Yine 17 bin faili meçhul yalanı

17 bin faili meçhul yalanı tekrar gündeme getiriliyor. Tanınmış gazeteci ve mehmetciktv.com.tr'nin Yönetim Kurulu Başkanı Vedat Yenerer bu yalan ile ilgili şu tespitleri yaptı: Geçtiğimiz günlerde İHD Diyarbakır Şubesi, 2011 yılında açıkladığı Sözde Toplu Mezar Raporu’nu, aradan geçen 3 yılın ardından güncelleyerek yeniden kamuoyu ile paylaştı. Rapora göre, 25 ilde yapılan incelemelerde 348 toplu mezarda 4 bin 201 kişinin bulunduğu ifade edildi.
Çatışmalı süreçte 17 bin faili meçhul cinayet işlendiğini vurgulayan İHD Genel Başkan Yardımcısı Raci Bilici,  “40 yıla varan savaş ve bol çatışmalı süreç, bölge insanlarında çok büyük bir yıkım ve tahribat yarattı. 17 bin olarak ifade edilen kayıp ve faili meçhul cinayetlerin olduğu ve akıbetlerinin bilinmediği bir coğrafyada bastığımız her karış toprağın bir toplu mezar yeri olma ihtimali var”  dedi.
Bu açıklamayı değerlendiren Vedat Yenerer  “Resmi rakamlara ve İHD rakamlarına göre faili meçhul cinayet sayısı Türkiye geneli 1400 iken hâlâ iş birlikçi bölücü zihniyet Güneydoğu’da faili meçhul cinayet sayısını 17 bin olarak belirtmeye devam ediyor. Bunu yaparken de bütün bu cinayetleri elde tek bir delil olmadan devlete ve güvenlik güçlerine yıkacak kadar da pervasız açıklamalar yapılıyor”  dedi.
Vedat Yenerer, İHD Diyarbakır Şubesi’nin 348 toplu mezarda 4201 kişinin mezarının bulunduğu iddiasının da oynanan oyunun bir parçası olduğunu belirterek şöyle konuştu.  “Öldürüldüğü iddia edilen 4201 kişinin nerelerde öldürülmüş olabileceğini tahmin etmek, hele harita yapıp bölge belirlemek imkansızdır. Öldürülenler rüyalarına mı girmiş ve ‘beni buraya gömdüler, gelin bulun’ şeklinde bilgi vermiş. PKK yanlısı olduğu bilinen İHD Diyarbakır Şubesi bu haritayı ve rakamları verirken dikkat ederseniz çok kesin konuşuyor.
Bu verdikleri rakam 40 yıl boyunca PKK’nın değişik nedenlerden infaz ettiği yaklaşık 5000 Kürt gencinin mezarlarının bulunduğu bölgelerdir de ondan. Kendileri gömdükleri için bölgeleri bu kadar iyi biliyorlar. Özellikle, 1990-96 yılları arasında Başta Abdullah Öcalan olmak üzere Şemdin Sakık’tan Murat Karayılan’a kadar aklınıza kim geliyorsa onların verdiği talimatla örgüte katılan gençler, ya ajandır paranoyası ile ya da disiplin adı altında kamp yakınlarında kendilerine mezar kazdırılarak infaz edildiler. Ben gazeteci olarak yıllarca gittiğim değişik yerlerdeki PKK kamplarının yakınlarında bu tür mezarları ve içindeki militan cesetlerini kendi gözlerimle gördüm. Hangi itirafçıya sorarsanız size sayısız örmekler anlatır. PKK’nın emriyle infaz edilen bu gençlerin üzerlerine toprak atan militanların da çoğu hayatını kaybettiği için sadece bölge olarak gösteriyorlar ve ‘özellikle buralarda arama yapılsın’diyorlar. Kendileri gömdükleri için elle koymuş gibi bulmayı umuyorlar ve çıkanların DNA’sını alıp bölge halkına ‘Bakın sizin evladınız. Askerler ya da polisler öldürüp buraya gömdüler’demeye hazırlanıyorlar.
PKK’nın kendisine katılan yaklaşık 5000 Kürt gencini infaz ettiğini kendi yandaşları bile kaç kez yazmışken, dünya biliyor ve konuşuyorken, her şeyi görmezden gelip Türkiye’ye bu oyunu oynayanlara sessiz kalmak ayrı bir ihanettir. Bu ucuz oyunları bozmanın tek yolu vardır o da bilgi ve bilgili insanların cahil ve bölücülerin yerine Türkiye’yi yönetmesinden geçer. Bu arada her daim insan haklarından dem vuran İHD her Kürt’ün bildiği, PKK tarafından infaz edilen bu Kürt gençleri için neden kılını kıpırdatmıyor siz ona bakın...” 

Yazarın Diğer Yazıları