Yeniçağ Gazetesi bugün bu manşetle çıktı

Yeniçağ Gazetesi bugün bu manşetle çıktı
Piyasalardaki deprem, Merkez Bankası yönetiminde yine artçı şoka neden olup ,"faizin düşürülmesine muhalefet eden" üç yöneticinin görevden alınarak, iki yeni başkanın atanmasıyla, dolar TL kuru Asya piyasalarında 9.18 TL'ye kadar çıktıktan sonra 9.13'e indi. Dün, gün içinde de 9.16 TL'den işlem gördü. TL, dolar karşısında 7 ayda yüzde 25 devalüe oldu. Euro 10.62, Sterlin de 12.58'den satıldı.

Türk Lirası Mart 2021''den, Naci Ağbal''ın başkanlıktan alınışından buyana 7 ayda dolar karşısında yüzde 25 devalüe oldu. Prof. Hurşit Güneş, "Bunlar iyi günlerimiz, dolar yeni yılın ilk aylarında hiç aklımızdan geçmeyen noktaya ulaşabilir" dedi.

1 Eylül''de 8.30 TL''den işlem gören dolar önceki akşam saatlerinde Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası''nda 3 ismin görevden alınmasının ardından Asya''da sığ piyasada dolar/TL 9,1885 seviyesinin üzerini test ettikten sonra 9,13''e geriledi. Gün ortası da 9.16 TL''den işlem gördü. İlk şoku Eylül ayı sonunda Merkez Bankası''nın faizi bir puan düşürmesinin ardından yaşayan dolar/ TL kuru 8.97''ye kadar çıktıktan sonra bir miktar geriledi, ancak faizin daha da düşürüleceği beklentisiyle dalga boyu büyüdü ve 9 TL''yi aştı. Euro , 10.6227''den ,Sterlin de 12.58 TL''den satıldı. Altının ons fiyatı, önceki kapanışın hemen üzerinde 1.793 dolardan alıcı buldu.

İç piyasada, altının gram fiyatı 528 lira seviyesinden, çeyrek altın da 865 liradan satıldı.

Merkez Bankası''nın dün yaşanan gece yarısı operasyonu sürpriz bir hamle gibi görünse de pek şaşkınlık yaratmadı. Son 3,5 yılda Türkiye''de dört farklı Merkez Bankası Başkanı görev yaptı. Kavcıoğlu''ndan önce görev yapan üç guvernör Murat Çetinkaya, Murat Uysal, Naci Ağbal, görev sürelerini tamamlayamadan Cumhurbaşkanı tarafından görevden alındı.

Kavcıoğlu''ndan önce görev yapan ve Merkez Bankası''nı yeniden siyasi etkiden bağımsız hale sokacağı yönünde güçlü mesajlar veren Naci Ağbal, görevi almadan hemen önce 8,51 olan dolar kurunu Cumhurbaşkanı''yla ilişkilerinin bozulmaya başladığı 18 Şubat''ta 6,98''e kadar çekmeyi başardıktan sonra 18 Mart''ta, faiz oranını yüzde 17''den yüzde 19''a yükselttiği için görevden alındı.

Ağbal''ın görevden alındığı gün, 7,32 TL olan dolar kurunun, son Merkez Bankası operasyonu sonrası 9,14''lerden işlem görmesiyle Türk parasının Amerikan parası karşısındaki değer kaybı yüzde 25''e ulaştı. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrası Türk Lirası''nın Amerikan Doları karşısındaki kaybı yüzde 100''e yakın. Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın "Bu kur filan, bunların hiçbirisi bizim geleceğimizi belirleyen şeyler değil. Bizim geleceğimizi, biz belirleyeceğiz. 24''ünde siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz" dediği 24 Haziran 2018''deki Cumhurbaşkanlığı seçimleri milat olarak alınırsa Türk Lirası''nın Amerikan Doları karşındaki kaybı, neredeyse yüzde 100''ü buluyor.

Erdoğan''ın mutlak zaferiyle sonuçlanan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bir gün sonra 25 Haziran 2018 ''de, dolar güne 4,58 TL''den başlamıştı.

Yüksek faizlerin olabildiğince hızlı bir şekilde indirilmesi talebini sürekli gündemde tutan Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın kur seviyesiyle ilgili güçlü bir talebi yok.

Altınbaş Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi Hayri Kozanoğlu, iktidar partisinin ana omurgasını oluşturan iş çevrelerinin, rekabet avantajı için yüksek kura bel bağlamasının, Cumhurbaşkanı Erdoğan için tercih sebebi olduğu görüşünde. Profesör Kozanoğlu, "Kurun yükselmesinden Erdoğan''ın çok rahatsız olmadığı hissediliyordu zaten. Erdoğan''ın MÜSİAD ve Odalar Birliği''nde örgütlenen gıda, mobilya, tekstil sektöründe güçlü desteği var. Bunlar daha az dış girdi kullanıyor, daha emek yoğun çalışıyor. Dövizin yükselmesi rekabet güçlerini arttırıyor. TÜSİAD çevresinde kümelenen çevreyse daha çok sermaye yoğun yatırım yapıyor, yurtdışında daha çok borçlanıyor. Tam da bu nedenlerle döviz yükselişinden tedirgin oluyor" dedi.

Profesör Hayri Kozanoğlu, PPK üyeliğine atanan Tuna''nın ani ve güçlü faiz indirimi taraftarı olduğuna dikkat çekiyor. Kozanoğlu, "Yusuf Tuna''nın, ''100 baz puan faiz indirimi yetmez 300 baz puan faiz indirimi olmalı'' görüşünü dillendirdiği biliniyor. Tam da bu nedenle Yusuf Tuna''nın PPK üyeliğine getirilmesinin, faiz indirimi olacağı algısını güçlendirdiğini düşünüyorum. 21 Ekim''deki PPK toplantısı öncesi kura, Merkez Bankası kaynaklı bir müdahale gelebilir. Piyasa da zaten gelecek hafta yapılacak toplantıda keskin bir indirimi fiyatlıyor gibi görünüyor. TL değer kaybettikçe ekonomi çift haneli enflasyon, çift haneli işsizlik ve çift haneli faizle bilinmeze doğru gidiyor." ifadelerini kullandı.

İlgili Haberler