"YAŞ"ta bir ilk gerçekleşti!.. 4 dakikada kuvvet komutanı atandı...

Bu "YAŞ" pilavı daha epey su kaldıracak gibi görünüyor. Kararlar açıklandı, Başbakan Binali Yıldırım gazetecilere "tatile çıkın" önerisi yaptı ama kazın ayağı pek öyle görünmüyor. Ankara kasvetli... Koyu gri ağır bulutlar üzerinize çökecek gibi duruyor. Hava kurşun gibi ağır.. Meteoroloji raporu vermiyorum. Ne zaman nerede bir haber bombası patlayacağı belli değil. Haydi, sıkıysa tatile çık!.. Meclis tatile girdi ama saray hummalı bir şekilde çalışıyor. Devlet koridorları alabildiğine yoğun, sıkıntılı. Klimalar kafi gelmiyor!..

"YAŞ"ın artçı sarsıntıları bir süre deha devam edecek. Dün, Genelkurmay Karargâhı başta olmak üzere TSK'daki nabzı biraz da olsa yansıtmaya çaba göstermiştim. Çankaya Köşkü'ndeki "ilk"lerin gerçekleştiği o 4 saatlik toplantıya tekrar dönelim. Devlet koridorlarına sızan kulislere.. "Off the record" kaydı konulamayan ince(!) ayrıntılara...

Kaynakların verdiği bilgilere göre, sarayda hazırlandıktan sonra YAŞ heyetinin önüne getirilen listelerden sadece bazı isimler üstünde en fazla 3-4 dakika süren görüşmeler yapılabildi. Bundan sonrasını varın siz düşünün!.. Hani şu, bendenizin sürpriz olduğuna katılmadığı "denizde sürpriz atama" var ya... Hani, herkeslerin, Deniz Kuvvetleri Komutanlığına, Donanma Komutanı Oramiral Veysel Kösele'nin atanmasını beklerken 5'inci sıradan Koramiral Adnan Özbal'ın getirilmesi... Evet bir "ilk" gerçekleşti YAŞ'ta... "Karar" açıklaması YAŞ üyelerine Başbakan Binali Yıldırım tarafından tebliğ edilince o soru sorulur; "Neden Veysel Kösele değil?". Cevap verilir; "FETÖ ile mücadelede yeterince etkin değil..." Küçük bir itiraz yapılır; "Elinden ne geldiyse yaptı, somut örnekleriyle ortada." Karşı cevap hemen yapıştırılır, "Tamam doğru da. Kanaat, yeterince etkili olmadığı yönünde..."

Evet!.. Bir "ilk" gerçekleşir "YAŞ"ta. Dünyanın en güzide ordusu Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na yapılacak atama şipşak gerçekleşir. Dosya üzerindeki görüşme süresi, kaynakların ifadesine göre 4 dakikayı geçmez...

Ya diğer dosyalar!.. Dün de dikkat çekmiştim; bence bu "YAŞ"ın en büyük sürprizi Mete Han'dan bu yana Kara Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde ilk defa 1 Generalin terfi ettirilmiş olması. Diğer bir çarpıcı gelişme ise 20 Generalin emekliye sevk edilmesi. Bu Generaller içinde öyle isimler var ki; hain darbe girişimi sırasında FETÖ'cülere karşı en ufak bir tereddüt göstermeden harekete geçmiş, birliklerini onlara karşı sevk ve idare etmiş, silahını çekerek çatışmaya girmiş, her riske katlanarak, darbe girişiminin emir-komuta zinciri içinde yapılmadığını ve bu kalkışmanın hainler tarafından düzenlendiğini yazılı emirlerle tüm birliklere iletmiş ve hainlerin püskürtülmesinde hayati rol oynamış... İçinde bulunduğumuz nazik ortam ve kendilerinden de müsaade almadığım için hiç birinin ismini tek tek zikretmeyeceğim. Ancak şu kadarını söyleyebilirim; kırgınlar ama küskün değiller, "ne yaptıysak vatanımız ve devletimiz için yaptık..." diyorlar. Gerisi bende saklı!..

Çankaya Köşkü'ndeki "YAŞ"ta bu Generallerin dosyaları görüşülürken ve emekli edilmelerine ilişkin "karar"a "neden" sorulurken gerekçenin benzer olduğunu öğrendim;

"Kanaat, FETÖ ile mücadelede yeterince etkili değiller..."

TSK'da moral ve motivasyon iyice dibe doğru sürülürken şimdi şu konuşuluyor;

"Bu sene 3 yıllık rütbe bekleme süresini doldurmadıkları için yasa gereği emekli edilemeyen isimler de gelecek sene tırpan yiyecek. Bu yıl yapılanları da emsal alırsak, yine FETÖ ile gerçek mücadele edenler TSK dışına atılacak."

"YAŞ"ın artçı sarsıntıları devam ederken devlet koridorlarında beyinleri kuşkular kemiriyor ve şu soruya cevap aranıyor; "acaba bir şeylerin izleri mi silinmeye mi çalışılıyor?"

Bu kargaşa içinde en çok kim seviniyor?.. Tekrar ediyorum; "ulusalcı" geçinen çete. Neden bu kadar ısrarlıyım?.. Yuvalanıp güçlenmek istedikleri bir yer daha var. "YAŞ" kararları dışına çıkarılan Jandarma. 2 Ağustos öncesi, İçişleri Bakanlığı bünyesinde alınan bazı emeklilik kararları ile Jandarmada başlayan tartışmalar yoğunlaşarak devam ediyor. Yaşar Güler'in Kara Kuvvetleri Komutanlığı'na atanmasının ardından Jandarma Genel Komutanlığı'na kimin getirileceği konusunda spekülasyonlar muhtelif. Bazı isimlere yönelik emeklilik furyasının devam edeceği konuşuluyor. Görüşlerine başvurduğum Kuvvet içindeki bir kaynağımın şu tespiti çok çarpıcı;

"Jandarmanın siyasallaşmasıyla emir-komuta zincirinde zafiyetler yaşanmaya başlandı. Bizim için en büyük tehlike PKK/YPG. IŞİD'in ortadan kaldırılmasıyla ABD'nin tüm silahları bu terör örgütüne verilecek. Allah esirgesin!.. Sınırlarımız içinde yeni bir hendek savaşı tehlikesinde olabilecekleri düşünmek bile istemiyoruz."

"Ulusalcı" geçinen çete, devlet içinde çöreklenip semirmek için var gücüyle saldırıyor. Farkında mısınız bilemem? Bu saldırılar ellerindeki küçük bir yayın organı ve bazı küçük internet sitelerinin üzerinden sürüyor. Hem de FETÖ ile mücadele kamuflajıyla!.. Oyuna ve kirli tezgaha çok dikkat etmek lazım...

"YAŞ"ın artçı sarsıntıları devam edecek diye yazıya başlamıştık. Noktayı koyarken; Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in "veda"sından sonra saray kulislerinde "3 kellenin daha da yolculanacağı" konuşuluyor. Siz, dikkatli okurlar 2'sini tahmin edersiniz. 3'üncü konuşulan ismi de ben söyleyeyim; YSK Başkanı Sadi Güven... Bu pilava su dayanmaz!.. Haydi, gel de tatile çık!..

Yazarın Diğer Yazıları