Bugünkü Yazarlar Tüm Yazarlar
Mevlüt Uluğtekin YILMAZ

Mevlüt Uluğtekin YILMAZ

Türk milletine çağrıdır!

Sevgili okuyucum; sürekli olarak ifade ettiğim gibi; tarih gerçeklerin annesidir! Biz ancak tarihi gerçekçi biçimde öğrendiğimiz zaman, daha yetkin, daha gürbüz sonuçlarla bilgimizi çoğaltacağız.

Sizlere Sayın Efendi Barutçu'nun Sultan Alparslan'ı anlatan takdire şayan güzelliğini sizlere sunmak istiyorum.

Sultan Alparslan Gâzi ve ordusu Doğu Roma İmparatorluğu'nun en önemli kalelerinden olan "asla zapt edilemez" biçiminde nitelenen Kars sınırları içerisindeki Anı Kalesi'ni fethetti!

Arpaçay üzerinde müstahkem bir mevkide bulunan Anı Kalesi'ni kuşatan Selçuklu kuvvetleri, özellikle lağımcılar ve kalenin karşısına kurulan tahtadan bir kule üzerindeki mancınığın ve stratejik öneme haiz noktalara yerleştiren okçuların, gece gündüz azimle savaşmaları Büyük Sultan Alparslan'ın uyguladığı mahirane savaş taktiği sayesinde kaleyi fethetmeyi başardılar.

Doğu Roma İmparatorluğu'nun dolayısıyla Hıristiyan âleminin bu ünlü şehrinin Müslüman Türklerin eline geçmesi Hıristiyan dünyasında derin üzüntüler yaratmasına karşılık İslam âleminde de büyük sevinç ve gösterilere sebep olmuştur.

Fethin şehitlerinin ardından maneviyatın muharipleri geldi. Bu gidiş-gelişler, bu yüce ruh hâleti, bu deruni hissiyat, asırlar boyu devam etti ve böylece Anadolu toprakları kutlu bir maya ile mayalandı!

Kutlu maya ile mayalanan bütün kültür ve medeniyet hazinelerimizin emanetçisi şüphesiz gençliğimizdir; bu hazineyi onlar miras olarak devralacaktır!

Sahip olduğumuz bu hazinenin; yeni ve genç nesillere anlatılması, aktarılması ancak büyük kumandan Sultan Alparslan'ın ve onun muzaffer neferinin parlak ve ihtişamlı çehrelerine aşina olmakla mümkündür. Ancak bu çehrelere aşina olan bir gençlik, ecdat mirasına sahip çıkabilecektir.

Aksi hâlde, kültür coğrafyamızdan doğan ve bütün cihana örnek olan tarihimizin bu ihtişamı zerafet, nezafet, nezahet ve nezaketi; modern asrın debdebesi, zemzemesi, şaşaası ve şatafatı içinde kaybolacak ve kendi inanç ve ruh dünyamıza uygun olmayan gösterişli yabancı fikir cereyanları arasında genç beyinleri zehirleyecektir.

Özellikle günümüzde küresel güçlerin ve yerli iş birlikçilerin, bölücü terör örgütü ve onun siyasi temsilcilerinin; küstahlık ve hayâsızlıkla ebedî Türk vatanını bölme, parçalama niyetlerinin ayyuka çıktığı bir zamanda, milletimize yeni bir "Şanlı Anı Zaferi Destanı" heyecanını kazandırmak, bölücü hainlere ve bütün cihana bu toprakların ebedî Türk vatanı olduğunu bir kere daha hatırlatmak lâzımdır.

Bu fetih ruhunun nihayete kadar gönüllere nüfuz edebilmesi; bu topraklar üzerinde bütün bir insanlığın hasret ve ümitle beklediği bir sevgi, iman ve aşk medeniyetinin inşası fikrinin ve bu ruhun; varımız, yoğumuz, istikbalimiz velhasıl her şeyimiz zamane gençliğinin de fikir dünyasına sirayet edebilmesi için törenler yapılmalıdır.

Yapılacak tören ve kutlamaların, tıpkı Sarıkamış şehitlerinin anılmasında, Çanakkale ve 30 Ağustos zaferlerinin yıldönümü kutlamalarında olduğu gibi bütün bir vatan sathında ve başta Sayın Devlet Başkanımız ve hükümet yetkilileri ile siyasi parti genel başkanları ve sivil toplum kuruluşlarının öncülüğünde, coşkuyla yâd edilmesi faydalı olacaktır.

Onların mübarek, yüce ve aydınlık ruhlarına da ancak bu yakışacaktır.

Bu konuda Aziz Türk gençliğinin ve yüce Türk milletinin öncülük ve sözcülük etmesi temennisiyle...

Sayın Efendi Barutçu'yu bu görkemli ilgisinden dolayı gönülden kutluyorum.

Esen kalın efendim!

Yazarın Diğer Yazıları