Ve Clinton ile Trump kozlarını paylaştı

Ve Clinton ile Trump kozlarını paylaştı
ABD'de Demokratların adayı Hillary Clinton ve Cumhuriyetçi rakibi Donald Trump, 8 Kasım'daki başkanlık seçimi öncesi ilk defa televizyondaki bir tartışma programında teke tek karşılaştı.

Clinton (68) ile Trump (70) arasındaki başkanlık yarışının şaşırtıcı derecede çekişmeli geçmesi ve iki adayın tarzlarındaki farklılığın beklenmedik sonuçlar doğurması ihtimali nedeniyle, seçimlerin altı hafta öncesine denk gelen canlı yayın münazarasına olan ilgi yoğundu.

New York'taki Hofstra Üniversitesi'nde yapılan ve yaklaşık 1 saat 35 dakika sürenmünazara, daha çok ekonomi ve terör örgütü DAEŞ ile mücadele konularına yoğunlaştı. Trump'ın daha sinirli göründüğü münazarada, Clinton'ın rakibine göre daha kontrollü ve sakin kaldığı yorumları yapıldı.

CLINTON: KÜRT ORTAKLARIMIZI DESTEKLEYECEĞİZ

Clinton, DAEŞ ile mücadele konusunda konuşurken, söz konusu terör örgütüne yönelikhava saldırılarını yoğunlaştıracaklarını söyledi ve ekledi: "DAEŞ'i bilfiil Rakka'dan çıkarabilmek için Arap ve Kürt ortaklarımızı destekleyeceğiz."

"VERGİ BEYANINDA BULURUM AMA..."

Münazarada Clinton, Trump'tan teamüle uyarak vergi beyanında bulunmasını istedi. Clinton, "Hiçbir zaman açıklayacağına inanmıyorum. Çünkü sakladığı bir şeyler var" dedi. Trump ise Clinton'ın dışişleri bakanıyken özel e-posta hesabı kullanmasına atıfta bulunarak, "Silinen 33 bin e-postayı açıklarsa, ben de vergi beyanında bulunurum" diyerek karşılık verdi.

CNN ANKETİNE GÖRE CLINTON 'KAZANDI'

CNN/ORC anketine katılanların yüzde 62'si münazarayı Clinton'ın kazandığını düşünüyor. Ankete göre yüzde 27 ise münazarada Trump'ın ağır bastığı görüşünde.

OBAMA'NIN ABD DOĞUMLU OLMADIĞI İDDİASI

Münazarada Clinton, yaklaşık iki hafta öncesine kadar Obama'nın ABD dışında doğduğunu öne süren ancak daha sonra bu tezinden vazgeçen Trump'ın söz konusu iddiasını gündeme getirdi.

Clinton, Cumhuriyetçi rakibi için "Irkçı faaliyetlerde bulunma konusunda uzun bir sabıkası var" dedi ve bunun ilk Afrika kökenli ABD başkanına yönelik "çok incitici" bir yalan olduğnu söyledi.

Trump bu konudaki duruşunda yaptığı değişiklik sorulduğunda ise daha büyük, daha önemli konulara odaklanmak istediğini savundu.

MÜNAZARADAN ÖNE ÇIKAN İFADELER

- Trump, "Hillary'nin tecrübesi var. Ama kötü tecrübe" dedi.
- Trump, "Tüm müttefiklerimize yardım etmek istiyorum. Ama milyarca dolarkaybediyoruz. Dünyanın polisi olamayız. Dünyadaki tüm ülkeleri koruyamayız" diye konuştu.
- Trump “Tüm yetişkin hayatın boyunca DAEŞ’le savaşıyorsun” diyerek Clinton ile alay etti.
- Trump Clinton’ın “başkanlık yapacak mizaçta olmadığını” söyledi.
- Clinton özel bir elektronik posta sürücüsü kullanmasını ‘hata’ olarak tanımladı ve bunun hiçbir bahanesi olmadığını söyledi.
- Trump, Afrika kökenli Amerikalıların ABD’de “bir cehennemde” yaşadığını belirtti.
- Trump polisin siyahları vurması konusunda çözümün hukukun üstünlüğü ve asayişi sağlamak olduğunu ifade etti.
- Clinton ceza yasalarında reforma gideceğini söyleyip “maalesef, ırk sıklıkla çok şey belirliyor” dedi.

