Türk bayrağı düşmanlığı
Türk adını kışlalardan, okullardan, sokaklardan, ders kitaplarından, anayasadan çıkaran, milli bayramları okullara tıkan, garnizon koşusu, seğmen yürüyüşü, saygı duruşu ve anıta çelenk konulmasını yasaklayıp Atatürk’ün “Ne mutlu Türküm diyene” sözünü dağlardan silen derin ittifak, şimdi de “Türk Bayrağı” na göz dikti. Malatya ve Muğla’da meydana gelen iki ayrı olayda Türk Bayrağı düşmanlığı bir kez daha gözler önüne serildi.
Rahatsız oldular
Malatya İnönü Stadı’nda oynanan amatör lig maçında Bayburt İl Özel İdarespor, Mardinspor’u 3-0 yenerek Spor Toto 3. Lig’e yükseldi. Karşılaşmanın bitiş düdüğü ile büyük coşku yaşayan Bayburtlu taraftarlar, futbolcuları ile şampiyonluğu kutlarken, sahaya Türk bayrağı dikmek istedi. Mardin’den maç izlemek için gelen yaklaşık bin kişilik Mardinspor taraftarı bayrağımızı orta sahaya dikmeye çalışan Bayburtlu taraftara saldırınca saha karıştı. Sahaya giren Mardinli taraftarlar, Bayburtspor’lu futbolcular ve taraftarlara saldırdı. Mardinsporlu futbolcular, teknik heyet ve yöneticilerin de kavgaya dahil olması ile olaylar büyüdü. Polis, her iki takım seyircisine jop ve biber gazı ile müdahale ederek olayları yatıştırdı. Olaylar Mardinsporlu taraftarların otobüslere bindirilip, şehir merkezinden uzaklaştırılmalarıyla sona erdi. Bayburtspor’lu yöneticiler, “Kendi ülkemizde bayrağımızı dikemiyoruz. Bu nasıl iş anlayamadık” dediler.
Muğla’da gerginlik
Türk bayrağına bir saldırı da Muğla’da gerçekleştirildi. 11 Mayıs 2010 gecesi Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü ikinci sınıf öğrencisi 21 yaşındaki Şerzan Kurt başından vurularak hayatını kaybetmişti. Şerzan Kurt’un ölümüne neden olan olayların yıldönümü nedeniyle 200 kişi Sınırsızlık Meydanı’nda toplandı. Burada yaptıkları basın açıklamasının ardından gruptakiler, “Muğla faşizme mezar olacak”, “Katiller hesap verecek” sloganları atarak protesto yürüyüşünde bulundu. Şerzan Kurt’un vurulduğu yere karanfil bırakan grup, Emirbeyazıt Mahallesi’ne doğru yürüyüşe geçti. Grup, Cemil Şerif Baydur Sokak’a geldiği sırada vatandaşlar, “Kahrolsun PKK” diye bağırarak Türk bayrağı açtı. Çıkan sözlü tartışmanın ardından grup, bayrak açan 3 kişiyi taş yağmuruna tuttu. Olayların daha fazla büyümesini araya giren Çevik Kuvvet ekipleri önledi. Atılan taşlardan bayrak açan 3 kişiyle, olaya müdahale etmek isteyen 2 polis çeşitli yerlerinden yaralandı. Yaralılar, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavileri ayakta yapılıp taburcu edildi.
“Kutsallarımız AKP sayesinde yerle bir”
AKP’nin terör örgütü ile pazarlık masasına oturması bölücüleri şımarttı. Malatya ve Muğla’da Türk bayrağı açanlar linç edilmekten zor kurtulurlarken, siyasilerden tepki yağdı. MHP Isparta Milletvekili Süleyman Nevzat Korkmaz, “Bayrak bir milletin ve devletin egemenlik sembolüdür. Maalesef AKP iktidarı bütün kutsallarımızı yerle bir edip, başta bayrağımız olmak üzere tartışmaya açtı” dedi. Korkmaz, bayrağın Türkiye’nin dört bir yanında şeref ve şanla dalgalanması gerektiğini söyledi. AKP’nin Türk milletinin bayrağa olan sevgisini “fetişizm” olarak gördüğünü vurgulayan Korkmaz, tepkisini Mehmet Akif Ersoy’un, “Sahipsiz vatanın batması haktır. Sen sahip çıkarsan bu vatan batmayacaktır” sözleriyle dile getirdi. Korkmaz, “Doğu’da da Batı’da da Türk bayrağına yapılan saldırıyı ve saygısızlığı kabul etmemiz mümkün değil. Türkiye’nin düşmanları, ülke, millet düşmanları yapıyor da iktidar ne yapıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde egemenlik sembolü olan bayrağın bu kadar aleni bir biçimde aşağılanması, adeta bir suç unsuru olarak görülmesine rastlanamaz. Ancak AKP iktidarının yönettiği Türkiye’ye nasip olmuştur” diye konuştu.
Türkiye teslim oldu
Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan da, AKP’nin bölgeyi terör örgütünün inisiyatifine terk ettiğini söyledi. Bölgede yaşayan insanların PKK’dan çok çektiğini vurgulayan Tantan, şöyle konuştu: “İçin acı tarafı bir organize suç ve terör örgütü üzerinden Kürt vatandaşları PKK’ya teslim edildi. PKK terör örgütü en büyük kötülüğü Kürt vatandaşlarına yapmış olmasına rağmen bugünkü siyasi zihniyet sadece Doğu ve Güneydoğu değil bütün Türkiye’yi PKK’nın iradesine teslim etti. Bu kışkırtmalar çatışmaya dönecek. Kurumlarda büyük bir çöküntü var. Türk kimliği çökertiliyor. Yeni bir lisan, yani Kürtçe üzerinden eğitim düzenlemesi, bir bayrağın düzenlemesi gibi söylemleri herkes söylüyor. Artık sıradan haline geldiler. Parlamento seçime kadar devam edeceğine göre halkın kendi hakkını sahiplenecek hukuk zemininde bir eylem içerisinde bulunması gerekiyor.”
Siyasiler, bir süre önce de Diyarbakır’da üzerinde “Ne mutlu Türk’üm diyene” yazan tabelanın kaldırılmasına tepki göstermişlerdi. MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, “Türk vatandaşı olmaktan mutlu olmayanların bu devleti yönetme hakkı yoktur. Ziya Gökalp’ın yetiştiği topraklarda Türk milleti, Türk vatandaşı olma konusu dışlanıyor ve bunu valilik yapıyor. Bu, doğrudan doğruya hükümetin, siyasi kararıyla Türk milletinin milli kimliğine karşı ortaya koyduğu bir savaş, düşmanlık ve nefret suçudur” demişti.
