Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Serap BESİMOĞLU

Serap BESİMOĞLU

Türk Halk Müziği'nde derlemeler

Türk Halk Müziği’nin usta ismi. O bağlaması ile uzunca bir dönem halk müziğine sevdalanmış gençlere üslubu, tavrı ve kendine özgü icrasıyla ilham verdi. Uzun yıllar Ankara Radyo Televizyonu’nda “Bizden Size”, “İlden İle” gibi programların halk müziği yönetmeni ve bağlama grubu şefi olarak görev yaptı. Müzik dershanesi sahibi ve birçok yetişmiş müzisyenin hocası Şef İhsan Öztürk ile Halk Müziği’nde derlemeler üzerine konuştuk.
Derleme nedir? Derleyici kime denir? Müzik geleneğimiz vb. Ben sordum hoca cevap verdi. Bu keyifli röportajı sizlerle paylaşmak
istiyorum.
- Halk müziğinde derleme nedir?                                                                                                                                                   
Halk arsında yaşayan kulaktan kulağa, kuşaktan kuşağa aktarılarak varlıklarını sürdüren müzik eserlerinin kaynak kişiden ya da kişilerden ses kaydı veya görüntü kaydı ile tespit edilmesidir.
- Peki derleyici kime denir? Mutlaka müzisyen mi olmalıdır? Nasıl özelliklere sahip olmalıdır?
- Sevgili Serap, çok önemli bir konuya değindin. Benim ölçülerime göre derleyicide şu özellikler olmalıdır. Bir kere halk müziği konusunda engin bir repertuvarı, donanımı olmalı. Derleme yapacağı yöreyi tarihsel ve kültürel anlamda iyi bilmeli. Derleme yaptığı yöredeki kaynaklık yapacak kişileri ve yeteneklerini tanımalı.
- Peki kaynak kişinin özellikleri dediniz. Bunlar nelerdir?
- Kaynak kişi bir defa o yörenin insanı olmalı. Yöre kültürünün özelliklerini çok iyi bilmelidir. Uzun süre yöresinden ayrı kalmış olmamalıdır. Belleği güçlü, sesi güzel olmalıdır. Bu vasıflar aktarım konusunda önemlidir. Bu bilgiler eserin doğru alınmasında ve nakledilmesinde ciddi faktörlerdir. Derleyici olmak için müzisyen olmak şart değildir. Ancak müzisyen olmanın sağlayacağı çok önemli avantajlar vardır. Aynı özelliklere sahip iki kişiden müzisyen olanı eserin doğru taşınması ve tespiti açısından daha başarılıdır. Bir de buna ilaveten taşımacılık kavramı var. Buna da açıklık getirelim. Eserleri kaynak kişilerden (teyp, video bant) vb. kaydedip kitlelere ulaşmasına aracılık etmek bu alana girer. Taşıyıcı eserleri değerlendirmek için yine bir müzisyenden yardım almak zorundadır.
- Derlemeciliğin özellikle müzik geleneğimizi korumak ve genç kuşaklara tanıtmak bakımından kültürümüze katkıları nelerdir?
- Kültürlerine sahip olmayan topluluklar ulus olamazlar. Son yıllarda kültürümüzün her alanında bir yozlaşma olduğunu yadsıyamayız. Beslenme kültüründen tutun da dilimize kadar bir Batı özentisi hâkim. Buradan türkülere gelirsek. Halkımız türküleri sanat olarak düşünmeden gereksinim duyduğu için yapmıştır. Çünkü geçmişte toplu yapılan tüm törenlerde (kına, nişan, düğün, ölüm) vb. türkü ana unsurdur. Halk bu isimlere dağılan tüm düşüncelerini türkülerle anlatmıştır. Yüzyıllara yayılan böylesi bir hazinenin yeni kuşaklara aktarılması da hem geleneğimizi korumak açısından hem de kültürümüzü yaşatmak bakımından çok önemlidir.
Usta’nın bu güzel açıklamalarını hepimizin kulağındaki derlemeleriyle anımsamamızı ve buluşturmamızı diliyorum.
Ayrılık hasreti kâr etti cana...
Gel gidelim dosta gönül.
Haceli Obasını engin mi sandın?
Şen ol yaylam, şen ol Bedir
geliyor!..
Şen olun, şen kalın sevgili okuyucularım. Türkülerimiz, ülkülerimiz daim olsun.

Yazarın Diğer Yazıları