TÜBİTAK, o kitapları toplattı!

Gazeteciler kamu kurumları ile ilgili yazdıklarından dolayı genellikle ya tekzip alır ya da dava edilir! Kamu adına teşekkür eden ise çok az olur! 6 Kasım 2015 tarihinde "TÜBİTAK'ta Şamaş mı var?" başlıklı ve birinci sayfadan da "Çocuklara özel Siyonist kitap" başlığıyla manşetten haber olarak verilen yazımla ilgili TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. A. Arif Ergin'den bir teşekkür mektubu geldi.

Yazıda TÜBİTAK popüler bilim kitapları serisinden çıkan, üç yaş üzeri çocuklar için hazırlanmış "Gökkuşağı" adlı resimli kitapçığın 26-27'nci sayfalarında başlarında dört mum, ellerinde testiyle su taşıyan çocuk resimlerinin yanında, İsrail bayrağının yıldızı ile dokuz kollu şamdan figürü yer aldığını duyurmuş ve yazılarda da Işıklar Bayramı'ndan bahsedildiğini belirtmiştim.

Işıklar Bayramı, Yahudiler'in "Yeniden Adanma Bayramı"dır. İbranice'de "Hanuka" denilir. Festivaller düzenlenerek kutlanır. Festival, Hanukiya adı verilen, "9 kollu şamdan"ın kollarının yakılmasıyla kutlanılır. Elinde su taşıyıp başında dört mum yakmak da Hıristiyanların vaftiz törenini simgelemektedir.

***

Konuyla ilgili mektup gönderen TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. A. Arif Ergin, şöyle dedi:

"Sayın Arslan Bulut,

2011 yılında yayınlanmış olan 'Gökkuşağının Tüm Renkleri' adlı kitap konusunda gösterdiğiniz kültürel hassasiyet için teşekkür ederiz. Bu konuda hassasiyetinizi paylaştığımızı bilmenizi isteriz. 50.000'den fazla kitap, piyasadan 2015 yılı içerisinde imha edilmesi amacıyla toplatılmıştır. Halen geriye dönük olarak tüm kitapları 'kültürel uygunluk ve yerlilik testi'nden geçirmekteyiz. 700 adet kitabın 362'si bu test sürecinden geçmiştir. Takdir edersiniz ki 1993 yılından beri yayınlanan 700 kitabın tek tek incelenmesi zaman almaktadır.

Benzer durumlarla karşılaştığımız için yayınlarımızın satış ve dağıtımının durdurulmasına ilişkin mevzuat 2015 yılı içinde oluşturulmuştur ve hali hazırda kitaplar tespit edildikçe toplama işlemi yürütülmektedir. Sizin de dikkat çekmiş olduğunuz kitabı da aynı sürece dahil etmiş bulunmaktayız.

Kuruluşundan bu yana 17 milyondan fazla baskı adedine ulaşmış olan 700 kitabı bulunan TÜBİTAK kitaplarının yayın süreçlerinde 2014 yılından itibaren yeni bir süreç yönetimi uygulanmaktadır. Bu süreçteki yaklaşımımız 'Kültürel Uygunluk ve Yerelleştirme' yöntemidir.

Bu yöntem ile kitap yayın sürecinin başından sonuna kadar olan değişik aşamalarda muhtelif kontrol noktaları oluşturulmuştur. Bu kontroller telif alımından basım sonrasına kadar sürmektedir. Biz de milletimize kaliteli entelektüel eserler kazandırırken kültürel ve ahlâki erozyona sebebiyet vermeyecek eserler yayınlanmasına gayret göstermekteyiz.

TÜBİTAK kitap kataloğunda yer alan kitaplar, yerli ve yabancı telif eserlerden oluşmaktadır. Telif alımı sürecinde, özellikle yabancı yayınevlerinin eserlerinde tespit edilen kültürel uyumsuzluk ve yerlilik sorunu, sözleşmelere eklenen maddelerle çözülmeye çalışılmaktadır. Eserin telif hakkını alırken, görsel ve yazılı metinlerde yapılacak olan değişiklerle ilgili talepte bulunulmuş, bu hak bazen alınabilmiş bazı durumlarda ise alınamamış olduğunu görmekteyiz. 2015 yılında yürürlükte olan süreç yönetimimizde değişiklik talebimizi kabul etmeyen yayınevlerinin söz konusu eserlerini yayın listemizden çıkarmaktayız."

Prof. Dr. A. Arif Ergin, mektubun son bölümünde bir sitemini de belirtiyor:

"2011 yılında yayınlanmış bir kitabın bugün yayınlanmış gibi sunulmasından üzüntü duyduğumuzu belirtmek isteriz. Bu tür durumlarda öncelikle haberini yapmış olduğunuz kurum ile yani bizlerle irtibata geçmeniz halinde hem doğru bilgiye ulaşmış olacağınız, hem de bizlerin gerekli çalışmaları ivedilikle yapmamızı sağlayacağınız çok açıktır.

Yeni yayınlanacak olan kitaplarda dikkat çektiğiniz sorunlarla karşılaşmamak adına etkin süreç yönetimimizi sürdürmekteyiz. Güzide bir yazar olarak size teşekkür eder, TÜBİTAK'ta milletimizin beklentilerine uygun eserleri yayınlamak üzere üstün bir gayretle çalışacağımızı bilmenizi isteriz. Saygılarımla."

***

Öncelikle ben de TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. A. Arif Ergin'e konuya gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ederim. Kitabın Yeniçağ'da çıkan yazımdan sonra toplatılmaya başlanması ve yukarıdaki teşekkür yazısı haberin teyididir.

Kitap, toplatma kararına kadar piyasada olduğu için, yayın tarihinin 2011 olması durumu değiştirmiyordu. Tabii ki konudan TÜBİTAK'ın şimdiki başkanı ve bütün personelini sorumlu tutmadım. Bu sebeple "TÜBİTAK'ta Şamaş (görevli) mi var?" diye sorarak, bu kitabın yayınlanmasına karar verenler kimlerse onları itham ettim.

Kamuoyunun bilgisine sunulur.

Yazarın Diğer Yazıları