Her yıl düzenli olarak en çok vergi veren vatandaşlarımızın listesi yayınlanır. Doğal olarak haber değeri vardır. Gazeteler listeyi inceleyerek yenileri, eskileri değerlendirip, isminin açıklanmasını istemeyen mükelleflerle ilgili tahminde bulunurlar. Bu yıl da Maliye Bakanı Naci Ağbal tarafından açıklandı. Geçtiğimiz yıl ilk 100'deki 38 kişi isimlerinin açıklanmasını istememişken bu yıl rakam 51'e çıkmış. Her şeyden önce AKP iktidarından önce bu rakamın 8-10'u hiç geçmediğini belirtmeliyim. Kamuoyu ilk sıralardaki Koç, Sabancı gibi köklü aileleri zaten bilir. Bir kısım medya televole alışkanlığı ile listedeki sanatçılara odaklanır. Bu yıl da Acun Ilıcalı ve Cem Yılmaz listede. Çok değil 15 yıl öncesine kadar televizyon muhabiri olan Ali Acun Ilıcalı 7.644.205 TL vergi ödemesi ile 25. Sırada yer almış. Muhabir iken program yapımcısı derken televizyon sahibi. Kimsenin malında mülkünde gözümüz yok. Fırsatlar ülkesinin adı ne de olsa Türkiye. Cem Yılmaz'ın espirilerini, filmlerini sever ya da sevmezsiniz 5.222.250 TL ödeyerek 42. sırada yerini almış. AKP'nin her fırsatta hedef gösterdiği, elindeki gazete ve televizyon kanallarının önemli bölümünü sattırdığı yandaş medya aracılığı ile vergi kaçırmakla suçladığı Aydın Doğan 5.983.223 TL ile 39. sırada. Söz konusu miktarları tahsil eden Maliye Bakanı Naci Ağbal: "2015 yılı gelir vergisi ve kurumlar vergisi beyanlarına göre en fazla vergi beyan eden mükelleflerin, vergisel yükümlülüklerini gönüllü uyum çerçevesinde yerine getirerek, ülke ekonomisine en fazla katkı sağlamış kişi ve kurumlar olduğunu belirterek, rekortmenleri tebrik ettiğini, hepsine şükranlarını sunduğunu" bildirmiş. Bu sözler de her yıl tekrarlanan rutin konuşmalardır. Fakat bizlerin ödediği vergiler ile lüks araçlara binip, yüklü miktarda maaş alan Sayın Bakan'ın vergi ödemeyenlerle ilgili de birkaç laf etmesini, dolaylı yollardan kaçıranlarla ilgili müfettişlerin görevlendirildiğini beyan etmesini beklemek de vatandaşlık hakkımız değil mi? Bakıyoruz listede ünlü Çukurova grubu yok. Ne de olsa Karamehmetlerin mal varlıkları el değiştirdi. Çoğunluğu Ethem Sancak'a üç-otuz liraya verildi. Bayi satışı 4-5 bini geçmeyen gazetelerin sahibi, Erdoğan'a methiyeler düzen Sancak listede yok. Havuz medyasına para aktaran ünlü müteahitlerin hiç birinin adına rastlamadık. Köprü, baraj, havaalanı inşaatları yapanlar, ihalede öncelikli olanlar, emanet işleri kotaranlar da yok. Milyar dolarlık kuyumcuların ismine de rastlamadık. Albayraklar, Bayraktarlar, Taminceler, Cengizler gibi sektörde tekel oluşturanların esamisi söz konusu vergi ödemek olunca okunmuyor. Dahası Meclis'te gece yarısı operasyonları ile milyarlarca borç affediliyor. Asıl merak ettiğim ise çok değil birkaç yıl önce bakanların plaket verdiği Reza Zarrab'ın kaç lira vergi ödediği? Daha önce ismi açıklanıp, bakanların önüne yattığı Zarrab ABD'ye sığınınca adı listeden çıkarıldı mı?

Kafama takılan bir başka husus ise "türedi zenginler"in vaziyeti… Her iktidar kendi burjuvazisini oluşturur. İslamcılık ekolünden gelenler maşallah bu işi abarttı. Varoşlardan plazalara terfi ederek, en pahalı arabalara binip, lüks markaların müşterileri oluverdiler. Gayrimenkullerinin sayısını kendileri bile bilmiyor. Peki sonradan görmeler ne kadar vergi ödemiştir. Haremlerindeki ikinci, üçüncü eşlerinin eşarpları, çantaların fiyatı kadar, 4x4 jeeplerinin ederini beyan ettiler mi acaba?

Söz konusu güruhun ideolojik saplantılarında "devletin malı deniz, yemeyen domuz" anlayışı hakim olduğu gibi, dini inançlarında "darül harp" hakimiyeti devam ediyor. Ne diyelim…

Tevfik Fikret'e havale edelim en iyisi:

Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştaha sizin,

Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!