Tek tipleştirelim uyuz olsunlar!

Herhâlde, "İdam edemiyoruz... Tek tip elbise giydirelim, iyice uyuz olsunlar." diyorlardır. Üstelik bütün mahkûmlara değil; "FETÖ"  mensuplarına giydirecekler.

ABD, El-Kaideci ve Telibancı diye Guantanamo'ya topladıkları insanlara tek tip turuncu tulumlar giydirdi.

IŞİD de, korkunç öldürme gösterilerinde, Guantanamo'yu hatırlatmak için kurbanlarına turuncu tulumlar giydiriyor.

Ülkemizde, 12 Eylül 1980 Darbesi'nden sonra, böyle bir uygulamaya gidilmişti. Büyük gürültü kopmuş, örgüt mensupları, mahkemelerde soyunmuşlar, don-gömlek eylem yapmışlardı.

Fethullahçılar "hero" (kahraman) eylemi başlatmışlarsa, tek tip elbise giydirilirlerse, bu defa soyunma eylemi yapmayacaklarını kim söyleyebilir!

Akla getirilmiyor. Henüz ceza almayan kim olursa olsun "masum" muamelesi görmesi gerekir. Kanunlar öyle diyor. Siz tek tip elbiseyle peşin mahkûm ediyorsunuz.  Öyle ki, samimi konuşacaklar bile, bu yüzden fikrinden cayar, "örgüt"e geri döner.

("İtirafçı" sıfatı çok rahatsız edici. Onun için "samimi konuşacaklar" dedim. Zamanında "itirafçı" denilen iki eski PKK'lı ile ayrıntılı röportaj yapmıştım. İkisinin de kitabı kendi adlarına çıkmıştır. Onlarla konuşurken, bir şeyi itiraf etmiyorlardı; yaşadıklarını gördüklerini anlatıyor, örgütün bilmediğimiz yönlerini açıklıyorlardı. O dönemde A. Öcalan'la konuşabilmek için kuyruğa giren gazetecilere inat bu röportajları yapmıştım. İki röportajın da büyük ses getirdiğini belirteyim. Yeri geldi, söyleyeyim: A. Öcalan İtalya'da iken, gelişmeleri takip için Roma'ya gittim. İsteseydim görüşebilirdim. Daha önce Atina'da karşılaştığım bir PKK'lı da bana kapı aralamıştı.)

Hukukçular, mevkuflara tek tip elbise giydirilmesine karşılar.

Ak Parti hükûmetlerinin hazırladığı ceza kanunlarında imzası olan İ.Ü. Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Âdem Sözüer tek tip kıyafetin,  terör örgütüne yeni bir propaganda zemini hazırlayabileceğini belirtiyor:

"Adalet Bakanlığı, hem tek tipin hem de propagandaya imkân veren serbestliğin sakıncalarını giderecek şekilde, tutuklular için belirli standartlar belirlemeli ve bu standartlara uyulup uyulmadığını denetlemelidir. Böylece darbe suçuyla yargılananların düğüne gider gibi duruşmaya gelmesi veya amaçları yönünde mesaj vermeleri önlenmiş olur."

Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran da, "Üzerindeki bir tişörtle çıkıp mesaj verecek diye insanların artık orada bile kısıtlanması anlamlı gelmiyor." diyor:

"Tek tip elbiseyle çıkardılar, hepsine kırmızı ya da mavi hangi renk olursa olsun giydirdiler, bu sefer de bu insanları diğer sanıklardan farklı bir konuma getireceksiniz. Aslında amacın da bu olduğunu düşünüyorum. Bu insanların farklı yargılandıkları, farklı insanlar olduklarını ortaya koymak. Akla, mantığa ve yasalara uygun bir tavır değil. Mesaj içeren kıyafetlerin giyilmesi engellenebilir ancak bütün sanıkların tek tip kıyafetle yargılanması kabul edilebilir değil. Her sanık suçluluğu kesinleşene kadar masumdur. Bu ilkeye rağmen siz tek tip kıyafet giydirdiğiniz zaman peşin hükmü vererek kişileri oraya gönderiyorsunuz."

Her adım hakkaniyetli atılmalıdır!

Yazarın Diğer Yazıları