Toplumsal nezaket ve terbiyemiz tehlikede!

Toplumsal nezaket ve terbiyemiz tehlikede!

Giderek yozlaşan toplum ve buna paralel zirve yapan görgüsüzlük Türk basınının duayen isimlerinden Belma Aksun'un "Yaşamayı Bilme Sanatı: Görgü" adlı kitabını yeniden gündeme taşıdı. 1980'de yapılan ilk baskısı büyük ilgi gören kitabın yeni baskısı Ötüken Neşriyat tarafından okurla buluşturuldu. Sadece bir görgü kitabı olarak değil, aynı zamanda akıcı üslubuyla zevkle, keyifle okunabilecek, sık sık başvurulabilecek bir başucu kitabı niteliğindeki çalışmasının ikinci baskı macerası hakkında Belma Aksun şu bilgiyi veriyor:

"Ada vapuruna binmiş, inanılmaz bir karmaşa, itiş kakışla güverteye çıkıyorduk. Arkamdaki delikanlıların neredeyse sırtımdan atlayıp öne geçme telaşında olduklarını fark ettim. Dehşet bir şeydi! Ellerinden gelse üzerimize basıp ezip, geçeceklerdi önümüze.

Bunlar o ataların torunları mıydı? Hani vapurdan inerken birbirlerine yol vermeleri yüzünden bir semte Beylerbeyi adının verilmesine sebep olan o beyfendi, saygı, nezaket, kibarlık âbidesi insanların ahfadından mıydılar gerçekten?

Sokakta, trende, tramvayda, parkta bahçede vb. hemen her yerde gözle görülür bir kabalık, vurdumduymazlık kol geziyor gibiydi... Pek kimse de bundan şikayetçi görünmüyor, kaba, nezaketsiz olduğunu fark etmiyor, harala gürele mutlu mesut yaşayıp duruyordu işte. Yani kimsenin 'terbiyeli, nazik, kibar olayım, kendime bir çeki düzen vereyim' diye bir derdi yok gibiydi.

Oysa bir makine için yağ ne kadar elzemse, toplum için de terbiye ve nezaket o kadar elzemdi.

Kim bilir, belki de kimi çocukların birden boy atıp serpiliverdikleri için ne yapacaklarını, nasıl davranacaklarını bilmedikleri gibi biz de pek kısacık bir sürede büyük değişim, dönüşüm geçirmiş, zenginleşip gelişivermiştik de onun hazımsızlığını, şaşkınlığını yaşadığımız, uyum zorluğu çektiğimiz bir geçiş dönemi geçiriyorduk?!"

***

İşte böyle bir dönemde "Görgü kitabı çıkartmak, akıntıya kürek çekmek olur. Neye yarar, kim alır okur ki?" demeyip Nasrettin Hoca'nın göle maya çalması misali, ilk baskısı 1980 yılında yayımlanmış "Yaşamayı Bilme Sanatı-GÖRGÜ"nün, yeni bölümler eklenip, yerli yabancı anekdotlarla zenginleştirilerek yeni baştan kaleme alınmış baskısı her evin kütüphanesinde bulunması gereken bir kitap. 7'den 77'ye herkesin öğreneceği birikimlerin yer aldığı eser, sevdikleriniz için de anlamlı bir hediye niteliğinde.

Belma Aksun'un özlemini duyduğu kibarlık abidesi vapur yolcuları ve artık tarih olan eski İstanbullular...

Ötüken Neşriyat Tel:(0212) 251 03 50

***

Türk korku edebiyatı gelişiyor

Bilgi Yayınevi'nin büyük ilgi gören "Anadolu Korku Öyküleri" dizisinin 3. kitabı da heyecan dolu. "Anadolu Korku Öyküleri 3-Yılgayak" adlı kitap serinin yepyeni, genç ve güçlü kalemlerle bir araya geldiği, etkileyici bir antoloji. İlk kitabın yayımlanmasının ardından geçen sürede ana fikri aynı kalsa da hem dünyada hem de ülkemizdeki korku kültürünün değişimleri bu yeni kitabın öykülerinin üretilmesinde en etkili rolü oynadı. Anadolu topraklarına baktığımızda açıkça görünen ilk şey, dünya uluslarına -birkaç istisna dışında- nasip olmamış, binlerce yıl geriye doğru izini sürebileceğimiz medeniyet tarihimizdir. İşte bu topraklarda yoğrulmuş, köklü bir kültürel yapı ve iç içe geçmiş sosyal zenginliği barındıran bu öyküler, belki de asla açıklanamayacak kadim korkuları beraberinde getiriyor. Türk mitolojisi, Erliğin Kızları, Cemre ve Nevruz da bu kitapta, define peşinde koşup hırslarına yenilen, zeytin ağaçlarının ya da lanetli taşların gazabına uğrayanlar da. Tekinsiz kasaba ve mezraların, kimselerin dillendirmeye cesaret edemediği karanlık sırları, hayaletler, cadı neneler ve periler dolu masalları ile aynı anda; bilinmez ve keşfedilmemiş canavarların da yuvası olmuş hikâyeler bunlar. Her öykünün Anadolu'nun bambaşka korkularına, önceden işlenmemiş yepyeni bakış açılarıyla yanaştığı, Anadolu Korku Öyküleri efsanesine kanı kaynayarak eklenmiş tüyler ürpertici bir kitap.