"DEMOKRAT" DEDİ, CUMHURİYETÇİ ÇIKTI

ABD'de birçok televizyon kanalı tarafından canlı yayınlanan münazaranın moderatörlüğünü ünlü gazeteci Lester Holt yaptı. Münazaradan önce Trump'ın, NBC Gece Haberleri programının sunuculuğunu yapan 57 yaşındaki Holt hakkında söylediği sözler tartışma yaratmıştı. Cumhuriyetçi aday Trump, "Lester bir Demokrat. Bu düzmece bir sistem. Bunların hepsi Demokrat. Bu çok adaletsiz bir sistem" demişti. Ancak Trump'ın bu sözlerinin ardından Holt'un Cumhuriyetçi Parti'ye kayıtlı olduğu ortaya çıkmıştı.

Pek çok uzmana göre; münazaralar genellikle adayların başkanlık seçimini kazanmalarını sağlamaz ama yarışı kaybettirebilir. Zira geçmiş tecrübeler, adayların kullanacağı yanlış bir ifade veya en ufak bir dil sürçmesinin bile olumsuz sonuçlar doğurabileceğine işaret ediyor.

Reuters/Ipsos anketine göre ABD'li seçmenlerin hemen hemen yarısı karar vermek için münazaraları izlemeyi bekliyor. Katılımcıların yüzde 61'i, kampanyalar sırasında gösterilen sertlikle ilgilenmediğini ve medeni bir tartışma görmeyi beklediklerini söylüyor.

İKİ MÜNAZARA DAHA VAR

Seçim planına göre üç münazara yapılıyor. Trump ve Hillary Clinton, ilk yüz yüze münazara için günlerce hazırlandılar. Önümüzdeki hafta başkan yardımları tartışacak. 4 Ekim’deki o münazarada sahneye Cumhuriyetçi Mike Pence ve Demokrat Partili Tim Kaine çıktıktan sonra Trump ve Hillary, 9 Ekim’de yeniden kozlarını paylaşacak. Seçimden tam 20 gün önce, 19 Ekim’de iki aday son kez bir araya geldiğinde ise artık Amerikan seçmeni kararını büyük oranda belirlemiş olacak. Ve her dört yılda bir olduğu gibi, kasım ayının ikinci salı günü, Amerikalılar Barack Obama’dan sonraki başkanını belirlemiş olacak.

ANKETLER KAFA KAFAYA

Anket sonuçlarına göre; Clinton'ın Trump üzerindeki açık ara liderliği son dönemlerde gerilemeye başladı. ABC News ve Washington Post'un ortak anketine göre, kayıtlı seçmenlerden, hem Clinton hem de Trump yüzde 41 oy alacak. Bu ankete göre; Liberteryen Parti adayı Gary Johnson yüzde 7, Yeşil Parti adayı Jill Stein ise yüzde 2'de kalıyor.

Ankete katılanlardan Clinton ve Trump arasında tercih yapmaları istendiğinde ise iki aday da yüzde 46'ya yükseliyor.

O TARİHÇİ: TRUMP KAZANACAK

Öte yandan ABD basını, 1984'ten beri başkanlık seçimlerinde hangi adayın kazanacağını doğru tahmin eden siyasi tarihçi Allan Lichtman'ın görüşlerini manşete taşıdı.

Washington Post'un haberine göre, 69 yaşındaki Lichtman'ın bu seçimlerdeki favorisi Trump.

Lichtman, tahminleri için kamuoyu yoklamalarından ya da kendi siyasi düşüncelerinden yararlanmıyor. 1860’tan 1980'e kadarki tüm başkanlık seçimlerini inceleyen deneyimli akademisyenin belirlediği 13 kriter var. Lichtman, bu kriterler temelinde 1984'ten beri yaptığı sekiz tahminde de haklı çıktı.

Washington Post'a konuşan Lichtman, "Beyaz Saray'ın Anahtarları adını verdiğim sistem, tarih temelli bir tahmin sistemi. Anahtarlar, 13 doğru/yanlış sorusundan oluşuyor. Hali hazırda başkanlığı elinde bulunduran parti, bu 13 kriterden altı ya da yedi tanesine uymuyorsa, başkanlık diğer partiye gidiyor. Beş ya da daha azına uymuyorsa, dört yıl daha iktidarda kalıyor. Demokrat Parti şu an bu kriterlerden beş tanesine kesin olarak uymuyor" dedi.