Türk Dünyası'na Hizmet ödülleri ve 'Türkülerin Efendisi' Esat Kabaklı

Azîz gönüldaşlarım, bu satırları günübirlik geldiğim Ankara’dan yazıyorum. Başkent’e bu gelişimin beni çok sevindiren ve gururlandıran bir sebebi var. Dün gece eski Türk Ocağı Binası’nda çok güzel bir ödül törenine iştirak ederek, Türk Dünyası sevdalısı dostlarımla buluştum. Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı’nın (TÜRKSAV)  “12’nci (2007 Yılı) Türk Dünyası Ödülleri” , bu seçkin ödüle layık görülen şahsiyet ve kurumlara TBMM Başkanı Köksal Toptan tarafından verildi.
Bu ödüle layık görülenler arasında, benim  “emmimin güzel oğlu” Türk Halk Müziği’nin yiğit sesi Esat Kabaklı da vardı. “Türkülerin Efendisi” Esat Kabaklı’nın şehitlerimize ve Irak’ın kuzeyinde hain çete sürüsünü önüne katan Mehmetçiklerimize ithaf ettiği kısa konserini dinlerken, salonda bulunan herkesle beraber göz pınarlarımızdan gönül yaşları döktük. Acıyla kavrulan, aynı zamanda Müslüman Türk Milleti’nin mensubiyetiyle kanatlanan gönüllerimiz, şehitlerimize refakat ederek yedi kat arşa yükseldi.

TÜRKSAV’a ve Toptan’a şükran...
Öncelikle sınırlı imkânlarıyla Türk Dünyası’nda sınır tanımayan; sanatla, kültürle, edebiyatla Türk soylu kardeş ülke ve topluluklar arasında gönül köprüleri kuran TÜRKSAV idarecilerine ve Dede Korkut hemşehrisi olan Bayburtlu Yönetim Kurulu Başkanı Şair - Yazar Yahya Akengin beye şükranlarımı arz etmeliyim. Çünkü bu güzide kuruluşumuz, Türk Dünyası’na hizmet edenlerin kadrini kıymetini yaşarken biliyor, hakikaten çok dar imkanlarına rağmen mânen onurlandırıyor, yeni gayretlere ısındırıyor. Hoca Ahmet Yesevî Hazretleri yolunca, Hacı Bektaş-ı Velî kavlince “Bir olalım, diri olalım iri olalım” dâvâsına gönül vermiş sanatçılarımızın, yazarlarımızın, fikir ve iş adamlarımızın mangal yüreklerine taze ve temiz kan pompalıyor.
27 Şubat Çarşamba gecesi Türk Ocağı Salonu’nu teşrif eden, kendisine Kazakistan’dan getirilerek “savga sunulan” Kazak çapanı ve dopbasını giyinmiş vaziyette ödülleri sahiplerine tek tek veren TBMM Başkanı Köksal Toptan beye özel olarak teşekkür etmeliyiz. Bu mânâlı törende Türk Dünyası’na sevdalı hizmetleriyle bilinen 2 eski bakanımız da hazır bulundular. Sayın Toptan’ın Millî Eğitim Bakanlığı döneminde, onunla beraber Türk Dünyası’ndan 10 bin öğrencinin getirilmesine ve birçok eğitim ve kültür hizmetine gecesini gündüzüne katarak emek veren, Ahmet Yesevî Üniversitesi’nin Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı sıfatıyla yeşerip büyümesini sağlayan Kültür ve Devlet eski Bakanı Namık Kemal Zeybek bey de Sayın Köksal Toptan gibi, Türk Dünyası ufuklarını yücelten güzel bir konuşma yaptı törende. Ticaret ve Kültür eski Bakanı Agâh Oktay Güner’le birlikte bu törene katılarak, gönüllerini Türk Dünyası’na Hizmet Ödülü alanlara basamak yapan bütün dostlarıma huzurlarınızda teşekkür ediyorum.

Tebrîkler, alkışlar...
Bu törende ödül alanların başında Azerbaycan Türklüğü’nün büyük dâvâ adamı, Şair - Yazar, Milletvekili Sabir Rüstemhanlı bey vardı. Azerbaycan Türklüğü’nün, Sovyet yönetimine karşı verdiği son bağımsızlık mücâdelesinde, unutulmaz “Azatlıh Meydanı Mitingleri”nin rahmetli Elçibeyimiz’in yanında baş hatibi olan ve birçok eseriyle milletimizin gönlünde taht kuran “Sabir Muallim”, can yoldaşı ve Azerbaycanlar Türk Kadınlar Birliği Başkanı Tenzile Rüstemhanlı hanımefendi ile beraber katıldı törene... Okuduğu muhteşem şiirle ümitlerimizi perçinledi.
Ata Terzibaşı, çilekeş Irak Türklüğü’nün feryâdını on yıllar öncesinden manilerle, şiirlerle, makalelerle gönüllerimize taşıyan bir kültür abidesi... Bu koca çınar, malûm sebeplerle kalkıp gelemedi Kerkük’ten. Ödülünü Irak Türkmen Cephesi Türkiye Temsilcisi Ahmet Muratlı bey vekâleten alırken;  “yâd elinde kalan” Türkmen kardeşlerimizin feryadını bir kere daha duyurmaya çalıştı.
Kazakistan Çimkent Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mombak Kozybakov, üniversitesine Türkoloji Bölümü açma çalışmaları ve diğer güzel hizmetlerinden dolayı layık görülmüştü ödüle. O da doğum gününde bu ödülü alırken, tıpkı Sabir Rüstemhanlı gibi, Türk Ordusu’nun terör çetesini bitirmekte muvaffak olması niyazında bulundu.
Ödül alanlardan biri benim ilk gençlik yıllarımdaki Elâziz’den, o zamanların hızlı futbolcusu ağabeyim Tamer Atalay’dı. Halen Türkiye - Romanya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı olan Tamer Atalay, Romanya’da sadece ekonomik faaliyetlerle yetinmiyor, Türk Dünyası’nın kültürüne, sanatına da güzel hizmetler gerçekleştiriyor. Rumeli’nden bir diğer kuruluş olan Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği’nin ödülü de halen başkanlık görevini sürdüren Süleyman Baki beye verildi.   
 Yaptıkları programlarla Türk Dünyası’na hizmet eden Ramazan Öztürk ve Servet Somuncuoğlu beyler ve programlarının yayınlandığı TRT ile beraber; Kanal A Televizyonu da program yapımcıları Alper Tan ve Seyfettin Erol beylerle birlikte ödüle layık görülmüştü.
Yaptıkları biri birinden güzel faaliyetlerle Türk Dünyası ocağına birlik ve güzellik odunları taşıyan Ceyhan Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü ile Ankara Yenimahalle Belediye Başkanı Ahmet Uyar beyler de ödüllerini TBMM Başkanı Sayın Toptan’ın elinden aldılar. Araştırmacı Aytunç Altındal ile Araştırmacı Yazar Dr. Tahsin Parlak da makale ve eserleriyle bu yılki Türk Dünyası Ödülü’nün sahibi oldular.
Ve Esat Kabaklı... Biliyorum ki bu ödülü alırken ve o kısa ama güzel konseriyle, okuduğu “Turan Türküleri” yle hepimizi başka âlemlere götürürken, 7 yıl önce Ebedî Âleme göçmüş olan rahmetli amcamız, hocamız Ahmet Kabaklı’nın da ruhunu şâd ediyordu. 

Yazarın Diğer Yazıları