Türkiye’de 7,5 milyon böbrek hastası var

Türkiye’de 7,5 milyon böbrek hastası var
Türkiye’de halen diyaliz tedavisi gören veya böbrek nakli ile yaşamını sürdüren yaklaşık 62 bin civarında böbrek hastası var.

Ülkemizde 7.5 milyon civarındahasta olduğunun bilindiğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi İç Hastalıkları
ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu “Kronik böbrek hastalığının altında yatan en önemli nedenler diyabet ve hipertansiyondur. Vücudumuzda tuz dengesini böbrekler sağlıyor.

Bu nedenle tuz tüketimi ve gizli tuz alımına dikkat edilmeli” dedi. Düzenli egzersiz yapmak, kan şekeri ve kan basıncını doktorun önerdiği aralıklar ile kontrol ettirmenin, sağlıklı ve dengeli beslenerek ideal kiloda kalmanın, yeterli miktarda sıvı almanın, sigara alışkanlığından vazgeçmenin ve gelişigüzel ilaç kullanmamanın böbrek hastalıklarından korunmada çok önemli olduğunu belirten İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Doç. Dr. Enes Murat Atasoyu “Vücudun sıvı dengesini korumak (özel bir neden yoksa günde 1.5 litre civarında su içmek), düzenli egzersiz yapmak, dengeli beslenmek faydalı alışkanlıklarken; sigara içmek, su yerine meyve suyu veya çay içmek, doktor önerisi olmadan
sık sık ağrı kesici ilaçlar kullanmak böbrek sağlığı için zararlı alışkanlıklardır” açıklamasında bulundu.

Diyabetik hastaların, hipertansiyonu olanların, koroner arter hastalığı ve/veya kalp yetmezliği hastalarının, obezlerin, ileri yaştaki insanların ve sürekli ilaç kullanan hastaların böbrek sağlığına dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayan Enes Murat Atasoyu “Vücutta tuz dengesini böbrekler sağlıyor.

Alınan tuzun yaklaşık yüzde 99,5’i böbreklerden geri emiliyor. Her birinde yaklaşık 1 milyon adet damar yumağı bulunan böbrekler, fazla miktarda tuz tüketilmesi sonucunda gelişebilecek hipertansiyon, damar sertliği (ateroskleroz), böbrek taş hastalığı gibi durumlardan etkilenir ve kronik böbrek hastalığı gelişebilir” şeklinde konuştu. İçeriğinde tuz bulunan besinlerin tüketilmesi ile gizli tuz alımının söz konusu olduğunu vurgulayan Atasoyu “Bu besinler içinde peynir çeşitleri, tuzlu zeytinler, hazır soslar, ketçap, mayonez, hardal, kuruyemişler (kavrulmuş olanlar), hazır çorbalar ve bulyonlar, konserve yiyecekler, turşu, şarküteri ürünleri (sucuk, salam, sosis), cipsler, bisküviler, krakerler ve hazır ayranlar sayılabilir.

Yemeğin tadına bakmadan tuz atmak da yanlış bir yaşam tarzı örneğidir. Vücudun gereksindiğinden daha fazla miktarda tüketilen tuz başta hipertansiyon ve damar sertliği olmak üzere, böbrek yetmezliği, inme, böbrek taş hastalığı, kemik erimesi (osteoporoz), mide kanseri gibi pek çok ciddi hastalığa neden oluyor” dedi.