Bilgi Yayınevi Tel:(0312) 434 49 98

***

HAFTANIN KİTABI

Hoca hakkında eskiden yeniye

Halk kültürü alanında yaptığı çalışmalarla tanınan Dr. Mustafa Duman'ın, 1850-1924 yılları arasında yayınlanmış olan 55 taşbaskısı Nasreddin Hoca kitabı arasındaki benzerlikleri ve farkları inceleyerek tanıttığı "Resimli Taşbaskısı Nasreddin Hoca Kitapları / Bilenler bilmeyenlere öğretsin" isimli kitabı İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları tarafından yayınlandı.

Dr. Duman, taşbaskısı tekniğiyle basılan Nasreddin Hoca kitaplarından kendi koleksiyonunda olanları, başka kaynaklardan temin ettiği kopyaları ve güvenilir kaynakçalarda kayıtlı olan nüshaların listesiyle, bunlar hakkındaki bilgileri bir araya getirerek önemli bir çalışmaya imza atıyor.

Çoğu isimsiz halk sanatçıları tarafından çizilmiş, bazıları hattat ve hakkâklar elinden çıkmış olay resimlerinin de bulunduğu kitapta, taşbaskısı kitapların en eskilerinden olan ve 128 fıkra içeren Meşhur Hoca Nasreddin Letâifi'nin çevriyazısına tam metin olarak yer veriliyor.

Bilgi Üniversitesi Yayınları Tel:(0212) 311 73 41

***

Dikkatler üzerinde!

Gazeteci Timuçin Mert'in uzun yıllar süren araştırmaları sonucunda ortaya çıkan belgeler ışığında hazırlanan "Gri Kardinal Vladimir Putin", şaşırtıcı gerçekler ve sürükleyici hikâyelerle dolu bir kitap.

Dünyanın en eski mesleklerinden biri olan casusluğa dair orijinal hikâyelerle dolu "Gri Kardinal Vladimir Putin'i okurken cevabını bulacağınız sorulardan bazıları şöyle:

*Çar II. Nikolay ve ailesi neden öldürüldü?

*İngiliz Kralı ve Prescott Bush, Nazilerle iş birliği yaptı mı?

*Gri General ve üç bin SS ajanı CIA'ya nasıl transfer oldu?

*Amerika Başkanı John F. Kennedy'yi kim öldürdü?

*Prenses Diana'yı Amerikalılar neden dinliyordu?

*Moskova'nın James Bond'u kim?

*Vladimir Putin'in önlenemez yükselişinin ardındaki sır ne?

*Hollywood'daki artist casuslar kimler?

*Monica Lewinski, Putin'e bağlı bir ajan mıydı?

Eftalya Yayınları Tel:(0212) 506 13 84

***

KÜTÜPHANEMDEN

Sovyetler Birliği'nden Rusya Cumhuriyeti'ne

Sovyetler Birliği tarih oldu. Şimdi onun uzun yıllar olduğu coğrafyada dünyayı da etkileyecek yeni gelişmeler birbirini izliyor. Sovyetler Birliği'nin küllerinden doğup yeniden yükselişe geçen Ruslar, yeniden süper güç olmanın hesapları içinde. Gorbaçov'un ardından başlayan yeni süreçte yıldızı parlayan Putin, Rusya Cumhuriyeti'ni dünya devi yapma idealini başarıyla yürütüyor. Bugün gelinen noktanın arka planını anlamak için sizi Rusya'nın dününde bu yükselişin başlangıcına götürecek bir kitaptan söz edeceğim. Kitap 1989 yılında Türkiye'de, "Dev Uyanıyor / Lenin'den Gorbaçov'a" adıyla yayınlanmış. Sovyetler Birliği yıkılmadan önce uzun yıllar Moskova'da görev yapmış İngiliz gazeteci Martin Walker'in kaleme aldığı kitap Esat Ören'in tercümesiyle Altın Kitaplar tarafından basılmış. Martin Walker kitabında, Brejnev'den Andropov'a  geçiş döneminden itibaren başlayan kadro yenileme operasyonlarının ve Almanya ile doğal gaz anlaşması imzalanmasıyla birlikte Batıyla sıklaşan ekonomik ilişkilerin Sovyet idari ve ekonomik yapısında yol açtığı şoklara dikkat çekiyor.

The Guardian gazetesi de bu kitapla ilgili olarak şu ilginç yorumda bulunuyor:

"Sovyetler Birliği ekonomide ve politikada yeniden ön plana çıkıyor. Sovyetler sistemi kendini dürüstçe gözden geçirmekte ve Stalin'in yaptıklarının iyi ya da kötü yanları hakkında gerçekleri söylemekten kaçınmamaktadır. Batı, Sovyet siyasi komiserleri ve Gulag Adaları gibi modası geçmiş takıntıları artık aşmalı ve Sovyetler Birliği'nin ne kadar değiştiğini değerlendirmeyi denemeli, Gorbaçov döneminin iyi eğitilmiş lider kadrosunun oluşumuna yol açan bu sosyal devrimin gücünü ve kapsamını anlamalıdır."

                                                                                                             (Ahmet Yabuloğlu)