle destek vermek zorunda bırakılmıştır. Ki bugün, bazı Avrupa ülkeleri de füze kalkanı sistemine karşı çıkmaktadır...”
Yurt Partisi lideri Tantan, bir çift söz de AKP seçmeni için söylüyor..
“AKP’nin iradesinin halkın iradesi olmadığı füze kalkanı sistemiyle görülmüştür! 15 Ekim’de ” Füze kalkanı sisteminin tartışılması bizi ilgilendirmez. Bizden böyle bir talepte bulunulmadı. Lizbon Zirvesi’nde de böyle bir emrivakiyle karşı karşıya olmamız söz konusu değil... “ diyerek bu projeye karşı çıkan Başbakan, bugün gelinen noktada yine Amerika’nın ipine sarılmıştır. Bu ipe sarılanlar bu ipi bıraktıklarında iktidardan düşeceklerini bilmektedirler. Türk halkı için acı olan da, kendisini yöneten iktidarın iradesinin hür olmayışıdır. ”
Füze kalkanı başa bela olacak gibi, iki ucu mis gibi bir değnektir...