Umarım Maliye Bakanlığı dikkate alır!

Muğla’nın Marmaris İlçesi Armutalan Beldesi’nde yapılacak Kültür Merkezi anlaşmasında Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TÜRSAB) Başkanı Sayın Başaran Ulusoy’un  “kayıt dışı” olarak turizm sektöründe büyük gedikler açan  “yabancılara ait villaların turizme verdiği zararlar”  ile ilgili yapmış olduğu açıklamalar ciddi önem arz ediyor. Bu konu ile ilgili bugüne kadar bu köşeden sayısız yazı yazdım; nihayet turizm sektörünün en üst temsil makamlarından birisi olan
TÜRSAB’tan böyle bir açıklamanın gelmesi beni çok mutlu etti.
Öncelikli olarak Sayın Ulusoy’a bu açıklamalarından dolayı teşekkür ediyorum. Yıllar sonra da olsa en üst düzeyde yetkililerin  “kayıt dışı konaklama tesisleri sorununu”  gündeme getirerek hükümet edenleri uyarmaları kayda değer bir gelişmedir. Sorunun kaynağında, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın  “konaklama tesisleri”  ile ilgili birebir çalışma yapan, sektördeki yeni yapılanmaları inceleyip bunları bakanlık denetimine alacak bir yapının olmamasından kaynaklanıyor.
Sayıları 100 bini bulan yabancılara ait villaların, yüzde yetmişinin haftalık olarak 1000-2500 TL aralığında kiraya verildiği düşünüldüğünde ve bunun aritmetik ortalamasını da 1.750 TL alırsak, 70 bin villa x 16 hafta x 1.750 TL = 2 milyar TL yıllık kayıt dışı konaklama geliri elde edilmektedir. Bu basit matematiksel sonuca göre Maliye Bakanlığı yetkililerinin yıllık ne kadar kira geliri vergisi kaybına uğradıklarını hesaplamalarını rica ediyorum.
Diğer taraftan bu yapılaşmayı bir gerçek olarak ele alıp, nasıl Turizm ve Maliye Bakanlığı denetiminde işletilmelerine izin verilebileceğinin alt yapı çalışmaları yapılmalıdır. Yoksa her yıl yarım milyar TL’den fazla kira geliri vergisi kaçırılmaktadır. Kayıt dışı villa turizmini kayıt altına almak için yetkililere naçizane önerilerim aşağıdaki şekilde olacaktır.
1. Mevcut otel, motel, tatil köyü ve pansiyon sınıfında faaliyet gösteren konaklama tesislerinin himayesinde bir çözüm üretilemez çünkü villa sahipleri ya özel ya da tüzel kişiliklere aittir.
2. Her biri aynı zamanda limitet şirket olan seyahat acente belgesi sahibi turizm şirketlerine bu yetki verilebilir.
3. Villa sahibi özel veya tüzel kişilikler seyahat acentesi belgesi sahibi turizm limitet şirketleri ile kira sözleşmesi yapmaya mecbur edilmelidirler.
4. Villaları kiralayan turizm şirketi, kira sözleşmelerinin birer nüshasını Maliye’ye ibraz etmek zorunda olacaktır.
5. Villaların alt kira bedelleri 6 aylık yaz sezonundaki aylık kira toplamlarının ortalaması alınarak belirlenebilir.
6. Villaların çok yüksek bedellerle kiraya verildikleri göz önünde bulundurulursa, 6 aylık bile Maliye’ye sözleşmeler ibraz edildiğinde ciddi kira geliri vergisi elde edilecektir.
7. Villaların bulunduğu yere göre polis veya jandarma birimleri adrese dayalı bir kayıt sistemi oluşturmalıdırlar.
8. Havaalanı çıkışlarında, özel olarak gelen turistlerin hangi adreste kalacaklarına dair  “adres beyan formu”  doldurma zorunluluğu getirilmelidir.
9. Bu adres beyan formlarındaki incelemeler sonucunda, hangi villanın kayıt dışı olduğu kolaylıkla ortaya çıkarılacaktır.
10. Villa kiralamalarında denetimin seyahat acentelerinde olması, kayıt dışılığın büyük oranda ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır.
Yukarıda saydığım önerilerin bir anlam ifade edebilmesi için, öncelikli olarak yetkililerin bu konuda gerçekten niyetli olmaları gerekmekte. 

Yazarın Diğer Yazıları